Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer MHP lideri Bahçeli’yi ziyaret etti. Görüşmede çözüm süreci, kayyım uygulamaları ve AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının önemini konuşuldu.
Kent Uzlaşısı gerekçesiyle bir yılı aşkın süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, MHP lideri Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti; görüşmede çözüm süreci, kayyım uygulamalarıyla AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının önemini vurguladığını belirtti.
Devlet Bahçeli ile görüşmelerini sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımla duyuran Özer “MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli’yi ziyaret ettim ve Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in selamlarını ilettim.” ifadelerini kullandı.
“Sn Bahçeliye barış sürecine özverili ve samimi katkıları için teşekkürlerimi sundum” ifadelerini kullanan Özer, görüşmede “CHP’ye yapılan kuşatmanın son bulmasının önemine” değindiğini ifade etti. Özer ayrıca “kayyım rejimine son verilmesi, AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının sürece olacak katkısını” vurguladığını belirtti.
Özer’in açıklamalarının tamamı şöyle:
“MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli’yi ziyaret ettim ve Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in selamlarını ilettim.
Einstein “Karşılaştığınız sorunları, o sorunları yarattığınız düşünce düzleminde kalarak çözemezsiniz” der. Yıllar içinde ön yargı, ezberler ve korkularla beslenen süreç ancak samimi, kararlı ve özverili bir tutumla aşılabilir. Bu anlamda Sn Bahçeliye barış sürecine özverili ve samimi katkıları için teşekkürlerimi sundum.
Daha bir çok zorluğun üstesinden gelmek ve umutları boşa çıkarmamak için herkese ve her kesime büyük görevler düşüyor. Bizlerin de bu tarihi süreçte üzerimize düşeni yapacağımızı belirttim.
Barış sürecine doğrudan ve dolaylı katkı sağlayacak hususlar ve çelişkiler üzerine derin bir sohbetimiz oldu.
Toplumsal barışın kalıcı hale gelmesi için kimsenin dışlanmaması ve özellikle bu süreçte CHP’ye yapılan kuşatmanın son bulmasının önemine değindim.
Yargıya olan güvenin artırılmasının işin mihenk noktası olduğu, bunun barış sürecinin güven bulması için gerekli olduğu, güven artırıcı adımlara ihtiyaç olduğuna değindim.
Yargılamaların cezalandırmaya dönüşmemesi gerektiği, tutuksuz yargılama ile bir yumuşamaya ihtiyaç olduğunu, kayyım rejimine son verilmesi, AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının sürece olacak katkısını vurguladım. Zira günümüzde yargıya olan güvenin azalması ülkemiz demokrasisine ve barış sürecine zarar verdiği aşikardır.
Şimdi kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanıdır. Bunu mutlaka başarmalı ve yakaladığımız bu fırsat hiçbir koşulda heba edilmemelidir. Zira bu fırsat sadece Türkiye’nin iç barışı için değil aynı zamanda bölge barışı içinde büyük bir öneme sahiptir.
Türkiye bu sorunu demokrasi içinde çözmeli, eşit temelde barış içinde bir arada yaşamayı perçinlemelidir.
Kadirşinas ve nazik ağırlamaları için Sn. Bahçeli’ye teşekkür ediyorum.”