19 yaşındaki Veli üç aydır kayıp: Ailesi son kez topladığı deniz kabuklarıyla teselli buluyor
Yollarda yapılan çalışmalar vatandaşların canını tehdit etmeye devam ediyor. İzmir'deki elektrik faciası hafızalarda tazeyken İstanbul'da da yürekler ağza geldi, üç kişi hastaneye kaldırıldı. Biri yoğun bakımda.
İzmir’deki elektrik faciasının yarattığı korku ve acı henüz tazeyken İstanbul’da da insanlar ölümden döndü. İzmir’de 12 Temmuz saat 18.00 sıralarında başlayan sağanakta Bayraklı’da metrekareye 39,7 kilogram yağış düştü. Yağış nedeniyle kent merkezi Bayraklı ve Konak ilçelerinde bazı cadde ile sokaklar suyla dolarken araç sürücüleri ve yayalar zor anlar yaşadı. Sağanaktan korunmak için kaçmaya çalışan Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Özge Ceren Deniz suyla dolan yolda elektrik akımına kapıldı. Onu kurtarmak isteyen ikinci el eşya satışı işiyle uğraşan İnanç Öktemay da akıma kapıldı. İkisi de sokak ortasında öldü.
İzmir faciasından kısa süre önce nisan ayında da ölümlü kaza yaşanmıştı. Küçükçekmece’deki Fatih Mahallesi’nde bulunan Menekşe Sahil Parkı’nda kazı çalışması yapılıyordu. Bu nedenle su birikintisi oluşmuştu. Beş yaşındaki bir çocuk bu birikintiye düşüp ölmüştü.
Yeni olayın adresi de Başakşehir. Dün öğle saatlerinde kablo döşeme işi yapan telekomünikasyon firması çalışanları Şahintepe Mahallesi Türker Caddesi’nde kazı yapıyordu. Bu sırada hiç beklemedikleri bir olayla karşılaştılar. Doğalgaz borusu patladı, patlama sesi sokağı ayağa kaldırdı. Borudan fışkıran suyun ne olduğunu anlayamadan gaz bir anda sokağa yayıldı. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verildi, gelen sağlık, polis ve itfaiye hızla önlem aldı. Polis mahalleye şerit çekti, itfaiye olası yangına karşı teyakkuza geçti, sağlık ekipleri de üç mahalle sakinini hemen hastaneye kaldırdı. Olay yerine İGDAŞ ekipler geldi. Onlar gaz akışını durdurdu ama panik bitmedi. Kazıda borulara zarar veren işçilerle sokak sakinleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Çünkü mahalle kalabalıktı, sesi duyanlar çocuklarını alıp evden dışarı fırlamıştı.
Cafer Yazar adlı bir tanık kazının İGDAŞ’a bildirmeden başlatıldığını savundu. Anlattığına göre hastaneye kaldırılan ailesinden bir kişi şu an yoğun bakımda ve olanlardan dolayı firmadan şikayetçiler.
İzmir’deki iki ölümlü vakanın davasıysa sürüyor. Mahkemenin inceleme yapılması kararının ardından sabah saatlerinde olay yerine gelen hakim, elektrik mühendisi ve avukatlar, temmuz ayında olay yerindeki mazgallarda keşif ve bilirkişi incelemesi yapmıştı. Bilirkişi raporunda olay yerinde iki kurumun da koruyucu ve önleyici tedbir almadığı belirlendi.
Her olayda şirket belediyeyi, belediye de şirketi suçluyor. Ancak aralarındaki koordinasyonsuzluğun hatası vatandaşın canını yakıyor. Bu sorunun nasıl çözüleceğine dair bir hareket de henüz yok.