Müsavat Dervişoğlu: Gelin Türkiye’yi Tayyipizm’den el birliğiyle kurtaralım
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Numan Kurtulmuş'un Anayasa'nın 3. Maddesiyle ilgili sözlerinin ardından "Devletle millet arasında duvarlar ören, devlet ile milleti farklı konumlara yerleştiren elitist zihniyetin ülkemize çok zararları oldu" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe’de 109. Dönem Kaymakamlık Kursu Kura Töreni’nde konuştu. Erdoğan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Anayasa’nın üçüncü maddesiyle ilgili sözlerinden sonra “Devletle millet arasında duvarlar ören, devlet ile milleti farklı konumlara yerleştiren elitist zihniyetin ülkemize çok zararları oldu” dedi. Erdoğan anadil tartışmalarına da atıfta bulunarak “Sırf anasının dilini konuştuğu için milyonlarca vatandaşımız ötekileştirildi” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’un günler önce yaptığı bir açıklama hafta sonu yeniden haber oldu. Kurtulmuş Gazi Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada anayasa yapım sürecine dair şöyle bilgi vermişti:
“Önce hangi usulle yapacağınızı ortaya koymanız lazım ki ondan sonra esasları doğru bir şekilde tartışabilesiniz. Herkesin fikrini ortaya koyacağı, şeffaf bir sürecin yönetilmesi, müzakerelerin de gerçek bir şekilde yönlendirilmesi şarttır. TBMM Başkanlığı’nın üzerine düşen bu şeffaf müzakere sürecini yönetebilmektir.”
Daha sonra anayasanın üçüncü maddesine dair kavramsal bir eleştiri yapmıştı:
“Bu devletin aslı millettir. Devlet milletin işlerini iyi yönetmek için vardır. Mesela çok sıradan gibi gözüken, Anayasada yer alan ‘Türkiye Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür’ tabiri bu perspektiften bakıldığında değiştirilmelidir. Çünkü devletin ülkesi olmaz, devletin milleti olmaz. Bu metnin ‘milletin gücü üzerine yükselen devlet anlayışı’ ile yeniden ele alınmasının önemli olduğunu düşünüyorum.”
Bu açıklamaya siyasiler ve kurumlardan tepki geldi. Daha sonra Kurtulmuş da tartışmanın algı yönetimi olduğunu söyledi.
Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan tartışmaya üstü kapalı değindi. Erdoğan “Türkiye bir hukuk devletidir. Medeniyetimiz de bir merhamet medeniyetidir. Adaleti yücelttiğimiz ölçüde devleti yüceltir, merhametle muamele ettiğimiz ölçüde insanımızla devletimiz arasındaki bağı sıklaştırırız. Biz her iki tecrübeyi de yakın tarihinde yaşamış bir ülkeyiz. Devletle millet arasında duvarlar ören, devlet ile milleti farklı konumlara yerleştiren elitist zihniyetin ülkemize çok zararları oldu.
İrticacı, takunyalı, cemaatçi, laik-anti laik diyerek insanlarımızı birbirine düşürmeye çalıştılar. Sırf anasının dilini konuştuğu için milyonlarca vatandaşımız ötekileştirildi. Bedelini demokrasimiz ödüyor. Devletimiz ve milletimiz ödedi. Vatandaşına üstten bakan, vatandaşların bir kısmını tehdit kaynağı gören bürokratik oligarşinin devlet tasavvurumuzda yeri yoktur. Devlet milletinin hizmetindedir. Kamu görevlisi de milletin hizmetkarıdır” dedi.
Erdoğan’ın anadille ilgili sözlerinin MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Parti sıralarıyla el sıkışması ve kendisinin de bundan memnun olduğunu söylemesinin ardından gelmesi dikkat çekti.