13 yaşındaki Beren Su Bolat’ın öldüğü asansör faciasında ihmal üstüne ihmal
Aydın’da kaldığı devlet yurdunda bakımı yapılmayan asansörün düşmesi sonucu hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Zeren Ertaş’ın ölümündeki ihmal, Türkiye genelinde üniversitelilerin ayağa kaldırdı. Öğrenciler, devlet yurtlarındaki olumsuz koşullara tepki gösteriyor.
Gençlik ve Spor Bakanlığı Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı Aydın’da bulunan Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda 26 Ekim’de yaşanan kazada üniversite öğrencisi Zeren Ertaş hayatını kaybetti.
Çok geçmeden yurttaki asansörün bakımlarının yapılmadığı ve bir süredir bozuk olduğu ortaya çıkınca önce Ertaş’ın yurdunda ardından da Türkiye’nin birçok ilinde gençler devlet yurtlarındaki olumsuzluklara karşı eylemler başlattı.
Zeren’in ölüm haberi sosyal medyada yayılmadan 2-3 saat önce başka bir üniversite öğrencisiyle konuşurken İstanbul’da kaldığı devlet yurdunu iki gün önce su bastığını anlatıyordu. O üniversiteli, yurdun o halini çekim haber kanallarına atan arkadaşına, yönetim tarafından işlem yapıldığını da söylemişti.
Zeren’in ihmal sonucu ölümünün ardından ise en az 30 ilde devlet yurdunda kalan öğrencilerin başlattığı protestolar ise gece geç saatlere kadar sürdü.
O protestolardan biri de Şişhane Meydanı’ndaydı. “Katil KYK” pankartının arkasında oturma eylemi başlatan ‘Barınamıyoruz Hareketi’ Zeren’in, yurtlardaki yetersizlik nedeniyle öldüğünü söyleyerek tepki gösterdi.
Bu nöbete katılanlardan biri de henüz bir ay önce İstanbul’a gelen, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde okuyan Ayşe’ydi. İsmini ve yüzünü göstermek istemeyen öğrencinin gerekçesi devlet yurdunda kalan birçok öğrenciyle aynı: Eğer yurt yönetimi görürse beni yurttan atarlar
Ayşe, kendini ‘şanslı’ olarak tanımlıyor çünkü devlet yurtlarının, örgün öğrenimde okuyan üniversitelilerin sadece dörtte birinin kalabileceği kadar yatak kapasitesi bulunuyor.
Ayşe de birçok sıkıntı ve eksiklik olan yurduyla ilgili elinde tuttuğu kırmızı defterinde yaşadıklarını tek tek not almış.
“Yurt, 2019’dan beri yapılıyor. Ama inşaat hala bitmediği için biz inşaat içinde yaşamaya devam ediyoruz. Her gün alarm sesleriyle uyanıyoruz. Tuvaletlerdeki kilitler bozuk olduğu için sürekli kilitlik kalıyoruz” derken yurttaki odaların ilk başta 4 kişilik yapıldığı fakat sonrasında ekstra ranza koyularak 6 kişiye çıkartıldığını söylüyor.
Odasında kendisine ait sadece dolap ve yatak olduğunu anlatan Ayşe, kaldığı yurtta da asansörlerin ‘sorunlu olduğunu’ belirtiyor. “Bazen asansörler, katlara düşüyor. 11’inci kattan 9’uncu kata mesela” diyen Ayşe, idarenin sorunlara ilgisiz kaldığını belirtiyor.
11 katlı yurtta, birçok öğrencinin, sorunlu olmasına rağmen asansör kullanmak zorunda kaldığını anlatan Ayşe, “Henüz en aşağıya düşmedik. O zaman anlayacaklar herhalde bir sorun olduğunu” diyor.
Yurt yemekhanesinin ‘henüz hazır olmadığı’ için yemek çıkartamadığını belirten Ayşe, yönetimin dışarıdan sürekli sandviç getirdiğini söylerken “Karnımız hiçbir şekilde doymuyor” diyerek beslenme konusunda da eksiklikler olduğunu anlatıyor.
Ayşe ayrıca yurtta kendilerini gözetleyen bir adam olduğunu da anlatıyor. Yurdun etrafında sürekli dolaşan iki kişinin olduğunu belirten Ayşe, “Özellikle ilk dört katını, sigara içerek tüm gün izliyor. Yolumuzu değiştirmek zorunda kalıyoruz. Başımızı bir şey geleceğinden korkuyoruz ama güvenlik biz 5 dakika geç kalınca içeri almıyor. Yurt odamda üstümü değiştirirken tedirgin oluyorum” diyor.
Ayşe’nin yurdunda, internete erişim, yemek, güvenlik, konfor gibi birçok konuda sorun yaşanıyor. Üstelik yurdun kapasitesi, yüzde 50 arttırıldı.
Türkiye’de birçok öğrenci aynı sorunları yaşıyor. Devlet yurtlarına ödenen ücretler cüzi miktar olsa da birçok öğrenci artan kira fiyatlarına rağmen ev tutmaya çalışıyor.
Yükseköğrenim öğrencilerine Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından sunulan yurt hizmeti kapsamında, 2022 yılıdan 81 il, 260 ilçe ve 5 adet KKTC’de olmak üzere toplam 800 yurtta 850 bin yatak kapasitesi bulunuyordu. 2023’de ise bu sayı 822 yurt ve 950 bin yatağa çıkarıldı. Türkiye’de aktif üniversite öğrenci sayısı ise 4 milyonun üzerinde.
Yurt kapasitesi, 2021’e göre 100 binin üzerinde arttırıldı. Burada bir hatırlatma yapmak gerekirse, 2021’de barınma krizine karşı gençler yine “Yurt bulamıyoruz” diyerek Türkiye’nin dört bir tarafında eylemler başlatmıştı.
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın faaliyet raporuna göre bir yıl içinde 62 bin 594 yatak kapasitesi, yeni yurt açılarak arttırıldı. Geriye kalan 44 bin 406 yatak ise odalardaki ranza ve yatak sayıları arttırılarak sağlandı.