Beyonce’nin rekorlar kıran dünya turu film oluyor
Beyoncé ya da Taylor Swift hakkında habere rastlamadığımız bir gün var mı? Hemen cevap verelim: yok. Biri 2023'te Time dergisi tarafından Yılın Kişisi seçildi, diğeri ise zaten yıllardır dünyanın en etkili isimlerinden biri.
Belirgin bir siyasi tavır takınmasalar da ikisi de son dönemde yaptıkları ve yapmadıklarıyla ABD siyasetinin merkezinde. Beyoncé muhafazakar beyaz Amerikalıların müziğine el atarken Taylor Swift de yine onları kızdıracak bir adım attı.
Amerika Birleşik Devletleri kasım ayında yeni başkanını seçmek için sandığa gidecek. Konu hakkındaki tüm gelişmeleri 10Haber Dünya servisinin titizlikle hazırlanan haberlerinde okuyorsunuz. Önümüzdeki aylarda da bu gündem etkisini artıracak. Müzik tarihi Pink Floyd, Green Day ya da U2 gibi politik söylemlere sahip toplulukların demeçlerine; onların politikacılarla olan polemiklerine alışkın. Beyoncé ve Taylor Swift isimleri ise bu açıdan bakıldığında akla ilk gelenler arasında yer almaz. Ancak her iki müzisyenin sahip olduğu etki gücü durumu son dönemde bir hayli değiştirmişe benziyor.
Geçen yıl Time dergisi tarafından Yılın Kişisi seçilen Taylor Swift, dünya turnesinden elde ettiği milyonlarca dolarlık gelirle de konuşulmuştu. Milyarderler kulübüne giren 35 yaşındaki Amerikalı müzisyen özellikle genç neslin en çok dinlediği müzisyenler arasında. Hatta şöyle söyleyelim; Spotify verilerine göre The Weeknd’den sonra ikinci sırada.
Bu dinlenme rakamları güçlü bir dinleyici sadakati anlamına da geliyor. Bu da beraberinde gücü getiriyor. Kariyerine bir country şarkıcısı olarak başlayan Taylor Swift, o dönemde ağırlıklı olarak Amerikan kırsalına hitap ediyordu. Kovboy şapkası, gitarı ve çizmeleriyle o türün tüm kültürel kodlarının adeta vücut bulmuş bir haliydi. Öyle iddialı pozları ya da erotizm dozu yüksek klipleri de yoktu. Zaman içerisinde tarzı daha popüler müziğe kaydı. Bu tabii bilinçli bir tercihti. Zaman içerisinde oluşan sadık dinleyici kitlesiyle de bunun meyvelerini de topladı. Bu etki ve gücü genellikle renk vermeyen söylemleriyle korumaya çalışan sanatçı şimdilerde bu duruşunun uzağında. Üstelik artık bir de “düşmanı” var; Donald Trump.
ABD koşullarında country müziğini ağırlıklı olarak Cumhuriyetçi Parti’ye oy verenlerin dinlediğini söylersek hatalı bir genelleme yapmış olmayız. Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın sanatsal kökleri country müziğine dayanan Taylor Swift hakkında eleştirel konuşmalar yapmasının oylarına bir etkisinin olup olmayacağını kasım ayında göreceğiz. Trump, Amerikalı şarkıcıyı country müzik yaptığı dönemde dinlediğini fakat son dönemdeki tavırları nedeniyle artık umursamadığını söylemişti. Şurası bir gerçek ki mevcut kutuplaşmada 35 yaşındaki müzisyen de kendisini bir şekilde bri cenahın içerisinde buldu. Trump’ı destekleyip kendisini Swiftie olarak nitelendirenlerin bu durum karşısındaki tavrı da merak konusu. Her ikisini birden sevmeye devam mı edecekler yoksa ikisi arasında bir tercih yapacaklar mı? Bunu zaman gösterecek.
Odağımızı country müzikte tutmaya devam ediyoruz. Bu seferki konu başlığımız ise Beyoncé. Eşi Jay-Z ile birlikte hem ekonomik hem de kültürel anlamda adeta bir imparatorluk kuran müzisyen geçen ay tarzının çok dışında bir şarkı yayınladı. ‘Texas Hold ‘Em’ adını taşıyan şarkı, müzisyenin ilk country denemesiydi. Bu durum dinleyicilerinde heyecanla karşılansa da ağırlıklı olarak Amerikan kırsalında yaşayan muhafazakarları pek de mutlu etmemişe benziyor. Cumhuriyetçi Parti’nin etkili olduğu eyaletlerden Alabama’da sadece country müzikler çalan bir radyo istasyonu şarkıya listelerinde yer vermeyeceğini duyurmuştu.
Alabama’daki bu yerel radyo bu kararı alırken Beyoncé başta Billboard olmak üzere pek çok country müzik listesinde bir numaraya yükseldi. Tarihte ilk kez bir siyah, muhafazakar ve beyaz Amerikalıların müziğinde bu başarıyı sergiliyordu. Tüm bunlar yaşanırken de Alabama’daki radyo gelen binlerce mesaj sonrasında bu inadından vazgeçip ‘Texas Hold ‘Em’i yayınlama kararı aldı. Tıpkı Taylor Swift gibi sadık bir dinleyici kitlesine sahip Beyoncé bu denli etkili bir müzisyen olmasa belki de bu ayrımcı tutumu ABD’deki başka radyo istasyonları da sergileyecekti.
Gelinen noktada Taylor Swift country müzikten uzaklaşırken oraya ait kökleri bir şekilde karşısına çıkarken Beyoncé ise bu türde söylediği ilk şarkısıyla bolca takdir ve ne yazık ki ırkçılıkla karşılaştı. Ancak her iki ismin sahip olduğu geniş dinleyci kitlesi, son dönemde karşılaştıkları ayrımcı ve saldırgan tavırların etkisini azaltıyor. Üstelik şurası da bir gerçek ki bu iki müzisyenin olası politik beyanları milyonlarca dinleyici de etkileyecek. Hâl böyleyken yavaş yavaş seçim havasına giren ABD’de adaylarn bu iki etkili ismi ne kadar karşılarına alabilecekleri veyahut yanlarına çekecekleri merak konusu. Country müzik ekseninde her iki ismin son dönemde yaşadıkları sahip oldukları gücün anlamına da işaret ediyor.