Erdoğan’dan piyasaya ve siyasete birer mesaj var: Enflasyon kontrol altında, 3.5 yıl seçim yok

Siyasetin bitmeyen bir tartışma konusu var: Erken seçim. Daha çok muhalefetin dillendirdiği bu konuyu alevlendiren AK Parti kanadının 2028 seçimlerine dair açıklamasına son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'seçimsiz 3,5 yıl' sözleri eklendi.

Siyaset 28 Eylül 2024
Recep Tayyip Erdoğan.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yerel seçimlerden 47 yıl sonra birinci parti olarak çıktı. Bu başarı ‘erken seçim yapılır mı?’ tartışmalarını da beraberinde getirdi. Aslında tartışma kısık sesle yapılıyordu ama CHP’nin yeni lideri Özgür Özel’le gazeteci Yılmaz Özdil arasındaki sert polemikle birlikte daha yüksek perdeden konuşulmaya başlandı. Çünkü Özel, “Bu ‘hatamız nerede’ demek yerine oy vermeyen seçmene ‘bidon kafa’ diyen zihniyet” diye bir ifade kullandı ve ‘bidon kafalı’ tabiri Özdil’e aitti. Özel isim vermemişti ama Özdil sözlerin kendisine yönelik olduğunu anlayıp Özel’e sert bir cevap verdi:

“Erken seçim istemiyor, Akp’nin toparlanmasına fırsat tanıyor, dediğim için bana saldıran özgür özel, sana bu iftiranı yedireceğim.”

Peki Özel erken seçim istemiyor muydu? İstemiyordu. Bunu da yerel seçimlerdeki zaferin ardından dillendirmiş, “Ben erken seçim çağrısı yapmayacağım” demişti. Bu sırada siyasette normalleşme adımları atılmaya başlanmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Özel karşılıklı ziyaretler gerçekleştirmişti ki ipler yeniden gerildi. Kısa süre içinde erken seçim tartışmaları başladı.

Özel ilk kez erken seçim istediğine dair açıklamasında şunları söylemişti:

“Türkiye ilk seçimde Erdoğan yönetiminden kurtulacak. İlk seçim dediğim 2028 değil. Ben 31 Mart seçim sonuçlarını araçsallaştırarak seçim istemeyeceğimi söyledim. Bu seçim istemiyorum demek değil. En çok ben istiyorum. Vatandaş da, anketler gösteriyor ki yavaş yavaş seçim istemeye başladı. Erdoğan beş yıllığına seçildi, ama bence seçildikten iki buçuk yıl sonra, bugünden bir buçuk yıl sonra erken seçim olur. Ben erken seçimden kaçmam, bunun için koşarım.”

Bu sözlerin arkasından CHP kurmayları da erken seçim istediklerine dair sinyaller verdi, Özel de erken seçimi isteyenin kendisinin değil millet olduğunu söyledi. Hatta Özel tarih bile verdi “Kasım 2025” dedi. Bu tarihi vermesinin nedeni anayasaya göre bir kişi ancak iki dönem cumhurbaşkanı olabilir. Yani, normal şartlar altında anayasaya göre 2028’de yapılacak seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan aday olamayacak. Ancak anayasada yazılı bir istisnai kural var. Anayasa, Cumhurbaşkanlığı sisteminde başkan ile parlamento arasında bir güç dengesi kurmak isterken iki tarafa karşılıklı ‘fesih’ yetkisi veriyor. Yani isterse Cumhurbaşkanı Meclis’i fesh edip ülkeyi erken seçime götürebiliyor; isterse Meclis Cumhurbaşkanı’nın görev süresini erkenden bitirip genel seçime gidebiliyor.

Şimdi bu tartışmayı yeniden alevlendiren isim AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler. Hürriyet’ten Hande Fırat’a verdiği demeçte Erdoğan dışında bir ismin aday olarak düşünülmediğini söyleyen Güler “Erdoğan’ın yerine kim gelecek diye bir şey olmaz, bir daha Ahmet Davutoğlu örneği yaşanmaz. 2030’a doğru tüm dünyada yapılan hesaplar var. Bu nedenle de Erdoğan’ın liderliği çok önemli” dedi. Tabii bu söylem Erdoğan’ın bir kez daha aday olacağına dair bir işaret olarak algılandı. CHP tarafı bunu yadırgamadı çünkü Erdoğan’ın bir kez daha aday olmasında sorun görmüyorlar. Bunu da dillendiren erken seçim tarihi veren partinin lideri Özel.

Bu dediğimiz gibi erken seçime işaret ediyor ama bir de ‘yeni anayasa’ tartışmaları gündemde. İktidar kanadı yeni anayasa için kolları sıvadı, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş Meclis’teki tüm partilerle görüştü ve yeni anayasa için destek istedi. Yani anayasa değişirse yukarıda bahsettiğimiz iki dönem kuralı da değişebilir. Tabii henüz yeni anayasa çalışmalarında bu madde var mı bilmiyoruz ama bir ihtimal olarak masada duruyor.

Bu tartışmalar sürerken yeni bir gelişme daha oldu.

Yatırım Danışma Konseyi toplantısında konuşan Erdoğan erken seçim ihtimalinin olmadığını kesin bir dille duyurdu. Erken seçim konuşmalarının muhalefetin kendi iç çekişmelerini bastırmak için dillendirdiğini söyleyen Erdoğan, yatırımcılara da üç buçuk yıl daha iktidarda olduklarını aktardı:

“Biz iktidar ve ittifak olarak tüm planlarımızı 2028’e göre yapıyoruz. Milletin 14-28 Mayıs seçimlerinde verdiği yetkiyi sonuna kadar en güzel en verimli şekilde kullanma çabasındayız. Muhalefetin kendi iç çekişmelerini gölgelemek amacıyla gündeme getirdiği erken seçim tartışmalarını havanda su dövmek olarak görüyoruz. Seçimsiz 3,5 yıl vardır. Ekonomi, savunma, demokrasideki hedeflerimize ancak 3,5 yılın hakkını vererek ulaşabiliriz. Bunun dışındaki her gündem sanaldır. Ülkenin enerjisini tüketmeye yönelik fuzuli hamlelerdir. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisimiz 7/24 sizlerin hizmetindedir. İlgili bakanlıklarımız da sizlere gereken desteği vermeye hazırdır. Türk ekonomisine güvenen herkesin yanında olduğumuzu ve olacağımızı bilmenizi isterim.”

Öte yandan Erdoğan’ın verdiği bir mesaj daha vardı. O da piyasaya yönelikti:

“12. Kalkınma Planı, OVP ve uluslararası doğrudan yatırım stratejisi gibi belgelerle ekonomideki yol haritamızı belirledik. OVP’nin temel hedeflerinden biri yıllık yüzde 5’in üzerinde ekonomik büyümedir. Dijital dönüşüm, yeşil ekonomi, enerji verimliliği konularına ağırlık veriyor, yatırımları hızlandırmayı planlıyoruz. Son dönemde açıklanan büyüme, dış ticaret ve enflasyon verileri programın çalıştığını ortaya koyuyor. Enflasyonun kontrol altına alındığı döneme girmiş bulunuyoruz. Mikro ekonomilerde elde ettiğimiz yatırım ortamının iyileştirilmesi çalışmalarıyla destekliyoruz.”

Bu arada İsrail’in Lübnan’ı vurmasıyla birlikte çok sayıda kişi hayatını kaybetti. Erdoğan’ın konuşması sırasında ölümü şüpheli olan Hizbullah’ın lideri Nasrallah’ın öldürüldüğü de doğrulandı. Erdoğan İsrail’i kınadı ve “İsrail hükümeti, katliamlarına silah ve mühimmat desteği sağlayan güçler tarafından şımartıldıkça pervasızlaşmakta, uluslararası hukuka meydan okumaktadır” dedi. Erdoğan Nasrallah’a dair bir konuşma yapmadı.

3,5 trilyon dolarlık toplantı

Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde 2016 yılından bu yana ilk kez gerçekleştirilen toplantının toplantıya dünyanın en önemli şirketlerinin üst düzey yöneticileri katılıyor. Söz konusu şirketlerin toplam büyüklükleri yaklaşık 3,5 trilyon doları buluyor.

Türkiye’deki yatırım ortamının iyileştirilmesi maksadıyla uluslararası şirketlerin üst düzey yöneticilerinin de katkılarıyla düzenlenen toplantıya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu ve iş dünyası çatı kuruluşlarının temsilcileri katılıyor. Toplantı kapsamında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de bir sunum yapması öngörülüyor.

Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde 2016 yılından bu yana ilk kez düzenlenen toplantıya, toplam büyüklükleri 3,5 trilyon doları bulan, 13 ülkeden dev şirketler katıldı.

13 ülkeden dünya devi şirketler katılıyor

Toplantıya 13 ülkeden enerji, otomotiv, teknoloji, varlık yönetimi, finansal hizmetler, ulaşım ve telekomünikasyon sektörlerinden dünya devi şirketler katılıyor. Bunlar arasında “Templeton Asset Management (varlık yönetimi), Katar Yatırım Otoritesi-QIA (yatırım yönetimi), Vitol (enerji ve emtia ticaret), Emirates NBD (finansal hizmetler), Mitsubishi Corporation (çeşitli sektörler), Chery (otomotiv), ACWA Power (enerji), MASDAR (yenilenebilir enerji), BRF (Gıda)” gibi şirketler yer alıyor.

Toplantı kapsamında uluslararası yatırımcılar, Türkiye’deki yatırım ortamına yönelik değerlendirmelerini paylaşacaklar. Toplantı sonucunda yatırımcı şirketlerle istişare ederek hazırlanacak bir sonuç bildirgesinin de açıklanması bekleniyor.

Önceki yıllarda düzenlenen Yatırım Danışma Konseyi toplantılarında olduğu gibi bu toplantı sonrasında da sonuç bildirgesinin katılımcı şirket temsilcilerinden biri tarafından kamuoyuna açıklanması planlanıyor.

2030’a Erdoğan’la girmek mi? AK Parti’den üstü kapalı ‘bir dönem daha’ mesajı

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.