İstanbul Tiyatro Festivali günlüğü: Dünya başımıza çöküyor kurtaran yok mu!
İstanbul Tiyatro Festivali programınızı yaptınız mı bilinmez ama 10Haber olarak bu sene festivalde oyunlarıyla yer alan tiyatro insanlarına "Biz sizi izledik, peki siz ne izleyeceksiniz" diye sorduk. İlk konuğumuz 'Loop'un yazarı Ebru Nihan Celkan.
28. İstanbul Tiyatro Festivali’nde ilk haftayı geride bıraktık. İlk haftanın Z raporunu verelim: Perdeyi Uniq İstanbul’da, Melih Cevdet Anday’ın oyunu ‘Müfettişler’ ile açtık. Sonra istikamet Alan Kadıköy dedik ve Çağdaş tiyatromuzun dikkat çekici isimlerinden Ebru Nihan Celkan’ın ‘Loop’una girdik… Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ndeki ‘Utsushi’yle Japonya’nın yıldız topluluğuyla tanıştık. Ve haftayı Türkiye’de de sevilen Mayenburg imzalı ‘GeceDiyarı’yla kapattık.
19 Kasım’a kadar sürecek festival programında Türkiye’den ve yurtdışından toplam 19 tiyatro, performans ve dans gösterisi sahnelenecek. Festivalin en heyecanlandıran bölümü ise günümüz tiyatrosuna farklı soluklar getirecek yeni yerli yapımlardan oluşan bir seçki. Festivalde prömiyerini yapan oyunları izleyeceğiz bu süre boyunca.
Bu isimlerden biri de Ebru Nihan Celkan… ‘Tetikçi’, ‘ Tilt, ‘Kabuklu Sürprizli Hayvanlar,’ ‘Nerde Kalmıştık?’, ‘Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi’, ‘Evim! Güzel Evim! ve ‘Babil’ gibi oyunlardan tanıdığımız yazar bu kez ‘Loop’la çıktı izleyicilerin karşısına. Celkan bu kez rejiyi Nagihan Gürkan’a emanet etti. İlk kez ‘Loop’la bir araya gelen ikili oyuncu Berfu Öngören ile Uğur Karabulut’u da buluşturdu. 80 dakikalık oyun sezon boyunca devam edecek. Siz de 10Haber tiyatro yazarı Bahar Çuhadar’ın ‘Loop’ yazısını buradan okuyabilirsiniz. Bu arada eğer ‘Loop’u festivalde yakalayamadıysanız üzülmeyin. Oyun sezon boyunca sahnelenmeye devam edecek. Tarihleri de şöyle bırakalım: 14 Kasım Uniq Box, 28 Kasım Zorlu %100 Sahne, 4 Aralık Alan Kadıköy, 17 Aralık Zorlu %100 Sahne, 26 Aralık Zorlu %100 Sahne.
Sezon boyunca oyunları izlemek için bol bol vaktimiz olacak ancak kabul edelim festival atmosferi bambaşka. Oyun öncesinde ve sonrasında edilen sohbetler, oyun ekipleriyle bir araya gelmemizi sağlayan fuayeler derken dört bir yanımız sahne tozuna bulanıyor. Festival tüm hızıyla devam edecek, oyunlar bir bir sahnelenecek. Festival programınızı yaptınız mı bilinmez ancak biz 10Haber olarak bu sene festivalde oyunlarıyla yer alan tiyatro insanlarına “Biz sizi izledik, peki siz ne izleyeceksiniz” diye sorduk.
Yakaladığımız ilk isim bizi bir ‘Loop’a davet eden Ebru Nihan Celkan oldu. Festival programını yapmak isteyenlere belki ilham verir, buyursunlar Ebru Nihan Celkan’ın 28. İstanbul Tiyatro Festivali’ndeki favorilerine…
Çağımızın en önemli yönetmenlerinden Thomas Ostermeier ile topluluğu Schaubühne Berlin, 10 yılın ardından festivale bir başyapıtla dönüyor. Her yapımıyla tiyatro tarihinde yeni bir sayfa açan yönetmen ve festivale daha önce konuk olan ‘Nora Bir Bebek Evi’, ‘Hamlet ve Bir Halk Düşmanı’ yapımlarıyla İstanbul Tiyatro Festivali takipçilerini derinden etkileyen topluluk, bu kez dünya sahnelerini kasıp kavuran ‘III. Richard’ ile İstanbul’a geliyor.
Nerede, ne zaman: ‘III. Richard’ 18 ve 19 Kasım’da Zorlu PSM’de sahnelenecek.
Zeynep Kaçar’ın Atillâ İlhan ve Notre Dame de Sion Edebiyat Ödüllerini kazanan romanından uyarlanan Yalnız, geçen sezon Treplev ile ödüller kazanan Başak Kıvılcım Ertanoğlu ve Ümit Erlim’i bir kez daha bir araya getiriyor. İki farklı zaman diliminde ilerleyerek Feray’ın aylar ve yıllar içindeki değişimini bir ülkenin dönüşümüne paralel olarak izleyen oyun, kimliğinden koparılıp görülmez olan bir kadının kendini bulma, görme ve gösterme çabasını anlatıyor. Geçmiş ve şimdiki zamanı aynı uzamda büken Yalnız’da yaşam ve ölüm, muhafazakârlık ve özgürlük, seçimlerimiz, düzen ve karmaşa gibi motifler belirgin bir düzlem oluştururken suçlunun ve kurbanın kim olduğu sorusu çözülmesi gereken bir muammaya dönüşüyor.
Nerede, ne zaman: ‘Yalnız’ 13 ve 14 Kasım’da İDT Üsküdar Tekel Sahnesi’nde.
Dünya edebiyatının başyapıtlarından, Napolyon Savaşlarının ortasında üç aristokrat ailenin aşk, dostluk, ihanetle örülü hikâyesini anlatan Savaş ve Barış, Helen Edmundson’un uyarlamasıyla Mehmet Birkiye’nin rejisinde tüm ihtişamını korurken Tolstoy’un Rusya’sından günümüz toplumlarına geçerliliğini yitirmeyen temaları merkezine alıyor.
Birkiye, Tolstoy’un Savaş ve Barış’ta olağanüstü karakterler yarattığını belirterek, “Bu karakterler Dionysosçu kaosun, arzuların, tutkuların, hırsların içinde çıkış yolu arayan varlıklardı. Ama sonunda hepsi yapay bir ahlakın içerisinde barışı, dengeyi sağlamaya mecbur bırakıldılar” diyor. Savaş ve Barış I. Bölüm, bu olağanüstü karakterlerden bazılarının anavatanlarından kopmamaya çalışırken onunla birlikte sürüklenişlerini tüm dramatikliğiyle anlatıyor. Sonsuz bir döngüyü ifade etmek üzere iki bölüm olarak tasarlanan oyunda umut kayboluyor ve tekrar yeşeriyor, denge bozuluyor ve tekrar kuruluyor. Oyun boyunca aklımıza düşecek sorulardan bazıları: Kaderimize ve faniliğimize razı mı olmalıyız, yoksa sonuna kadar mücadele mi etmeliyiz? Adalet ve özgürlük adına başlayan hareketler sürdürülebilirlikleri uğruna yozlaşmaya mahkûm mudur?
Nerede, ne zaman: 31 Ekim saat 15.00 ve 20.00’de, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.