MHP’den Sinan Ateş tehdidi: Seni bulacağız alçak iftiracı
Kadınların sadece bekarlık soyadlarını kullanmalarını engelleyen yasa AYM tarafından iptal edildi ve kadınlar da evlenince kendi soyadlarını kullanabilme hakkı kazandı. Şimdi iktidar Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği kanunu yeniden çıkartmak istiyor
Bugün Anneler Günü ve Meclis’te iktidar kanadını temsil eden Cumhur İttifakı milletvekilleri kadınların geçen yıl verilen bir Anayasa Mahkemesi kararıyla elde ettiği bir kazanımı geri almaya hazırlanıyor.
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum çerçevesinde baştan sona yenilediği Medeni Kanunu’nda kadınlara ya eşlerinin ya da hem eşinin hem kendi soyadını kullanma hakkı verilmişti. Bu hakkı veren 187. madde, geçen yıl Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iptal edilince, kadınların evli dahi olsalar bekarlık soyadlarını kullanabilmelerinin önünü açtı. Anayasa Mahkemesi, Meclis’e bu iptal kararıyla birlikte “kadın erkek eşitliğine uygun yeni bir düzenleme” yapması için 9 ay süre vermişti.
Meclis bu sürede yeni bir düzenleme yapması gerekiyordu, yapmadı. Meclis herhangi bir düzenlemeye gitmeyince AYM kararı da havada kaldı, kadınlar gittikleri nüfus müdürlüklerinden ret cevabı aldı.
Şimdi iktidarın 9. yargı paketinde bu konu yeniden gündemde ama AYM’nin kararının tam tersi şekilde. Basına yansıyan 9. yargı paketi taslağında kadınların sadece kendi soyadlarının kullanması engelleniyor. AYM’nin kararına aykırı şekilde hazırlanan bu maddenin gerekçesi de “Ailenin önemi değerlendirildiğinde, anne ve babanın ayrı ayrı soyadı kullanmaları, çocuk üzerinde olumsuz etkiler doğurabilecek, çocuğun hangi soyadını kullanacağı ayrı bir tartışma konusu haline gelecektir” şeklinde açıklanıyor. Yani yasa teklifinin gerekçesine göre kadın kendi soyadını kullandığında aile bütünlüğü zarar görüyor.
Öte yandan bu maddede bir cümle daha var: “Kadının soyadı, kendi soyadı ile önceki kocasının soyadından oluşuyorsa kadın bu soyadlarından sadece birisini evleneceği kocasının soyadının önünde kullanabilecek. ” Bu da eşinin soyadını kullandığı dönemde tanınırlık yakalamış kişilerin bu soyaddan vazgeçmesi anlamına geliyor.
10Haber’e konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız (KCDP) Genel Sekreteri Fidan Ataselim ‘TC Kimlik No’ hatırlatması yapıyor, çocuğun öne sürüldüğünü savunuyor. Bu yargı paketiyle kadınların yeniden eşinin soyadını kullanmasının zorunlu hale getirilmeye çalışıldığını vurgulayan Ataselim “Amaç kadının ismini, kimliğini yok saymak” diyor. AYM’nin aksine yapılan bu düzenlemenin ayrımcılık olduğunu ifade eden Ataselim Medeni Kanun’da daha önce kadınların çalışabilmesinin de izne tabi olduğunu ama bunun kadınların mücadelesi sonrası kaldırıldığını anımsatıyor. Kadının çalışmasını, kocanın iznine bağlayan Medeni Kanun’un 159. maddesi Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmişti. İptal kararı 2 Temmuz 1992 tarihinde ve 21272 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştı.
Kanunda hep kadınlarla ilgili maddelerin olduğunu, erkeklerin hayat biçimiyle bir düzenlemeye gidilmediğini vurgulayan Ataselim, söz konusu maddenin Meclis’e getirilmemesi için mücadele edeceklerini söyledi. Çünkü Ataselim bu soyadı tartışmasının aslında bir kelimeden ibaret olmadığını aslında hafıza anlamına geldiğini ifade ediyor.