Polisi bıçaklayan saldırgan dokuz ayda 10 kez suça karışıp serbest bırakılmış
ODTÜ Mimarlık Fakültesi mezunu Onur Yaser Can’ın intihara sürüklenmesiyle ilgili dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube'nin müdür, amir ve memurları hakkındaki takipsizlik kararı kaldırıldı.
Narkotik polisi tarafından 2010’da gözaltına alındıktan sonra işkence ve tehdide maruz kalan ODTÜ Mimarlık Fakültesi mezunu Onur Yaser Can’ın intihara sürüklenmesiyle ilgili yeni bir gelişme oldu.
28 yaşındaki Onur Yaser Can’a işkence yaparak intihara sürükleyen dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube’nin müdür, amir ve memurları hakkındaki takipsizlik kararını 14 yıl sonra İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği kaldırdı.
Onur Yaser Can’ı gözaltına alan emniyet görevlileri işkence, cinsel saldırı ve intihara sürükleme suçlarından yargılanmasının yolu açıldı.
Onur Yaser Can’a adalet için açılan X (Twitter) hesabından yapılan açıklama şöyle:
“Vurgulamak gerekir ki sanık polislere kalkan olan takipsizlik kararının kaldırılmasına dayanak olan deliller hayatına son veren Onur Yaser Can’ın artık hayatta olmayan anne ve babası Mevlüt Can ve Hatice Can tarafından yaşadıkları acıya rağmen insan üstü bir çabayla 14 yıllık sorgulama ve yargılama sürecinde yetkili mercilere defaatle sunulmuş, ancak görmezden gelinmiştir.
Bugün bu kararla Onur Yaser Can’ın işkence, kötü muamele ve cinsel saldırı altında sorgulanması, ifade tutanaklarının tehditle, zorla, birden fazla kez değiştirilmesi ve sonrasındaki 21 günlük süreçte sürekli takip, taciz ve tehdit edilerek intihara sürüklenmesi fiillerini işleyen emniyet görevlilerinin işkence, cinsel saldırı ve intihara sürükleme suçlarından yargılanmalarının yolu bu fiillerin işlendiği 2010 yılından 14 yıl sonra nihayet açılmıştır.
Can ailesi ve avukatlarının 14 yılı aşkın süredir ısrarla ve kararlılıkla sürdürdükleri hukuk mücadelesi sonucunda verilen bu karar Türkiye’de insan hakları hukukunun gelişiminde, işkenceye ve cezasızlığa karşı verilen mücadelede kritik öneme sahiptir ve emsal teşkil edebilecek niteliktedir. Takipsizlik kararının kaldırılması sonrası hukuki, ahlaki, vicdani her türlü sorumluluk, Onur Yaser Can’ın ölümüne, ailesinin ise yok olmasına neden olanları adaleti daha fazla geciktirmeden sorgulayacak, yargılayacak olan yetkililerdedir. Avukatlarımız ve desteklerini esirgemeyen hak savunucuları ve değerli basın emekçileri ile süreci takip etmeye ve kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz.”
ODTÜ Mimarlık Fakültesi mezunu Onur Yaser Can 2 Haziran 2010 tarihinde İstanbul Beyoğlu’nda narkotik polisi tarafından gözaltına alındı. İfadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. İki gün sonra “tutanaklarda eksiklik olduğu” gerekçesiyle tekrar karakola çağrıldı Onur Can.23 Haziran 2010’da üçüncü kez ifadeye çağrıldığında da Can aynı gün intihar etti.
İntiharının ardından annesi Hatice Can oğlunun pantolonunun arka cebinde üzerinde çıplak aramaya maruz bırakıldığına ilişkin ifadelerin yazılı olduğu bir not bulmuştu.
Anne Hatice Can da 2014 yılında intihar etmişti. Baba Mevlüt Can ise sağlık sorunlarından dolayı 2019 yılında hayatını kaybetmişti.
Onur Yaser Can’ın intiharıyla ilgili yargılamada iki polis “evrakta sahtecilik” suçlaması ile 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Yargıtay kararı bozdu ve yargılama yeniden başlamıştı. Polisler ayrı ayrı 6 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Ancak İstanbul 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi dört polis ve bir bilirkişi hakkında daha suç duyurusunda bulunulmasına karar vermişti.