Medresede ölü bulunan 12 yaşındaki çocuğun ön otopsi raporu: Zehirlenme ihtimali de araştırılacak
Menzil tarikatının içindeki kardeş kavgası 'şeriat mahkemesi'ne taşındı. Ancak oradan da sonuç çıkmadı ve kavga devam etti. Şimdi akıllarına medeni hukuk geldi ve büyük mal varlığının kime geçeceğine yasaların karar vermesi bekleniyor.
Menzil tarikatının lideri Abdulbaki Erol ölünde üç çocuğu da şeyhliğini ilan etti. Bu tarikat içinde kaos yarattı ve sadece şeyh kardeşler değil müritleri de birbirine düştü. Çünkü kimi seçeceğine karar veremeyen müritler seçimlerini yaptıktan sonra diğerleriyle karşı karşıya gelmek zorunda kaldı. Kimi zaman mahkemelere de taşınan anlaşmazlığın sebebi elbette post kavgası. Üstelik ortada çok büyük de bir para var ve işlerin karışmasının esas sebebi bu. Öyle ki kısa süre önce bu kavga kameralara da yansımıştı.
Karar’dan Büşra Cebeci’nin haberine göre miras anlaşmazlığının Şeri Hakem Heyeti toplantısıyla çözüleceği duyuruldu. Bu mahkemeye de Molla Nezir, Molla Abdurrahman ve Molla Şeyhmus adında üç mollanın hakemlik edeceği açıklandı. Mahkeme öncesinde mollalar, şeyhler ve müritleri bir ön toplantı yaptı. Mollalar mahkeme ve mahkemeye kadar geçecek sürece dair bilgi verdi. Toplantıda gerginlik hiç eksik olmadı.
Serhendi grubunun şeyhi Saki Erol bir müridinin toplantıyı kayıt altına almasına müdahale eden başka bir müride çıkıştı, “Bırakın çekim yapsın, (kendi müritlerine hitaben) yapın çekim! (Çekime müdahale eden müride) Sen kim oluyorsun? Haddini bileceksin” dedi.
Semerkand grubunun şeyhlerinden Mübarek Erol da Şer’i mahkeme kurallarına imza atarken kendisini çeken bir müride “Çekme şarlatan” diye tepki gösterdi. İddiaya göre toplantıyı da mahkemeyi de isteyen Saki Erol. Çünkü kardeşleriyle sorunu kimseye duyurmadan çözemedi.
Peki bu şeriat mahkemesi denen karar alma toplantısı nereden çıktı?
Osmanlı İmparatorluğu uygulaması olan şeriat mahkemesi Müslümanların özel ve kamu davalarında yetkiliydi. Dine göre karar veriliyordu ve kadılar başkanlık yapıyordu. İşte tarikatlar da kendi aralarında mahkeme kurup buna göre yargılama yapıyor. Yani yasal bağlayıcılığı yok, sadece dini toplulukların uyguladığı bir gelenek bu. Söz konusu mahkemede de bu sistem işletildi.
Ön toplantıda Molla Nezir mahkemenin amacını, biçimini, mahkeme esnasında, öncesinde ve sonrasında uyulacak kuralları içeren 12 maddelik bir bildiri okudu. Molla Nezir mahkemenin Şafii mezhebinin kurallarına göre yapılacağını, her iki tarafın beyanlarını hem sözlü hem yazılı şekilde mahkemeye sunacağını açıkladı. Tarafları mollalara baskı yapmamaları konusunda uyardı. Daha sonra kendi aralarında toplantılar yapan üç molla bir hükme vardı. Gerekli koşulların oluşmaması ve kurallara uyulmadığı gerekçesiyle Şeri Hüküm Heyeti toplantısını belirsiz bir tarihe ertelediler. Yazılı bildiriyle açıklanan erteleme kararıhı Saki Erol’un müritleri tepkiyle karşıladı. Yazılı açıklamada imzası bulunan Molla Abdurrahman’ın o tarihte Menzil Köyü’nde bulunmadığı, dolayısıyla imzasının kopyalandığı iddia edildi.
Şikayetçi Saki Erol mollaların erteleme kararından sonra sorunun çözümü için savcılığa başvuracağını açıkladı.
Fettah ile Mübarek Erol kardeşlere ve Semerkand’a ait sosyal medya hesapları, en son Şer’i mahkemeye dair açıklama yayımlarken mahkemenin iptaline dair açıklama veya paylaşımda bulunmadı. Semerkand grubu yetkililerinden Yakup Alarçin açıklama metni üstünde çalıştıklarını, bu açıklamanın öncesinde görüş vermeyi mahremiyet ihlali olarak gördüklerini söyledi.
Gece saatlerinde konuya dair yazılı açıklama yapan Semerkand grubu mollaların mahkemeyi ertelemesinde abileri Saki Erol’un etkisi olduğunu, Erol’un heyete baskı yaptığını ileri sürdü. Yapılan açıklamada mollaların toplantılarda durumu tartıştığı, bu tartışmalar sonucunda Mübarek ve Fettah Erol’u haklı buldukları, Saki Erol’un da bu sebeple molla heyetiyle gizli bir görüşme yaparak mollaların yetkilerini kısıtladığı ileri sürüldü.
Büyük kardeş Saki Erol tarikattaki bölünmenin ardından en büyük mürit kitlesine sahip halife olarak öne çıkıyor. Kardeşler Mübarek ve Fettah Erol birlikte hareket ediyor. İki kardeş sağlıktan turizme, gıdadan yayınlara kadar pek çok sektörden şirketi barından Semerkand Şirketler Grubu’nu elinde tutuyor. Saki Erol, Serhendi Grubu’yla gruba bağlı Dehlevi yayınlarını kurdu ama Semerkand’dan da vazgeçmedi. Türkiye’de ve yurtdışında tarikata bağlı çoğu dergah ve medrese de Semerkand’a ait.