Ayasofya’nın sırlarına yolculuk: Yeraltı tünelleri ziyarete açılacak

Ayasofya’nın altındaki tüneller, gizli mezar odaları ve su kanalları bugüne kadar efsanelere, filmlere ve romanlara konu oldu. Altta gizli Bizans Hazineleri olduğu iddia edildi. Şimdi bu gizemli yerler ziyarete açılmak üzere hazırlanıyor.

Arkeoloji 5 Ocak 2025

Ayasofya Camisi 1500 yıllık dev bir yapı. Bir zamanlar Hıristiyan aleminin en büyük mabediydi, bugün hem müze hem de cami. Ve çok sayıda sırrı barındıran bir bina burası.

Ayasofya’nın üstü kadar altı da sırlarla dolu. Ayasofya’nın altını kaplayan dev tünel sistemi, gizli mezar odaları, burada saklandığı öne sürülen Bizans Hazinesi ve yine hala orada olduğu öne sürülen Hıristiyanlığa ait bazı önemli eserler bugüne kadar efsanelere, romanlara, filmlere konu oldu.

Şimdi binanın sahibi durumundaki Vakıflar Genel Müdürlüğü işte bu sırlarla dolu yeraltı Ayasofyasını temizlemeye ve ziyarete açmaya hazırlanıyor.

Vakıflar Genel Müdürlüğünce yürütülen temizlik ve restorasyon çalışmaları hakkında açıklamada bulunan Ayasofya Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Fırat Diker yaklaşık beş yıl önce Ayasofya’nın yeraltı yapılarının mimari görselleştirme çalışmasını yürüttüklerini söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu’nun desteğiyle görselleştirme çalışmaları yürütülen yer altı yapılarının temizliğine başlayacaklarını belirten Diker “Böylece Ayasofya’nın o yüzyıllardır ihmal edilmiş olan yer altı güzellikleri ve arkeolojik bulgular kamuoyunun bilgisine sunulmuş olacak” dedi.

Ayasofya’yı çevreleyen yaklaşık bir kilometre uzunluğunda, içinde tüneller, mahzenler ve mezar olan yeraltı yapıları bulunduğunu ifade eden Diker tüm bu yapıların bir yıl sürmesi planlanan çalışmayla temizleneceğini aktardı.

Çalışmaların Türkiye ve dünya kamuoyunun da ilgisini çekeceğini dile getiren Diker “Bu çalışmayla hem mevcut mekanların belli bir kısmı da olsa ziyarete imkan verebilecek duruma gelebilmesi hem de içindeki bulguların Ayasofya Müzesi arkeolojik yapılarının denetiminde hassas bir şekilde elendikten sonra İstanbul’un tarihine ışık tutabilecek nitelikte olanların da gün yüzüne çıkması çok anlamlı ve değerli” ifadelerini kullandı.

Diker revaklı avlunun altında yer alan bölümlerin Ayasofya ile yaşıt yani 1500 yıllık olduğunu aktardı, mezar alanının ise mevcut yapıdan daha eski olduğunun değerlendirildiğini belirtti.

Yürütülecek çalışmanın önemine değinen Diker şöyle konuştu:

“Ayasofya’nın mevcut iklimlendirmesinin konforu, daha rahat nefes alabilmesi için de bu yeraltı yapılarının temizliğinin çok önemli olacağını düşünüyorum. Bu daha önce yapılanlardan çok daha kapsamlı ve uzun vadeli bir çalışma olacak. Ayasofya gibi çok önemli bir eserin yeraltı yapılarının temizlenmesi İstanbul’a yepyeni kazanımlar sunacaktır. Kültürel mirasımızın tekrar gündeme gelmesi Ayasofya’ya olan ilginin, sevginin daha da artmasını sağlalacaktır.”

Ayasofya’da Cumhuriyet tarihinin en büyük restorasyon çalışmalarının yürütüldüğü bilgisini paylaşan Diker sadece üstyapının değil altyapının da ele alınmasının sevindirici olduğunu kaydetti.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.