Pekinel Kardeşler ICMA Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü aldı
Pekinel Kardeşler nisan ayında klasik müzik dünyasının en prestijli ödüllerinden ICMA'da Yaşam Boyu Başarı Ödülü'ne değer görüldü. İspanya'da ödüllerini alan Pekineller 10Haber'in sorularını yanıtladı.
Türkiye’nin dünya çapında piyano ikilisi Pekinel Kardeşler İspanya’dan ödülle döndü. Valencia kentinde düzenlenen ICMA Ödül Töreni’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü kazanan Güher ve Süher Pekinel kardeşler aldıkları ödüller kadar müzik eğitimi alan gençlere sundukları katkılarla da gündemde. Bugüne kadar yayınladıkları kayıtlarla büyük ilgi gördüler. Başta klasik müziğin başkenti Viyana olmak üzere dünyanın en prestijli konser salonlarında verdikleri konserlerle dinleyicilerin beğenisini topladılar. Pekinel Kardeşler önümüzdeki sonbaharda İsviçre’de bir turneye hazırlanıyor. Bu turne öncesi Türkiye’nin dünya çapındaki iki müzisyeniyle bir araya gelip hem ödülü hem de yeni çalışmalarını konuştuk.
– Klasik müzik dünyasında önemli bir yere sahip olan ICMA’in Yaşam Boyu Başarı Ödülü önceki hafta düzenlenen törenle size takdim edildi. Neler hissettiniz?
– Uluslararası Klasik Müzik Ödülleri’nin (ICMA) çok değerli jüri üyeleri, müzisyenler, CD firmalarının değerli temsilcileri ve önemli müzik dergilerinin kıymetli editörleri tarafından verilen Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü almaktan dolayı onur duyuyoruz. Bu ödül bizim için müzikle dopdolu geçen yaşamımızın bir aynası niteliğinde. Müziğe verdiğimiz emek ve katkıların anlaşıldığını ve takdir gördüğünü bilmek büyük bir mutluluk. Bizim için müzik, nefes almak kadar hayati. Nietsche’nin dediği gibi: “Müziksiz hayat bir hata olurdu.”
– Duolar klasik müziğin az, ama bir o kadar da ilgi çeken müzisyenleri. Siz bunun dünyadaki en başarılı örneklerindensiniz. Sahnedeki bu uyumu yakalamak nasıl mümkün oluyor? Sürekli birlikte vakit geçirmek veya kan bağı gibi etkenler bu noktada önemli faktörler mi?
– Derinliği bitmeyen bir yolculukta vizyonu devamlı yenilerken aradığımız boyutları yontarak ilerlemek bu işin bir gereği. Zira tüm bu faktörler tabii ki bir bütünün parçası. Burada ayrıca mükemmeliyetçilik arayışımız piyanoların tınılarını da içine alıyor. Dünyada halen tek olarak piyanolarımızın kendi tınılarının kalitesini kapaklarını çıkartmadan yansıtmak adına birbirimizi görmeden, sadece dinleyerek paralel yerleştiren tek ikiliyiz. Burada kan bağından çok, sürekli yeniliklere açık birer soloist olarak, bireysel olarak içimizde barındırdığımız değişik vizyonları bir bütünün içinde eritmekten bahsediyoruz. Bugün yıllarca sahnede deneyimlediklerimizi hep sorgulayarak ilerliyor ve yeni katmanlar keşfetmeye çalışıyoruz. Sürprizlerle dolu ve sonu olmayan uzun bir yolda yürümeye devam ettiğimizi sürekli olarak hissederek yaşıyoruz.
– Türkiye’den son yıllarda özellikle kendi imkânlarıyla bir yerlere gelmeye çalışan genç isimleri görüyoruz. Kendi çabaları ya da burs programlarıyla eğitim görüp isimlerini yurtdışında da duyuruyorlar. Pek çoğu için de ilham kaynağısınız. Onlara bilhassa eğitim süreçlerinde ne tavsiye edersiniz?
– Amacımız doğrultusunda, kendi edindiğimiz tecrübeleri aktarabilmek adına, Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler DSGM Sistemi’ni kurduk. Türkiye’deki konservatuarlardan seçtiğimiz üstün yetenekleri değişik burslarla destekledik. En önemli müzik okullarında değerli müzisyenlerle çalışmalarını sürdürürlerken, önemli yarışmalara katılarak aldıkları birinciliklerle bugün geldikleri düzey her açıdan alışılmışın dışında bir sonuç doğurdu. Bu arada onlar için konserler düzenleyerek, isimlerinin daha yaygın şekilde duyulmasına vesile olurken, onlar da devamlı konserler vererek sahneyi benimsediler. Biz de bu esnada müzikal altyapılarını geliştirerek, mesleğin inceliklerini gözlemlemelerini sağladık. Bu destek ve almış oldukları uluslararası birincilikler ile kariyer yolları açılmış oldu. Artık bayrağı teslim almış olarak, kendi konserlerini organize ediyor, CD firmaları ile görüşüyor, müzik dünyasının nabzını kolluyorlar. Bizler de onları biraz daha uzaktan, sevgi ve gururla izliyor, sadece gerektiğinde destek veriyoruz.
– Kaydettiğiniz albümler Avrupa’da ödüller aldı. Klasik müzik dinleyicilerinin yoğun olduğu ülkelerde dikkat çekti. Spotify gibi dijital platformlar bir dönüşüme de neden oldu. Bu platformlara nasıl bakıyorsunuz? Tüm albümlerinizi burada bulabilecek misiniz?
– Spotify’ı yeni gelişmelere adapte olma ve bünyesine katma anlamında kaliteli buluyor ve yoğun olarak kullanıyoruz. YouTube, Google Music de aynı şekilde bugün tüm müzik piyasasının nabzını tutan en önemli platformlar. Örneğin YouTube sayfamızdaki CD’lerimizin yoğun ilgi görmesinden memnunuz.
Bu platformlar sayesinde CD’lerimiz ve videolarımız yoğun bir dinleyici kitlesine ulaşıyor. İki Piyano literatürünün bu derece ilgi görmesi ve pek çok kişiye ulaşması tabii ki bizi çok memnun ediyor. Tüm albümlerimizi şu sıralar YouTube sayfamıza yüklemekteyiz.
– Son olarak haberini paylaşabileceğiniz bir kayıt ya da konser bilgisi var mı? Müzik dünyasının etkinlik bakımından hareketli günler geçirdiği bir dönemdeyiz.
– Önümüzdeki dönemde Ekim ayında Borusan Filarmoni’nin Yeni Sezon Açılış Konseri’nde yer alacağız. Bunu İsviçre’de yapacağımız bir turne takip edecek. Uzun zamandan beri arzu ettiğimiz bazı önemli projelerimizi de yavaş yavaş devreye sokuyoruz.