İngiliz polisi, ‘Yüzüklerin Efendisi’ ve ‘1984’ okumayı terör tehdidi olarak etiketlemiş
George Orwell, çağın en çok ilgi gören yazarlarından. 25 Haziran 1903'te o zamanlar İngiliz sömürgesi olan Hindistan'da dünyaya gelen George Orwell'ın karanlık ve az bilinen yönlerini anlatan bir biyografi yayınlandı. Eleştirmen David John Taylor'a göre Orwell aynı zamanda flörtöz biri.
George Orwell, Türkiye dahil dünyanın dört bir yanında en çok satan yazarlar arasında. ‘1984’ ve ‘Hayvan Çiftliği’ romanları 20. yüzyılın klasikleri arasına giren George Orwell’ın yeni bir biyografisi okurla buluştu. İngiliz eleştirmen David John Taylor’ın kaleme aldığı George Orwell biyografisi, yazar hakkında bildiklerimize yeni eklemeler yapıyor. O dönem İngiltere’nin bir sömürgesi olan Hindistan’ın Motihari kentinde 25 Haziran 1903 tarihinde dünyaya gelen George Orwell, varlıklı bir aileye mensuptu.
Ailesinin köle ticareti geçmişi bulunan Orwell’ı bir arkadaşı onu vahşi bir sadist olarak tasvir etmiştir. “Şimdi, doğumundan 120 yıl sonra, Orwell’in çelişkilerini nasıl anlamlandırabiliriz?” Bu sorudan yola çıkan eleştirmen David John Taylor yazdığı George Orwell biyografisinde yazarın daha az bilinen ve bir o kadar da karanlık olarak nitelendirilebilecek yönlerine eğilmeyi tercih ediyor.
David John Taylor’ın ikinci biyografi çalışması olan kitap çoğu mektup olmak üzere çeşitli yeni materyallerden yararlanıyor. Şok edici detaylar sunmasa da Orwell’ın bilinmeyen noktalarına değiniyor. Ana bölümler arasındaki kısa tematik aralar dışında ilk benzeri biyografi çalışmalarıyla benzerlikler taşımayan kitap bu yönüyle kapsamlı ve titiz bir çalışmanın ürünü. Taylor, biyografisini kaleme aldığı Orwell’ı ilk kez 13 yaşındayken okuduğunu hatırlıyor. “O benim zevkim… başka hiçbir yirminci yüzyıl titanının yanına yaklaşamadığı bir yazar”. sözleriyle Orwell’a olan hayranlığını da dile getiren Taylor, yazarın İspanya İç Savaşı döneminin büyük bir kırılma noktası olduğunu vurguluyor.
Orwell, eşi Eileen’le sadece altı ay önce evlenmiş olmasına rağmen, Cumhuriyetçi dava uğruna savaşmaya kararlıydı ve bu yüzden İspanya’nın yolunu tutmuştu. Burada yaşadıklarından sonra siyasi yönünün daha ağır basan Orwell, İspanya günleri için “Burada gerçekten sosyalizme inandım” diyor. Ancak sonrasında Stalin deneyimine tanıklık eden Orwell, yeni tip bir sosyalizmin tercih edecekti. İkinci Dünya Savaşı’nın ilk 20 ayında, uzun makaleler bir yana, yaklaşık 200 kitap, tiyatro ve film eleştirisi yazmıştır; ve Eileen’in ani ölümünden sonraki yıl 130 yazı kaleme almıştır. Roman daha uzun sürdü, ancak Jura’daki yatağında ağır hastayken son halini kendisi yazma konusundaki ısrarı son çöküşünü hızlandırdı.
Eşi Eileen’in ölümünden sonra George Orwell’ın özel hayatında pek çok isim yer alıyor. Taylor’ın biyografi kitabında yer alan bilgilere göre George Orwell’ın bu dönemde kur yaptığı isimlerin listesi bir hayli kabarık. Jacintha, Brenda, Eleanor, Dorothy, Inez, Celia ve diğerleri… Kurları çoğunlukla talihsizdi, zira Eileen ölmesinden sonra çocukları Richard’a bakmak zorundaydı. Hayatının son demlerinde Anne isimli bir kadınla mektuplaşmaktaydı. Hatta Orwell, bu isimle ölmeden tam 100 gün önce evlenecekti.