Tarihi eserlerin yurda dönüşü: 2018’den beri yedi bin eser geldi
2015'te emniyet bir operasyonla Urartu dönemine ait tarihi eserler ele geçirdi. Bu operasyonla ele geçirilemeyen eserleri ise Macaristan polisi yakaladı, Türkiye'ye iade etti. Bu eserler şimdi Kars'ta sergileniyor.
Hemen her yıl Ağrı’da emniyet birimleri tarihi eser operasyonu yapar. Bu operasyonlarda birçok eser ele geçirilir. Ele geçirilen bu eserler de genelde ilgili müzeye teslim edilir.
2015’teki bir operasyonda da Urartu dönemine ait eserler ele geçirilmiş, bu eserler de Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’ne teslim edilmişti. Müzede gerekli çalışmalar yapıldıktan sonra eserler bu sefer Özel Sergi Alanı’nda ziyarete açıldı.
Lakin aynı döneme ait bir de ele geçirilemeyen eserler vardı. Onların izine Macaristan’da rastlandı. Çünkü o yıllarda Macaristan’ın emniyet birimleri tarihi eserler ele geçiriyor. Bunların Anadolu kökenli olabileceği düşünülünce Kültür ve Turizm Bakanlığı ile temasa geçiliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri inceleme sonucu tarihi eserlerin Urartulara ait olduğunu tespit ediyor. Macaristan ve Türkiye arasındaki anlaşma sonucu bu eserler Türkiye’ye getiriliyor.
İşte Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde açılan sergi Macaristan’dan alınan eserlerin devam olarak görülüyor. Urartu Kralı 2. Argişti (milattan önce 713) dönemine tarihlenen eserler arasında mutfak eşyaları, savaş aletleri ve araba aksamlarından oluşturan parçalar yer alıyor.
Aslında sergi için tarihi eser kaçakçılığına karşı zafer sergisi denebilir. Zaten Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Müdür Vekili Hakim Aslan da serginin tarihi eser kaçakçılığını önlemeye yönelik olduğunu anlatıyor. Yani mesaj net; tarihi eserleri kaçırmaya çalışırsanız yakalarız, kaçırsanız bile dünyanın bir ucunda bulup getiririz.
Hakim Aslan sergiyi düzenledikleri için gururlu ve “Eserler üzerinde kanatlı insan betimlemeleri, tanrı figürleri bulanmaktadır. Pektoral (çeşitli madenlerden yapılmış gerdanlık) ve araba aksamları üzerinde savaş sahneleri ve kanatlı insan figürleri var. Bu da Urartularda gördüğümüz çok tanrılı inanca ait ögelerdir” diyor.