Oxford’dan çalınan Salvator Rosa tablosu Romanya’da bulundu
Sadece gençler değil her yaştan sosyal medya kullanıcısı internet jargonuna maruz kala kala lugatına yeni kelimeler ekliyor. Yine de yeni neslin dilinde pelesenk olmuş bazı kelime ve deyimleri anlamıyorsanız mini Z kuşağı sözlüğüne bir göz atın.
Oxford Sözlüğü 2023 için yılın kelimesini seçti. Otuz iki binden fazla okurun oylarıyla katıldığı seçim için dil uzmanlarından oluşan profesyonel bir heyet de oy kullandı ve bu senenin sözcüğü ‘rizz’ olarak belirlendi. Rizz aslında İngilizce karizma anlamına gelen ‘charisma’nın gündelik argodaki kısaltması. Kelime bir kişinin çekici ya da karizmatik olduğunu göstermek için kullanılıyor. Kimin tarafından mı? Tabii ki gençler ve her zaman genç kalan sosyal medya kullanıcıları tarafından.
Rizz kelimesi bu popülaritesini biraz da Spider Man’i canlandıran aktörlerden Tom Holland’a borçlu. Holland, BuzzFeed’le yaptığı röportajda “Bende rizz mizz yok, rizzim çok sınırlı” dedi. Kız arkadaşının dünyanın en güzel kadınlarından biri olan Zendaya olduğunu düşünürsek eğer bu sözler pek de inandırıcı olmuyor ama Holland, Zendaya’yı tavlamak için çok üzün süreli bir plan uyguladığını söylüyor.
Rizz; karşınızdakini etkilemek için gerekli olan karizma, stil ve çekicilik anlamına geliyor. Oxford Sözlüğü’nün geçen sene seçtiği “Yılın Sözcüğü” ise “goblin modu”ydu. Goblin modunda olmak kendine özen göstermeyip öz bakımını aksatmak, sağlıksız beslenmek, evini toplamayı bırakmak gibi bir sürü anlamı barındırıyor. Bizim anlayacağımız dille “salmak” desek sanırım doğru olabilir. “Bu aralar goblin modundayım” diyen birini duyarsanız, her şeyi salmış olduğunu anlayabilirsiniz.
Oxford’un ve diğer sözlüklerin son yıllarda seçtikleri yılın kelimeleri bize dilin hızla evrilmekte olduğunu gösteriyor ki özellikle iletişim teknolojilerinin bu kadar ilerlediği bir süreçte bunun son derece normal olduğunu söyleyebiliriz.
Sadece gençler değil her yaştaki sosyal medya kullanıcısı internette kullanılan jargona sürekli maruz kaldığı için bir süre sonra bu kelimelere aşina hale gelip kendileri bile kullanmaya başlıyor.
Yine de yeni neslin dilinde pelesenk olmuş ama bizlerin anlamakta zorlandığı bazı kelime ve deyimler de var tabii. Ben de bu yeni jargona biraz yakından bakalım istedim. Kim bilir belki sizlere bir faydam olur ve gençlerden duyup da “Bunlar nece konuşuyor” diye anlam veremediğiniz bazı şeyleri anlamaya başlarsınız.
Yakınızda Z kuşağı mensupları varsa sürekli “kırinç kırinç” dediklerini duyuyor olabilirsiniz. Mesela Dilan Polat’ın duyduğunu biliyoruz. Bir takipçisi kendisine “Üzgünüm ama Dilan Polat ve onu izleyenler aşırı cringe” yazmış. Ne hikmetse Dilan Polat bunu “çiring” olarak algılamış ve çiringin de çingenenin kısaltması olduğuna karar verip “Sensin çingene” diye basmış cevabı takipçiye…
Cringe’in tabii ki çingene gibi bir anlamı yok, gençler cringe dediklerinde birisinin adına utandıklarını, karşılarındaki durumun, kişinin ya da nesnenin utanç verici olduğunu söylüyorlar. Bizler başkasının adına utandım demeye üşendiğimizde Almanca “fremdschämen” falan demeye çalışırdık gençler kırinç deyip geçiyorlar. Belli ki bu kelimeye Türkçe’de bir ihtiyaç varmış.
Bir dahaki sefere çocuklarınızın bir müzik, film, video ya da bir kişi için “aşırı cringe” dediğini duyarsanız eğer bunları utanç verici bulduklarını anlayabilirsiniz. Kesinlikle çingenelerden bahsetmiyorlar yani.
Çocuklarınız, torunlarınız, genç iş arkadaşlarınız size her şeyin şaka olup olmadığını soruyor ve siz de bu gençlerin neden şaka ile gerçeği ayırt edemediğini mi merak ediyorsunuz? Merakınızı gidermek için doğru yerdesiniz. “Şaka mı” aslında bir soru olarak değil, bir onay ya da şikayet bildirmek için kullanılıyor.
“Şaka mı?” dendiğinde ne demek istendiğini anlamak cringe’i anlamaktan biraz daha zor. İlk olarak, çok beğendikleri şeyler için “şaka mı” diyorlar:
-Bu ceketin güzelliği şaka mı?
-Bu çocuğun karizması şaka mı?
-Buranın hamburgeri şaka mı?
Bunlar takdir anlamında kullanılıyor. Ceket güzel, çocuk karizmatik ve hamburger lezzetli yani. Bir de tam tersi kullanım var:
-Sabahın köründe uyanmak zorunda olmam şaka mı?
-Yağmurdan sırılsıklam oluşum şaka mı?
-Kuaförün saçıma yaptıkları şaka mı?
Sabahın köründe uyanmaktan ve yağmurda ıslanmaktan kesinlikle şikayet ediyorlar ama içinde kuaför geçen üçüncü cümle oldukça şaşırtmalı. Saçı çok beğenmiş de olabilir nefret etmiş de olabilir. Bunu anlamak için birkaç soru daha sormanız gerekebilir. Fakat şundan emin olabilirsiniz ki “Şaka mı” dediklerinde size ortada bir mizahi durum olup olmadığını sormuyorlar.
Kelimeleri kesip sonuna ‘o’ harfi koyarak kısaltmayı seviyorlar. Aşkım yerine aşko, günaydın yerine güno, yeter yerine yeto diyorlar. Bu yeni türetilmiş kelimeleri biz de çok sevdik ve arkadaşlarımla aramızda kullanmaya başladık.
Bunlardan türemiş bir de tabir var ‘aşko-kuşko’ biri olmak. ‘Aşko-kuşko’ dünya yansa da umurlarında olmayan, her türlü koşulda sadece aşk ilişkileri, magazin, kıyafetler ve ünlüler gibi konulardan bahseden kişilere deniyor. Mesela Cicişler bir aşko-kuşko örneği. Bizim zamanımızdan örnek vermek gerekse; Banu Alkan ve Ahu Tuğba derdim. Net olarak aşko-kuşkoydu kendileri.
Yine birden fazla anlamı olan bir terim ile karşı karşıyayız. Boş yapma; yalan söyleme, saçma sapan şeyler yapma, anlamsızca konuşma, abartma anlamlarına gelebiliyor. Oldukça kullanışlı aslında. Mesela Ebrar Karakurt “Müslüman Türk Milleti olarak sana tahammül etmeye devam ediyoruz” diyen Abdülhamid isimli bir twitter kullanıcısına “Boş yapma Abdülhamit” diye cevap vermişti. Oturup konu ile ilgili makale yazsa bu cevap kadar etkili olmayabilirdi.
Boş yapmayı da örneklendirelim:
-Ben bu lahmacundan yirmi tane yerim.
-Boş yapma.
-Bu sene Oscar’ı Barbie kazanacak.
-Boş yapma.
-Kanka, şu kız çok güzel değil mi?
-Boş yapma.
Gördüğünüz gibi boş yapma diyerek sırasıyla konuşana “yalan söylüyorsun, olamaz ve güzel değil” demiş oluyorlar. Bunu okuyan gençler de şu anda bana “boş yapma” diyor olabilir, fakat ben zaten bu yazıyı kendilerine “Güno, bu elbisenin cringeliği şaka mı” falan dendiğinde donup kalan bizim kuşak için yazdım. Artık böyle sorulara ne cevap vermeniz gerektiğini biliyorsunuz: Boş yapma!