Bu altın kemeri görmek için sadece üç ayınız var

1989-2005 döneminde Kars’taki Ani ören yerindeki arkeolojik kazılarda dikkat çekici bir altın kemer gün yüzüne çıkarılmıştı. 2002 yılında bulunan antik kemer 22 yıldır sergilenmeyi bekliyordu. Üstünde çeşitli figürler yer alan altın kemer saklandığı depodan nihayet çıkarıldı. Tarihi eser artık sergide. 22 yıldır depoda tutulan altın kemer Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde ziyaretçilerle buluştu.

Altın kemeri görmek için üç ayınız var

İlk kez sergi alanına çıkan ve üç ay boyunca sergilenecek olan kemer müzeyi ziyaret edenlerin ilgisini çekiyor. Altın kemerin üç aylık sergilenmenin ardından yeniden depoya kaldırılacağı açıklandı. Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Müdür Vekili Hakim Aslan UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ani Ören Yeri’nin Türkiye’deki önemli kültür merkezlerinden biri olduğunu söyledi.

Orta Çağ’ın önemli şehirlerinden olan Ani Ören Yeri tarihinin çok erken dönemlere denk geldiğini, kenarındaki vadilerde Kalkolitik dönemlere tarihlenen alanlar olduğunu ve bu alanların Urartu ile Pers dönemlerinde de kullanıldığını anlatan Aslan şöyle konuştu: “Ani’nin ihtişamlı dönemini Orta Çağ’da yaşadığını bilmekteyiz, 1800’lü yılların sonlarında Ani Ören Yeri’nde Rus asıllı Nikolay Marr arkeolojik kazı başlatmıştır. Daha sonra çalışmalar Türk hocalarımız tarafından yapılmıştır, halen de devam etmektedir. Altın kemer de 2002 yılında Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı dönemindeki kazı çalışmaları sonucunda çıkartılan eserlerdendir. Eser çok önemlidir, altın malzemeden yapılmıştır.”

Altın kemer üç ay boyunca sergilenecek.

Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Müdür Vekili Hakim Aslan bu tür bulguların Ani Ören Yeri’nin ne kadar zengin ve ticari bir merkez olduğunun göstergesi olduğunu belirterek altın kemerin özellikleriyle ilgili şu bilgileri verdi: “Kemer üç bölümden oluşmaktadır, birincisi kemer tokası, ikincisi tekstil parça üzerindeki kemer halkalar ve kemer levhası. Tamamı altın malzemeden yapılmıştır, üzerinde süslemeler bulunmaktadır. Ortadaki kemer tokası sekiz dilimli olarak yapılmış ve kenarlarında savat işçiliği görülmektedir. Kemer levhasına baktığımızda 25 santimetre uzunluğunda, 2,5 santimetre genişliğindedir. Uç kısmında ise insan başı figürü yer almaktadır. Bu bizim için çok önemlidir, kemeri tarihlendirme konusunda önemli ip uçları sunmaktadır. Aynı figürleri Uygur dönemine ait duvar resimlerinde görebilmekteyiz. Burada aslında üçüncü bir göz görülmektedir, ayrıca kemer tokası üzerinde insan figürünün yanı sıra ‘lisa’ kelimesi yazmaktadır. Lisa kelimesi sahibine anlamı taşımaktadır. Daha önceleri gördüğümüz seramikler üzerinde lisa kelimesi, sahibine uğur, bereket getirmesi anlamında kullanılmıştır.”

Yamaç evlerin ardından Zeugma antik kenti gün yüzüne çıkarılıyor