Yeni Çıkanlar
Moğollar Dünyayı Nasıl Değiştirdi?
Marie Favereau
Çeviren:Muhammed Murtaza Özeren
Dergah Yayınları, 2024
448 sayfa.
Moğollar tarihe savaş ve fetihlerle geçti. Ancak Cengiz Han’ın ölümünden sonra ortaya çıkan Moğol İmparatorluğu’nun batı kısmı olan Orda’nın bu kapsamlı tarihinde Marie Favereau, bizi dünya tarihindeki en güçlü ekonomik entegrasyon modellerinden birinin içinde yolculuğa çıkararak, Moğolların başarılarının savaş alanının çok ötesine uzandığını gösteriyor. Bu devlet modeli birbirinden uzak medeniyetleri ilk kez birbirine bağlayan olağanüstü ticari ağın merkezinde konumlanmıştı. Ayrıca yetenekli yöneticileri ödüllendiren ve yenilikçi bir ekonomik düzeni teşvik eden benzersiz bir siyasi rejime sahipti.
Kitap, göçebelerin tarihin periferisinde olduğu varsayımlarımıza meydan okuyor ve Moğollar tarafından şekillendirilmiş bir dünyada yaşadığımızı ortaya koyuyor.
Modern Ruhu Kurtarmak –
Terapi, Duygular ve Kişisel Gelişim Kültürü
Eva Illouz
Çeviren: Kadir Gülen
Fol Kitap, 2024
368 sayfa.
Modern birey, kendi duygusal derinliğini ‘iyileştirmek’ için sürekli olarak piyasaya yönelmekte ama bu süreçte ruhsal tatminini de tüketim kültürüne teslim etmektedir. Terapi seansları, özyardım kitapları ve kişisel gelişim seminerleri, manevi huzurun reçeteleri insanları daha derin bir tatminsizlik döngüsüne hapsetmekte.
Tanınmış kültür eleştirmeni ve sosyoloğu Eva Illouz, Modern Ruhu Kurtarmak’ta bu soruna eğiliyor ve modern psikolojinin duygusal hayatlarımızı, kişisel ilişkilerimizi ve toplumsal kurumlarımızı nasıl şekillendirdiğini derinlemesine inceliyor. Terapi kültürünün varoluşumuzun her yönüne nasıl sızdığını, kendimizi algılayışımızı, başkalarıyla etkileşimimizi ve mutluluğu arayış biçimimizi nasıl dönüştürdüğünü titizlikle ortaya koyuyor.
Modern yaşamın alametifarikası hâline gelmiş duygu ideolojilerini ve modern dünyanın kurtarıcısı muamelesi gören terapi ve kişisel gelişim sanayisini eleştirel bir bakışla yeniden düşünmeye davet ediyor.
Gen Çeviktir –
Doğuştan Gelen Özellikler mi, Çevresel Etkiler mi?
Matt Ridley
Alfa Yayınları, 2024
368 sayfa.
“Kitap ferasetle, marifetle ve güzel bir üslupla yazılmış. Bizi biz yapan şeyin ne olduğuyla ilgili son keşifleri açık seçik bir şekilde dile getiriyor ve kim olmak istediğimiz hakkında düşünüp taşınırken bu keşifleri nasıl değerlendirmemiz gerektiğini anlatıyor bizlere.” Steven Pinker
“Ridley bilim yazarı olarak çok yetenekli. En zorlu tartışmaları zekice benzetmelerle aydınlatmasını biliyor.” New York Times
Değmez
İsmail Güzelsoy
İthaki Yayınları, 2024
roman, 384 sayfa.
İsmail Güzelsoy; aşka, hayata ve ölüme içkin bir hikâye kuruyor ‘Değmez’de. Hararetli bir coğrafya üzerinde, edip Faruk Ferzan’ın masalsı yolculuğuna davet ediyor okuru. Bu coğrafyanın erdemli yanları kadar yıkıcı eğilimlerini de anlamaya ve anlatmaya adanmış ‘Fennî Sihirler’deki bu adanmışlık hâlini, âdeta cisimleştiriyor romanında. Sık sık yön değiştiren bir akarsuda sihre, ilme, tarihe dokunarak yazma eyleminin büyülü özünü ve Türkçenin diri, tutkulu varlığını ortaya koyuyor.
Reinhardt’ın Bahçesi
Mark Haber
Çeviren:Nur Taşdöndüren
Dergah Yayınları, 2024
roman, 120 sayfa.
Saplantıların en zehirlisi melankolinin labirentlerinde kaybolmaya adanmış tek paragraflık bu romanda Hırvatistan’dan Tolstoy’un çiftliğine, Almanya’dan Latin Amerika ormanlarının derinliklerine sürükleniyoruz.
Sene 1907, Jacov Reinhardt üstadı Carrasquilla’yı aramak için yardımcısıyla beraber yaşadığı küçük Hırvat köyünden Güney Amerika’ya bir yolculuğa çıkar. Jacov’un melankoliyle narsisistik meşguliyeti onu tüketir ve yolculuğu boyunca aradığı kahramanını kâtibine anlatırken, Jacov’un saplantısının çaresini elinde tutan kayıp filozofla karşılaşma umudu giderek daha az olası görünmektedir. Reinhardt’ın saplantısı kıtalar aşan, gerçekliğin silindiği, adını bilmediğimiz anlatıcının insafına kaldığımız bir anlatıya dönüşüyor.
“Dışarıdan küçük, egzotik ve melankolik görünen ama içine girdiğinizde mümkün olan en iyi tarzda devasa ve coşkun olabilen o mükemmel kitaplardan biri. Roberto Bolaño’nun Tılsım’ını ya da Thomas Bernhard’ın Bitik Adam’ını düşünün.” Rodrigo Fresán
Opera 5006-6005 – Uçuş
Enis Batur
Simurg Art Yayınları, 2024
şiir, 41 sayfa.
“bütün kanat hareketlerimle
geldim geçtim aranızdan
gelip geçiciliğimi bilerek
çıktım kendime doğru yola…”
Enis Batur şiirinde önemli bir işaret taşı olarak bilinen ‘Opera’nın ilk cildi 1996 yılında yayımlandı. O tarihten itibaren kitabın II. cildinin ne zaman yayımlanacağı beklentisi hep vardı. Uzun bekleyiş 28 yıl sürdü ve nihayet bu muazzam çalışmayla buluşma zamanı geldi. Türkçe şiire gönül vermiş tüm kıymetli kalemler ve okurlarımızın bu çalışmayı mutlaka okumaları gerekir, kitap aslında çok sık alışık olmadığımız bir sorunun da yanıtıdır: “Bir poetik düş nasıl kalem ve mürekkeple buluşur ve çok katmanlı bir yapıyla bütünlük içerisinde, şairin tercih ettiği biçimde tamamlanır?”
‘Opera II’nin yayımlanması, Harvard Üniversitesi’nin Enis Batur için yayımlamayı planladığı özgün ve kapsamlı yayınla aynı döneme denk gelmesi de güzel bir tesadüf…
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Ahmet Hamdi Tanpınar
Dergah Yayınları, 2024 (71. baskı)
roman, 344 sayfa.
Tanpınar’ın kült romanı, yepyeni kapağı ve 71’inci baskısıyla yeniden raflarda.
Ahmet Hamdi Tanpınar, ‘Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nde Hayri İrdal, Halit Ayarcı, Dr. Ramiz ve ötekilerin yaşantı ve eylemleriyle modern bir Türkiye alegorisi inşa ediyor. Zamanlar ve yaşantılar arasından geçiş krizlerinin insan ve toplumdaki karşılıklarını bürokrasi ironisi üzerinden, derinlikli bir entelektüel arka planla inşa ederken, hüznün müstesna bir mizah şöleniyle nasıl aşılabileceğinin de imkânlarını sunuyor.
‘Saatleri Ayarlama Enstitüsü’, dünün olduğu gibi, bugünün ve geleceğin romanı…