MİT, PKK’nın iletişim sorumlusunu Gara’da öldürdü
Bahçeli'nin Öcalan'a çağrı yaptığı günün ertesinde PKK, Türkiye'nin en hassas tesislerinden birine saldırdı. Saldırı görüntüleri polisten sosyal medyaya ve medyaya sızdı. Biri kadın bir erkek iki teröristle tesis içinde dakikalarca çatışıldı.
Türkiye, tam da 40 yılı aşkın süredir devam eden ayrılıkçı PKK terörünün bitmesi için üst düzeyde siyasi çağrıların yapıldığı günün ertesinde sarsıcı bir terör saldırısı yaşadı. Yetkili makamlarca PKK üyesi olduğu açıklanan biri kadın biri erkek iki terörist, Türk savunma sanayiinin en hassas tesislerinden birine saldırdı, milli muharip uçak ve HürJet gibi önemli savunma sanayii ürünlerini ortaya çıkaran Tusaş’ta 5 kişiyi öldürdü, 22 kişiyi yaraladı. Nizamiyeden içeri girmeyi başaran iki teröristle dakikalarca çatışma yaşandı, en sonunda ikisi de öldürüldü.
Dün saat 15.25 sularında Tusaş’ın Ankara Kahramankazan’da, tam da Mürted Askeri Üssünün bitişiğinde olan ana tesislerine yaklaşan bir taksiden inen, otomatik silahlı ve sırt çantalı iki terörist, önce o sırada tesisin ana nizamiyesinden toplu halde dışarı çıkmakta olanların üzerine ateş açtı. Ardından nizamiyeye yöneldi ve buraya bomba attı. Nizamiyedeki güvenlik görevlilerinin etkisiz hale gelmesinin ardından içeri girdi. Teröristlerle çatışma oldukça uzun sürdü ve bütün Türkiye bu eylemi TV canlı yayınlarından izledi.
Daha da vahimi, polis olduğu değerlendirilen kişilerin Tusaş’ın çeşitli güvenlik kameralarından olayın oluş biçimini izledikleri anlara ait görüntüler, daha tesisin içinde çatışma devam ederken medyaya ve sosyal medyaya servis edildi. Böylece ülke çapında yaşanan dehşet ve terör korkusu daha büyük hale geldi.
Yetkililer bu görüntülere yayın yasağı getirip çok sayıda sosyal medyayı neredeyse durma noktasında yavaşlattığında ise çok geç kalınmıştı, görüntüler yayılmıştı. Akşam saatlerinde tesis içinde operasyon bittikten sonra sosyal medyanın hızı normale döndüğünde bir kez daha binlerce kişinin bu görüntüleri yaymaya devam ettiği görüldü.
Güvenlik kamerası görüntülerinde iki teröristin taksiden iner inmez ateş açması, ardından nizamiyeye yönelmesi net biçimde görülüyor. Aynı anda Tusaş’ın otoparkında o sırada araçlarına binmeye çalışan Tusaş çalışanlarının kendi cep telefonlarıyla çektikleri görüntülerde ise tesisin nizamiyesinin bombalandığı an görülüyor. Yine güvenlik kameraları, biri kadın biri erkek olan, otomatik silahlarla donanmış, oldukça büyük sırt çantaları taşıyan teröristlerin Tusaş’ın ana girişindeki turnikeleri aşma anları da gayet net gözüküyor.
Olay yerine hemen jandarma özel tim ve polis özel harekat polisleri sevk edildi, teröristlerle bir süre daha çatışma devam etti, tesisten silah sesleri gelmeye devam etti. Endişe edilen şey teröristlerin bir grup Tusaş çalışanını rehin aldığıydı ama bu doğrulanmadı. Ardından iki teröristin öldürülerek etkisiz hale getirildiği açıklandı.
Saldırının tam da MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ayrılıkçı terör örgütü PKK’nın 1999 sonundan beri hapiste olan lideri Abdullah Öcalan’ı Meclis’e konuşma yapmaya ve terörü bitirip PKK’yı fesh ettiğini açıklamaya davet ederek bütün Türkiye’yi şaşırttığı günün ertesi gün yapılması dikkat çekti.
Türk güvenlik birimleri oldukça uzun süreden beri PKK’lı teröristlerin Türkiye içinde eylem yapmasına engel oluyor. Böyle en en büyük eylem, bundan 13 ay kadar önce, 1 Ekim 2023’te iki PKK’lı intihar eylemcisinin Ankara’da İçişleri Bakanlığı nizamiyesine saldırmasıyla yaşanmıştı. Orada kapıdaki güvenliklik görevlisi polisler bir teröristin üzerindeki bombayı patlatmasıyla yaralanmalarına rağmen teröristlerin bakanlığın dış kapısından içeri girmesine izin vermemişti.
Bu olayda otomatik silahlar, bombalar ve mühimmatla dolu sırt çantaları taşıyan iki teröristin Kahramankazan’a kadar nasıl yakalanmadan ulaştıkları henüz belli olmadı. Ankara’nın bu merkezden uzak ilçesine gelen iki terörist burada bir taksi durağından taksiye binmiş. Ardından da taksinin şoförünü öldürüp onu aracın bagajına koymuş ve taksiyi kendileri kullanarak Tusaş’ın kapısına kadar gelmişler.
Türk Uçak Sanayii (TUSAŞ), Türkiye’nin en hassas savunma sanayi tesislerinden biri, hatta birincisi. Bu tesis, 1980’lerde Amerika ile ortak F-16 üretimi için inşa edildiğinden beri hep en üst düzey savunma sanayii ürünlerini ortaya çıkarıyor. Burada yerli savaş uçağı jet motorlarından yine savaş uçakları ve helikopterlerin aviyonik yazılımlarına kadar pek çok büyük gizlilik ve güvenlik gerektiren ürün üzerinde çalışılıyor. O yüzden de tesisin çalışanlarının büyük çoğunluğu mühendis.
İki teröristin öldürülmesinin ardından olayı duyduğundan beri Tusaş’ın yakınındaki karargahta operasyonun yönetilmesini izleyen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bir açıklama yaptı.
Ali Yerlikaya olayda beş şehit ve üçü ağır 22 yaralının olduğunu söyledi. Yaralılardan yedisi saldırıyı durdurmak için oraya giden ve teröristlerle çatışan özel harekat polislerinden.
Daha sonra Bakan Yerlikaya “Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin PKK terör örgütü oldukları kuvvetle muhtemel. Büyük ihtimalle saldırıyı PKK terör örgütünün yapmış olduğunu değerlendiriyoruz” dedi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ise saldırının PKK tarafından yapıldığını söyledi. Güler ”PKK’lı şerefsizlere her zaman yanıt verdik, vermeye de devam edeceğiz. En son terörist öldürülene kadar mücadeleye devam edeceğiz” dedi.
Diğer yandan erkek teröristin 1992 doğumlu olduğu ve 2016 yılında örgüte katıldığı belirlendi. Kadın saldırganın kimliği henüz açıklanmadı.
Gece saatlerinde ise saldırıda hayatını kaybedenlerin ismi açıklandı. Buna göre saldırıda TUSAŞ’ta kalite kontrol görevlisi olarak görev yapan Cengiz Coşkun, makine mühendisi Zahide Güçlü, Hasan Hüseyin Canbaz, güvenlik görevlisi Atakan Şahin Erdoğan ile saldırganların olay yerine gittikleri taksinin şoförü Murat Arslan hayatını kaybetti.
Hayatını kaybeden makine mühendisi Zahide Güçlü Ekici’nin eşinin gönderdiği çiçeği almak üzere yerleşkenin girişine gittiği, bu sırada saldırının gerçekleştiği belirtildi. Orada ağır yaralanan güçlü hastanede hayatını kaybetti.
1988 doğumlu olan Ekici’nin hayatının son yıllarında üst üste acılar yaşadığı bildirildi. Ekici 2020 yılının sonlarına doğru annesini kaybetti, 2021 yılında ise tek çocuğunun kanser olduğunu öğrendi. 2023’e kadar iki sene boyunca hastanede tedavi gören ve iyileşmeye başlayan küçük kız, yakın zamanda evine dönmüştü.
Hayatını kaybedenlerden kalite kontrol görevlisi Cengiz Coşkun’un Sivas’ın Divriği ilçesine bağlı Hıdırlık köyü nüfusuna kayıtlı olduğu belirlendi. Aile bireylerinin uzun zamandır Ankara’da ikamet ettiği öğrenildi. Diş Hekimi Aysan Süngü Coşkun ile evli olan Cengiz Coşkun’un Alaz isminde bir çocuğu bulunduğu bildirildi. Coşkun’un cenazesinin Ankara’da defnedileceği öğrenildi.
Bu arada saldırganların dikkat çekmemek için el ele gittikleri Kahramankazan ilçe merkezinde Arslan Taksi Durağı’na bağlı bir araca bindikten sonra şoför Murat Arslan’ı öldürüp, cesedini aracın bagajına sakladığı açıklandı. Daha sonra direksiyona erkek terörist geçti ve TUSAŞ tesisine gittiler.
Arslan’ın babası Mahmut Arslan ”Duraktan binmişler arabaya. TUSAŞ’a gidince katliam yapmışlar. Oğlumu aracın bagajına koymuşlar, sırtından vurmuşlar. Ben hala oğlumu göremedim” dedi.
BRICS zirvesi nedeniyle Rusya’da bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise saldırıyla ilgili şunları söyledi: “Türk savunma sanayisinin lokomotif kuruluşlarından olan TUSAŞ’a yönelik düzenlenen terör eylemi, ülkemizin bekasını, milletimizin huzurunu ve ‘tam bağımsız Türkiye’ idealimizin timsali olan savunma atılımlarımızı hedef alan alçakça bir saldırıdır. Terör eyleminin ilk anından itibaren güvenlik kuvvetlerimiz olaya süratle müdahalede bulunmuş ve teröristleri etkisiz hale getirmiştir. Milletimiz şunu bilsin ki Türkiye’ye uzanan kirli eller mutlaka kırılacak, güvenliğimize kasteden hiçbir yapı, hiçbir terör örgütü, hiçbir şer odağı emellerine ulaşamayacaktır.
Her türlü terör tehdidiyle ve destekçileriyle mücadelemiz azimle, kararlılıkla ve çok boyutlu bir şekilde devam edecektir. Kalleş terör eyleminde şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Savunma sanayimizin gurur kaynağı TUSAŞ’ımızın fedakar çalışanlarına ve milletimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.” Saldırıyla ilgili siyasilerin tepkilerini derlediğimiz için tıklayın.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi: “Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde bulunan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii tesislerine düzenlenen terör saldırısını şiddetle kınıyor ve lanetliyorum. Hain terör saldırısıyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli soruşturma başlatılmış olup, 1 başsavcıvekili ve 8 Cumhuriyet savcısı görevlendirilmiştir. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.”
Olay sırasında Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Haluk Görgün, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) Genel Müdürü Mehmet Demiroğlu ve savunma sanayisi alanındaki üst düzey yetkililer, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen SAHA EXPO’da bulunuyordu. Terör saldırısını haber alan heyet, hızla fuar alanından ayrılarak Ankara’ya geldi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, beraberindeki İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile saldırıda yaralananları Etlik Şehir Hastanesinde ziyaret etti.
TUSAŞ 28 Haziran 1973 tarihinde Türkiye’nin savunma sanayiinde dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde kurulmuştu. Türk Hava Kuvvetleri’nin savaş uçağı ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak F-16 uçaklarının kullanılması kararı ile birlikte; F-16 uçağının üretimi, uçak üzerindeki sistemlerin entegrasyonu ve uçuş testlerini yaparak Hava Kuvvetleri’ne teslim etmek üzere TUSAŞ tarafından 1984 yılında TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TAİ), Türk-ABD ortak yatırım şirketi olarak 25 yıllığına kuruldu. 25 yıllık süreç tamamlanmadan, 2005 yılında TAI’nin yabancı hisseleri Türk hissedarlar tarafından satın alınarak şirket yeniden yapılandırıldı. Bu kapsamda TAI ve TUSAŞ birleşerek, TUSAŞ – Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. çatısı altında faaliyetlerini genişletmiş, havacılık ve uzay sanayi sistemlerinin geliştirilmesi, modernizasyonu, üretimi, sistem entegrasyonu ve yaşam döngüsü destek süreçlerinde Türkiye’nin teknoloji merkezi konumuna geldi.