Erkan Yolaç’ın ardından eşi Asuman Tuğberk de hayatını kaybetti
Adı 'Evet-Hayır' yarışmasıyla özdeşleşen efsane sunucu Erkan Yolaç uzun süredir tedavi gördüğü hastanede 89 yaşında hayata veda etti.
Hafızalarda ‘Evet – Hayır’ yarışmacısının sunucusu olarak yer edinen Erkan Yolaç çoklu organ yetmezliği nedeniyle 89 yaşında hayatını kaybetti. Yoğun bakımda tedavi gördüğü Acıbadem Taksim Hastanesi’nden şu açıklama yapıldı:
“Solunum sıkıntısı nedeniyle hastanemize başvurmuş olan değerli televizyoncu Erkan Yolaç’ın tedavisi multi disipliner yaklaşım ile sürdürülmüştür. Uzun süredir yoğun bakım ünitesinde tedavi altında olan hastamız maalesef çoklu organ yetmezliği nedeniyle 16 Mayıs 2024 akşamı saat 21.00’de vefat etmistir. Kendisine rahmet, kederli ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz.”
İyi bir eğitim üstünde yükselen uzun ve başarılı kariyerin tek bir yarışmaya indirgenmesini Yolaç nasıl karşılıyordu dersiniz? 1998’de Hürriyet’e verdiği röportajdan okuyoruz: “Ben evet-hayır’ın yerinin dolduracak başka bir şey de bulamıyorum. Asla bıkmadım. Ayrıca ben oturarak iş yapamam, o yüzden haber okuyamam. Ben büyük sahnelerin adamıyım, koşturmam lazım, merdivenlerden aşağıya inip çıkmam lazım.”
Büyük sahnelere yüksek enerjisini taşıyan, iki dakika boyunca “evet” ya da “hayır” kelimeleri kullanmadan Yolaç’ın sorularını cevaplaması gereken yarışmacıdan bile daha çok heyecanlanan, heyecanlandıkça zıplayan Erkan Yolaç ‘Evet – Hayır’ın birleştirici gücüne inanıyordu: “Evet-hayır insanların en çok kullandığı iki kelime. Basit, sade, kestirme. Okuma yazma bilmeyen, kör cahil adam da bu yarışmadan keyif alıyor, Sorbonne mezunu allame-i cihan da alıyor. Ve üstelik her ortamda. İçkili, içkisiz, genç, yaşlı….Sakıp Sabancı da benimle oynamak istiyor, Cumhurbaşkanı da. Onun için ben ölünceye kadar devam edecek bu yarışma. O gücü ve performansı görüyorum kendimde.”
Erkan Yolaç ölene kadar yarışmayı yapamadı belki ama gelip geçtiği dünyada hoş bir sada bırakmayı başardı.
Yolaç’ın hikayesi 1935’te yılında Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde başladı. Oraya da Sofya’dan göçmüşlerdi. Babası Mehmet Bey yol yapımında çalışan bir mühendis olduğu için aile ‘Yolaç’ soyadını aldı.
Yolaç ailesi, Erkan Yolaç altı yaşında iken İstanbul’a taşındı. İstanbul’da Saint-Joseph Fransız Lisesi’nde başladığı öğrenim hayatını babasının işi nedeniyle gittikleri Kastamonu Lisesi’nde tamamladı. Mikrofonla da burada tanıştı. Bir süre sonra bizzat belediye başkanının isteğiyle belediyenin tüm anonslarını yapmaya başladı.
1959 yılında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nden iç mimar olarak mezun oldu. 1960 yılında Ankara Radyosu’nda bayram özel eğlence programı sundu. Huysuz Virjin, Orhan Boran, Leyla Sayar gibi isimlerle gazinolarda çalıştı. Daha önce İngiliz yayın kuruluşu BBC’de yapılan ‘Evet- Hayır’ adlı yarışmayı kendi tarzına uyarlayarak ilk defa 1962’de Caddebostan Gazinosu’nda sahnede uyguladı.
Bu yarışmada yarışmacılar iki dakika boyunca Yolaç’ın sorularını Evet ya da Hayır kelimesini kullanmadan yanıtlamaya çalışırdı. Yolaç, yıllarca sahnede, radyoda ve televizyonda sunuculuk yaptı ve bu yarışmayı sundu. 1964 yılında iki sinema filminde oyuncu olarak rol aldı.
1970 Türkiye Güzeli olan Asuman Tuğberk ile 1976 yılında evlendi. Çiftin bir kızı ve bir oğlu oldu.
Yolaç, 1985 yılından itibaren TRT televizyonunda yayımlanan Stüdyo Pazar programı içinde sunduğu ‘Evet-Hayır” yarışmasıyla Türkiye çapında tanındı.
Erkan Yolaç’ı TRT Arşiv’den bir ‘Evet – Hayır’ yarışmasıyla uğurluyoruz. Sevgiyle.