Avukatın camdan iterek öldürdüğü kadın, ağabeyinin yanına gömüldü
İstanbul’da cansız bedeni bir uçurumun dibinde bulunan 15 yaşındaki Elif’i, düşüşünden dakikalar önce o uçurumda döven ve videoya kaydeden sanıklar için istenen ceza kesinleşti. Kederli annenin feryatları yürek dağladı.
İstanbul Sultangazi’de cansız bedeni Cebeci Taş Ocakları mevkiinde uçurumda bulunan 15 yaşındaki Elif Çakal’ın ölümüyle ilgili davada savcı mütalaasını açıkladı. Duruşma çıkışında açıklama yapan Elif Çakal’ın annesi Hacer Çakal, “Çocuk ne kadar yalvarıyor orada (videoda), ellerini açıyor yapmayın etmeyin diyor, bakıp gülüyorlar vuruyorlar. Çocuk ölmüş, oradan attılar intihar süsü verdiler. Çocuğa orada cehennemi yaşatmışlar. Bu nasıl bir insanlık, bunlar insan olamaz. Aileleri bunları nasıl yetiştirmiş, vahşi yetiştirmiş” ifadelerini kullandı.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 5’inci duruşmaya, tutuksuz sanık Gürkan Kalmaz ile yaşı küçük sanık T.Y. gelirken, diğer sanıklar katılmadı. Şikayetçilerden Elif Çakal’ın ailesi ile Aile Bakanlığı ve taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, 26 Haziran 2021 günü S.T. ve T.Y’nin Elif Çakal ile buluştukları, daha sonra S.T’nin gezmek istediklerini söyleyerek Ufuk Bökü’yü çağırdıkları anlatıldı. Ufuk Bökü’nün diğer sanık Gürkan Kalmaz’ı da alarak babasının arkadaşına ait araçla Elif Çakal ve arkadaşlarını alarak Gemili Parka gittikleri belirtildi. Ufuk’un aracıyla bir süre dolaştıktan sonra hep birlikte alkol aldıkları, daha sonra S.T’nin teklifi üzerine Cebeci Köyü’ne gittikleri, araçta kızların tartışmaya başladığı, taş ocaklarının olduğu bölgede park ettikleri, araçtan inen kızların tartışmaya devam ettikleri belirtildi.
S.T.’nin Ufuk’tan kendilerini videoya çekmesini istediği, S.T. ve T.Y’nin Elif’i tekme ve yumruklarla darp ettikleri, Ufuk’un da cep telefonuyla darp anlarını kayda aldığı belirtildi. Olaya müdahale etmek isteyenleri Ufuk ve Gürkan’ın engelledikleri, bir süre sonra Elif’in darp olayının olduğu noktadan kaçarak maden sahası kayalıklarına yaklaştığı orada bağırıp kendi saçlarını yolmaya başladığı ve kayalıkların kenarına düştüğü ifade edildi.
Mütalaada, maktül Elif Çakal’ın cep telefonun şifreli olması nedeniyle incelenemediği, sanık S.T’nin whatsapp yazışmalarına ve Gürkan Kalmaz’ın Ufuk Bökü tarafından kendisine gönderilen görüntülerde T.Y. ve S.T’nin Elif’i darbettikleri tespit edildiği yer verildi. Adil Tıp Kurumu raporunda yüksekten düşme mi, aldığı darbelerin etkisiyle mi geliştiği konusunda tıbbi bir değerlendirme yapılamadığı kaydedildi.
Sanıklardan T.Y. ve S.T.’nin olay günü Elif’i dövmek için plan yaptıkları, alkol içirerek kendini bilmez hale getirdikleri anlatıldı. T.Y. ve S.T.’nin maktulü dövdükleri, çeşitli yerlerinden yaraladıkları, sanıkların darp anlarını kamera kaydına aldıkları, Elif Çakal’ın sanıklardan kaçarken sendelediği ve uçurumdan düşerek hayatını kaybettiği mütalaada yer aldı. Mütalaada, sanıkların hayati tehlike yaratacak durum oluşturduklarını bilmelerine rağmen bu şekilde hareket etmeye devam ettikleri ve ihmali davranışla çocuğun ölümüne neden oldukları vurgulandı. Mütalaada sanıklar Ufuk Bökü ve Gürkan Kalmaz hakkında “Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “Çocuğa karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “Sağlık için tehlikeli madde temin etme” suçlarından 24,5 yıldan 40 yıla kadar hapisleri talep dildi. O dönem 16 yaşında olan S.T. ve T. Y.’nin ise aynı suçlardan suçlarından 3 yıldan 22 yıl 11 aya kadar hapisleri istendi.
Savcı, sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerin yetersiz olacağı gerekçesiyle tutuklanmalarını talep etti. Mahkeme, tutuklama talebinin hükümle birlikte değerlendirmesine hükmetti. Duruşma, sanıkların mütalaaya karşı savunma hazırlamaları için ertelendi.
Duruşma çıkışında açıklama yapan Elif Çakal’ın annesi Hacer Çakal, “Adalete güveniyorum. 2 senedir öldüm, her dakika aklımdan çıkmıyor. Psikolojim bozuldu. Bu eylemleri yapanların en ağır cezayı almalarını istiyorum. Çocuğum iyi bir çocuktu, o çocuğu bilerek öldürdüler. Götürdüler, kandırdılar, oyuna getirdiler. Hep suçu Elif’in üstüne atıyorlar ama suç Elif’te değil. Onların suçları. Tekrar tutuklanmalarını istiyorum” dedi.
Hacer Çakal, videoda Elif’in yerde hareketsiz yattığını belirterek “Bu eylemi kim hazırladıysa en ağır cezayı almasını istiyorum. Sokaklarda geziyorlar üstümüze gülüyorlar. Çocuk ne kadar yalvarıyor orada (videoda), ellerini açıyor yapmayın etmeyin diyor, bakıp gülüyorlar vuruyorlar. Çocuk ölmüş, oradan attılar intihar süsü verdiler. Çocuğa orada cehennemi yaşatmışlar. Bu nasıl bir insanlık, bunlar insan olamaz. Aileleri bunları nasıl yetiştirmiş, vahşi yetiştirmiş. Ailelerin de ceza almasını isterim, aileleri de işin içinde. Kapıya gelip gelip tehdit ediyorlardı” diye konuştu.
Elif Çakal’ın babası Abdülkadir Aydın ise “Tutuklanmalarını istiyorum, çocuk öldü diye bırakıyorlar. Nasıl serbest kalıyorlar anlamıyorum” diyerek gözyaşı döktü.
Sultangazi’de 26 Haziran 2021’de Elif Çakal’ın cansız bedeninin bulunmasının ardından başlatılan soruşturmada, 4 arkadaşı intihar ettiğini öne sürerken annesi ise kızının itildiğini iddia etmişti. Çakal’ın ölümüyle ilgili başlatılan soruşturmada gözaltına alınıp tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen T. Y., S.T. ile iki erkek arkadaşı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak soruşturma sürerken Elif Çakal’ın ölümünden kısa süre önce yanındaki arkadaşlarından biri tarafından çekilen görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde Çakal’ın yanındaki iki kız arkadaşı tarafından düştüğü uçurum kenarında dövüldüğü görülürken, yanındaki erkeklerin ise görüntü çektiği anlaşıldı. Bu görüntüler sonrası kız çocuğunun yanındaki 2’si kadın 4 arkadaşı hakkında tekrar gözaltı kararı çıkarıldı. S.T. ve T. Y. tekrar gözaltına alınmıştı. S.T tutuklanırken, T.Y. ise “ev hapsi” şartıyla adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılmıştı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan Gürkan Kalmaz ve Ufuk Bökü ise daha sonra tutuklanmışlardı. Ancak soruşturma sırasında yapılan tutukluluk incelemesi sonrasında 3 sanığın 25 Ekim 2021’de tahliyelerine karar verilmişti.
Soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, Gürkan Kalmaz ve Ufuk Bökü’nün “Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi”, “Sağlık İçin Tehlikeli Madde Temin Etme”, “Birden Fazla Kişi ile Birlikte Cebir Tehdit veya Hile Kullanarak Çocuğa Karşı Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma” suçlarından 24 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapisleri istendi. Yaşı 18’den küçük olan S.T ve T.Y’nin ise çocuk ağır mahkemesinde davaları açıldı. Daha sonra davaların birleştirilerek 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalarına karar verildi.