Ve Harbiye’den Ludovico Einaudi yağmurla geldi, geçti

Önceki günden beri İstanbul semalarında dolaşan yağmur bulutları, kısa süreli yağış geçişleri şehri bir nebze serinletirken akıllara da bir soruyu getiriyordu: Konserde de yağar mı? Yanlış anlaşılmasın, bu bir endişe değil tam tersine temenni sorusuydu. Dün akşam saat 20.30’u gösterdiğinde insanlar yavaş yavaş Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nu doldurmaya başladı. Ludovico Einaudi konserinin başlamasına daha bir saat vardı. Bulut yoğunluğu giderek artıyordu. Konserden birkaç gün önce konuşma fırsatı bulduğumuz İtalyan piyanist röportaj esnasında Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nun şanını duymuş, böyle bir atmosferde sahne almaktan duyduğu heyecanı dile getirmişti.

Ludovico Einaudi sahneye bereketiyle geldi

Etrafımda Türklerin yanı sıra Rus, Sırp ve İranlılar da olduğunu fark ettim. Şu sıralar ağırlıklı olarak İtalya’da konser veren müzisyeni kendilerine en yakın coğrafyada yakalayan müzikseverler bu fırsatı kullanmış. Bu vesileyle de konser turizminin öneminin de bir kez daha altını çizip sahneye dönelim. Zaman ilerliyor, bulutlar göğü daha çok kaplıyordu. Belli ki yağmur kapıdaydı. Öte yandan Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’na gelen müzikseverleri mekânın ambiyansına dahil etmek için ‘In a Time Lapse’ albümündeki ‘Walk’ şarkısının girişi çalıyordu.

Ludovico Einaudi’nin sahneye gelişiyle yağmurun başlaması bir oldu.

”Walk’ şarkısının melodisi sakinlik yaratmaktan ziyade sabırsızlığı tetikliyordu. Derken Ludovico Einaudi son yıllarda eksik etmediği fötr şapkasıyla sahneye çıktı; ve o an İstanbul’da beklenen yağmur başladı. Bu hem İtalyan müzisyeni şaşırtıp bir yandan da mutlu etti, hem de seyirciyi. Hayali kurulan ambiyans gerçekleşmişti. Tamamı dolan Harbiye Açıkhava Tiyatrosu fire verecek mi diye boylu boyunca göz gezdirdim, belli ki alanı dolduran herkes son derece romantikti.

Gözyaşları ve yağmur birbirine karıştı

Yağmurla başlayan konserde Ludovico Einaudi ‘In a Time Lapse’ albümünde yer alan şarkıları yeniden yorumladığı versiyonlarıyla seslendirmeye başladı. ‘Time Lapse’, ‘Run’, ‘Walk’, ‘Orbits’, ‘Newton’s Cradle’ gibi albümde çok sevilen şarkıların yanı sıra Ludovico Einaudi sahnede kendisine eşlik eden yedi müzisyenle diğer albümlerinden de sevilen şarkıları seslendirmeye devam etti. ‘Fly’, ‘Primavera’, ‘Una Mattina’, ‘Nuvola Bianche’ ve ‘Le Onde’ gibi şarkıları bu yeni düzenlemelerini dinleyen müzikseverlerden ağlayanlar da oldu. Bu mutluluk gözyaşlarını da ara ara çiseleyen yağmur damlaları takip etti.

Ludovico Einaudi’ye sahnede yedi kişilik orkestrası eşlik etti.

İstanbul’a ilki 2013 yılında olmak üzere daha önce dört kez gelen Ludovico Einaudi tüm konserlerini Zorlu PSM’de vermişti. Bunlardan biri Zorlu PSM’nin açılış konseriydi. Fakat İtalyan müzisyen bu kez bir ilki gerçekleştirip Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda müzikseverlerle buluşurken oluşan ambiyans muhtemelen mekânı dolduran dört bini aşkın insan için unutulmaz anıların birikmesine vesile oldu. Ara ara mikrofonu eline alıp seyirciye gösterdiği yoğun ilgiden ötürü teşekkür eden İtalyan piyanist de belli ki halinden memnundu. Bugüne kadar İstanbul’da verdiği tüm konserlerine katılma şerifine nail olmuş biri olarak Ludovico Einaudi’yi ilk kez bu kadar iletişim içinde gördüğümü de belirtmeliyim.

Bu kez de Verona bizi kıskanıyor

Konserin sonlarına doğru sahnede tek başına kalan Ludovico Einaudi bu kez solo bir performans gerçekleştirdi. Konserin en özel anlarından biri olan bu sekansta İtalyan piyaniste sadece kısık bir ışık ve hafif esen rüzgârın sesi eşlik etti. Yani yine ortam tam da romantiklerin hayalini kurduğu gibiydi. O esnada Ludovico Einaudi’nin Verona Amfitiyatrosu’nda verdiği ve imrenerek izlediğim performansları geldi gözümün önüne. Muhtemelen yağmurlu havanın da etkisiyle oluşan ambiyans Verona’nın katbekat üstündeydi. Biletleri haftalar önce tükenen konserde müzikseverler çağın en büyük piyanistlerinden birinin unutulmaz performansına tanıklık ediyordu.

Konser sonunda Ludovico Einaudi bis yaptı.

Hayatın sarsılmaz kuralı yine tecelli etti: Her güzel şeyin bir sonu vardı. İki saat süren bu arasız performansın da bir sonu olacaktı. Ludovico Einaudi ve uzun yıllardır birlikte çaldığı Redi Hasa ile Federico Mecozzi gibi müzisyenlerden oluşan orkestra seyircilerin yoğun alkışıyla sahneden ayrıldı. Ancak herkes bunun bir bis hazırlığı olduğunun farkındaydı. Yine de alkışın süresi uzuyor, müzisyenler bir türlü sahneye geri dönmüyordu.

Kapanış bir başyapıtla

Tam beklentiler kırılırken İtalyan piyanist ve orkestrası yeniden sahneye geldi. Önceki konserlerinde de olduğu gibi Ludovico Einaudi bu performansını da ‘Experience’ şarkısıyla bitirdi. ‘In a Time Lapse’ albümünde yer alan şarkı 506 milyonun üzerinde dinlenme sayısıyla müzisyenin en çok dinlenme sayısına ulaşan şarkısı konumunda. Şarkının sonunda tüm orkestrayı seyirciye alkışlatan müzisyen ‘Experience’ı görkemli bir kapanışla noktaladı ve bu kez gerçekten sahneden ayrıldı.

Açıkhava tiyatrosundaki binlerce insanın yüzündeki o büyülenmiş ifadeye tanıklık ederek biz de mekândan ayrıldık. Tabii çok da uzak olmayan bir gelecekte yeniden görülmek dileğiyle. Bu vesileyle müzisyenin yine Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda orkestrasıyla bu akşam da bir konser vereceğini hatırlatalım.

Ludovico Einaudi: Böylesine zorlu bir dönemle yeniden yüzleşeceğimizi asla tahmin etmezdim