Karanlık Gün: Booker Ödüllü yazar Margaret Atwood ABD’de yasaklandı
Gazeteci Furkan Karabay'ın yargılandığı davanın üçüncü duruşması bugün yapıldı. Mahkeme Karabay'ın yargılandığı her iki davadan da beraatına karar verdi. Savcı karara itiraz etti.
10Haber muhabiri Furkan Karabay suç örgütü lideri Barış Saral’ın yargılandığı ve gizli olmayan duruşmanın tutanağını “Mafya davasında rüşvet kavgası tutanaklarda” başlıklı bir haber olarak yayımladı. Ardından haberle ilgili sosyal medya paylaşımı da yapan Karabay 28 Aralık 2023’te gözaltına alınıp bir gün sonra tutuklandı.
Karabay’ın avukatları 2 Ocak’ta İstanbul 7’nci Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz etti. Tutukluluğu 11 gün devam eden Karabay avukatlarının tutukluluğa ikinci itirazının ardından 8 Ocak 2024 tarihinde tahliye edildi.
Gazeteci hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” iddiasıyla hazırlanan iddianamede Yargıtay üyesi Okan Albayrak, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyelerinden Murat Bircan “mağdur” olarak yer alıyor.
Gazeteci Furkan Karabay’ın hakkındaki davanın üçüncü duruşması bugün İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesindeydi.
Karabay ve avukatı Enes Hikmet Ermaner’in hazır bulunduğu duruşmada savcı önceki celse sunduğu esas hakkındaki mütalaayı tekrar etti ve Karabay’ın “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” suçlarından cezalandırılmasını istedi.
Karabay mütalaaya karşı savunmasında “Yaptığım haberin tek bir harfinden bile pişman değilim, yazdığım her kelimenin arkasındayım, yine olsun yine yazarım. Aynı iddialar, rüşvet ihbarları yine bu adliyenin mahkemelerinde konuşulsun yine yazarım, bundan sonra da yazacağım. Çünkü bu benim görevim. Kamu denetçisi olarak görev yapıyorum” dedi ve gazetecilik dışına çıkan tek kelime etmediğini belirtti.
Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz’ın adının karıştığı rüşvet iddialarını haberleştirdiği gerekçesiyle suçlanan gazeteci “Unutmayın, bu adliyede geçmişin kimi kudretli hakim ve savcıları ya tutuklandı ya yurtdışına kaçtı. Sizin vereceğiniz ceza da beraat kararı da benim için yok hükmündedir. Bu mahkemeyi tanımıyorum, sizden beraat kararı da talep etmiyorum” diyerek savunmasını sonlandırdı.
Mahkeme başkanı Karabay savunmasını bitirdikten sonra ‘Cesurca’ dedi.
Karabay’ın avukatı Enes Hikmet Ermaner “Müvekkilimim bir gazeteci olarak mafya örgütü lideri Barış Saral’ın yargılandığı gizli olmayan davanın tutanağını haberleştirmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, iddiaların asıl sahibi Barış Saral’a dava açmaya cesaret edemediği için müvekkilime dava açmıştır” dedi ve Karabay’ın Saral’ın iddiaları haricinde hiçbir yorum katmadan haberini yaptığını, yalnızca Saral’ın ismini verdiği kişilerin ismini açık şekilde habere yazdığını söyledi.
Avukat Ermaner her iki suçlama yönünden de suçun unsurlarının oluşmadığını söyleyerek Karabay’ın beraatını istedi.
Son sözü sorulan Karabay’ın yeniden beraat talep etmediğini söylemesi üzerine mahkeme başkanı “Cesurca” yorumunu yineleyerek “Bu yaptığının adı saygısızlık. Bu saygısızlıklar başka yerde başına bela olabilir. Biliyorsun değil mi? Burada da başına dert olabilir” dedi ve karar vermek üzere mahkemeye ara verdi.
Mahkeme “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçundan oy birliğiyle, “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” suçundan ise oy çokluğuyla Karabay’ın beraatına karar verdi.
Mahkemenin kararına duruşma savcısı itiraz etti. Savcının itirazında “Usul ve yasaya aykırı hususları içermesi nedeniyle yukarıda zikredilen kararın bozulması için istinaf yoluna gidilecektir” ifadeleri yer aldı.