Forbes’un kazananlar listesi: Barbie’nin yıldızları ilk 10’da
Sinema son yılların en güzel dönemini 'Barbie' ve 'Oppenheimer' filmleriyle yaşıyor. Gişede kırılmadık rekor bırakmayan iki filme dair her gün onlarca haber de çıkmaya devam ediyor. Ancak bunlardan çok azı Barbie Oppenheimer'ın hikâyesi kadar ilginç. Amerikalı kadın bu yüzden zorluk yaşıyor.
Evet, yanlış okumadınız. Barbara ‘Barbie’ Oppenheimer muhtemelen şu sıralar ismi dünyada en çok konuşulan ismi. Tüm dünyada hasılat rekorları kıran ‘Barbie’ ve ‘Oppenheimer’ filminin yarattığı hava sinema endüstrisine son yıllardaki en büyük can simidi olurken Amerikalı kadının hayatında ise belli zorluklara neden oldu.
ABD’nin Massachusetts eyaletinin Newton kentinde yaşayan Boston Üniversitesi’nden emekli öğretim üyesi Barbara ‘Barbie’ Oppenheimer istisnasız her gün adını televizyonda duymaktan dergi ya da gazetede okumaktan biraz şikâyetçi. Beş torun sahibi, kendi halinde bir hayat sürdüren emekli öğretim görevlisinin hayatı iki filmin gösterime girdiği temmuz ayından bu yana epey değişmiş durumda.
Son bir ayı aşkın süredir başına gelenler hakkında Slate’e konuşan Barbara ‘Barbie’ Oppenheimer, ismini yüksek sesli telaffuz ettiğinde karşıdaki insanların genellikle kendisine inanmakta güçlük çekitğini belirtti. Emekli öğretim görevlisi yakın zamanda çıktığı tatilde başına gelen bir olayı da şu sözlerle açıklıyor: “Resepsiyonda adımı söylediğimde görevli kişi “benimle dalga mı geçiyorsunuz?” diyerek bana tepki gösterdi.”
Her iki filmin gösterime girdiği 21 Temmuz’dan bu yana dünyanın dört bir yanında yaşayan arkadaşlarından sürekli esprili mesajlar aldığını belirten Barbara ‘Barbie’ Oppenheimer, en çok karşılaştığı esprinin ise “sarışın bomba” olduğunu da vurguladı. Evlilik sonrası bu soyadı alan Barbara, eşinin Robert Oppenheimer ile üçüncü kuşak kuzen olduğunu da sözlerine ekliyor. Verdiği röportajda aynı güne sıkıştırmasa da önce ‘Oppenheimer’ ardından da iki hafta sonra ‘Barbie’yi izlediğini söyleyen Barbara, sinemanın bu yeniden yükselişinden çok memnun olduğunu da söyledi.