Erdoğan, ortağı Bahçeli’nin ‘Öcalan Meclis’e gelsin’ önerisi hakkında hala sessiz

Türkiye günlerdir MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçen hafta salı günü partisinin grup toplantısında ortaya attığı öneriyi konuşuyor. Bahçeli, ayrılıkçı terör örgütü PKK’nın kurucu lideri Abdullah Öcalan’ın Meclis’e gelip DEM Parti Grubunda ‘Terörü bitirdiğini, PKK’yı lağvettiğini açıklamasını’ istemiş, bunu yapması halinde Öcalan için ‘Umut hakkı’ adı verilen şartlı salıvermenin gündeme gelmesini vaat etmişti.

Bahçeli’nin bu açıklaması üzerine neredeyse herkes konuştu, bir kişi hariç: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

Cumhurbaşkanı, Bahçeli’nin önerisini dile getirdiği gün Türkiye’de muhtarlarla buluşmuştu ama konuşmasında bu öneriye hiç girmedi. Oysa aynı gün CHP liderinden DEM Parti sözcülerine kadar herkes Bahçeli’nin sözleri üzerine konuşma metinlerini değiştirmiş ve bu konuyu konuşmuşlardı.

Cumhurbaşkanı, ertesi gün BRICS zirvesine katılmak üzere Rusya’nın Kazan kentine gitti. Burada da konuya girmedi. Dönüş yolunda gazetecilerle sohbetinde de bu konu hiç konuşulmadı, çünkü gazetecilerden ‘Öcalan konusunu sormamaları’ rica edilmiş, onlar da bu ricaya uymuşlardı.

Erdoğan Türkiye’ye döndükten sonra da yaptığı konuşmalarda Bahçeli’nin önerisine hiç doğrudan temas etmedi ama ‘İttifak olarak kararları birlikte aldıklarını’ ve ‘Uyum içinde olduklarını’ vurguladı. Erdoğan’ın bir başka vurgusu, terörle mücadelenin kesintisiz devam edeceğiydi.

Cumhurbaşkanı, dün akşam da Kabine Toplantısı sonrası oldukça uzun ve ayrıntılı açıklamalar yaptı ama bu konuşmasında da Bahçeli’nin önerisine doğrudan hiç girmedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı’nın ardından konuştu. Türkiye’nin ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak adlandırılan hedeflerine ulaşma yolunda kararlılıkla ilerlediğini savunan Erdoğan ülkenin huzur ve refahını sağlamayı amaçladıklarını belirtti. Bu doğrultuda Türkiye’nin karşılaştığı ‘tehditlere ve sabotajlara rağmen’ hedeflerinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Kabine gündeminde güvenlik, terörle mücadele, ulaşım ve dış politika gibi konuların ele alındığını söyleyen Erdoğan Türkiye’nin ekonomik göstergelerinin, küresel zorluklara karşın gelişmeye devam ettiğini iddia etti. Erdoğan Merkez Bankası rezervlerinden turizm sektörüne, ihracattan istihdama kadar çeşitli alanlarda ilerleme kaydedildiğini belirtti. Enflasyonun da düşüş trendine girdiğini söyleyen Erdoğan fiyat manipülasyonlarına karşı müdahalelerde bulunduklarını dile getirdi.

18 Ekim’de düzenlenen ‘3+3 Bölgesel İşbirliği Platformu’ toplantısında Azerbaycan, Ermenistan, İran ve Rusya’dan dışişleri bakanlarının Türkiye’de bir araya geldiğini hatırlatan Erdoğan, Güney Kafkasya’da kalıcı barış hedefi doğrultusunda çaba sarf ettiklerini belirtti. Türkiye’nin Azerbaycan ile işbirliği içinde bölgesel barışı sağlamaya çalıştığını söyledi.

Türkiye’nin ekonomi politikalarına yönelik eleştirileri de gündemine alan Erdoğan yüksek enflasyondan kazanç sağlayan kesimleri suçlayarak, bu tür fırsatçılara izin vermeyeceklerini vurguladı. Pandemi ve bölgedeki savaşlar nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de enflasyonun yükseldiğini ve bu durumdan yararlanan gruplar bulunduğunu belirtti.

Ayrıca Türkiye’nin yakın dönemden etkilenen zorluklarla başa çıkabilmek için iş dünyası, ihracatçılar ve piyasa aktörleriyle görüşmelerde bulunduklarını belirten Erdoğan, ekonomik hedeflerine ulaşmak için üretim, istihdam ve ihracata öncelik vermeyi sürdüreceklerini söyledi.

Erdoğan Türkiye ile Almanya arasındaki dostluk anlaşmasının yüzüncü yılını vurgulayarak, bu dönemin önemini ve iki ülke arasındaki dostane ilişkileri yeniden hatırlattı. Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in nisan ayında gerçekleştirdiği ziyaretten sonra geçen hafta Almanya Başbakanı Olaf Scholz’u İstanbul’da ağırladıklarını belirtti. Bu diplomatik ziyaretler, Erdoğan’a göre, hem Türkiye hem Almanya için ortak değerlerin ve iş birliğinin pekiştirilmesi adına son derece kıymetliydi. İki ülke arasındaki ilişkileri NATO müttefiklerine ve kadim dostlara yakışır bir seviyeye taşımak için yoğun çaba sarf ettiklerini söyleyen Erdoğan iki ülke arasındaki ticaret hacminin 50 milyar doları aştığını, fakat hedefin 60 milyar dolara ulaşmak olduğunu açıkladı. Özellikle turizm, yatırım ve savunma sanayi gibi alanlarda potansiyeli en üst seviyeye çıkarmanın bu hedefin yakalanmasında belirleyici olacağını ekledi.

Erdoğan bazı konularda, özellikle İsrail’in Filistin’deki saldırılarına yönelik görüş ayrılıkları bulunmasına rağmen Almanya’nın Türkiye’nin Avrupa’daki en önemli ortağı olmayı sürdürdüğünü vurguladı. Bu köklü iş birliğinin gelecekte de devam edeceğine olan inancını dile getirdi.

Erdoğan İstanbul’da gerçekleştirilen 54. Muhtarlar Buluşması vesilesiyle 950 muhtarın bir araya gelmesini de önemseyerek bu buluşmaları ülke meselelerini istişare etmek için bir fırsat olarak değerlendirdi. 2015 yılında başlattıkları bu geleneğin şimdiye dek 41 binden fazla muhtarı ağırladığını söyleyen Erdoğan bu süreçte muhtarların taleplerine duyarlı yaklaşıldığını belirtti. Muhtarların aylık maaşları, sigorta primleri, ruhsat harçları gibi pek çok konuda destek sunduklarını kaydeden Erdoğan ‘Anadolu insanı gibi muhtarların da elitist zihniyet tarafından dışlandığını’ öne sürdü. Özellikle “Muhtar bile olamaz” manşetlerinin yıllarca Türkiye halkının hafızasında millete tepeden bakan kibirli bir yaklaşımın simgesi olarak yer ettiğini belirtti. Erdoğan bu tutumu değiştirdiklerini söyleyerek muhtarlara yönelik değerli bir hizmet sunma çabasına girdiklerini ekledi.

‘Dış politikada Türkiye eksenindeyiz’

Erdoğan dış politikadaki tutumlarının kökeninde Türkiye’nin milli menfaatlerinin, güvenlik hassasiyetlerinin ve ekonomik çıkarlarının bulunduğunu vurguladı. Türkiye’nin kendi belirlediği doğrultuda adımlar attığını, başkalarının yönlendirmesine ihtiyaç duymadan uluslararası arenada Türkiye merkezli bir politika izlediklerini söyledi. Erdoğan Türkiye’nin gerek NATO üyesi kimliğiyle gerekse AB ile yürüttüğü müzakereler çerçevesinde uluslararası platformlarda etkin bir rol oynadığını belirtti.

BRICS platformu üzerinden Türkiye’nin uluslararası iş birliğini genişletme adımlarına değinen Erdoğan bu ülkelerle kurulan ilişkilerin Türkiye’nin mevcut angajmanlarına alternatif olmadığını da vurguladı. Özellikle bu platformda yer alan ülkelerle ciddi bir iş birliği potansiyeline sahip olduklarını söyleyen Erdoğan BRICS ülkelerinin dünya yüzölçümünün yüzde 30’unu, nüfusun yüzde 45’ini kapsadığına dikkat çekti. Bu ülkelerin ekonomik gücünün Türkiye için cazip fırsatlar sunduğunu belirten Erdoğan bu potansiyeli kullanmanın Türkiye’nin çıkarlarına hizmet edeceğini savundu.

‘Teröre karşı kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz’

Erdoğan Tataristan’ın başkenti Kazan’a yaptığı ziyaret sırasında TUSAŞ’ın Kahramankazan’daki yerleşkesine yönelik terör saldırısında beş kişinin şehit edilmesi olayını büyük bir üzüntüyle karşıladığını belirterek “Türkiye Cumhuriyeti olarak bu alçak saldırıyla verilmek istenen mesajları buruşturup çöpe attık. Bizim terörden, eli kanlı canilerden, mankurtlaşmış maşalardan ve onları kullanan patronlarından alacağımız bir mesaj da zaten olamaz” dedi. ‘Bu hain saldırının zamanlamasının ve hedefinin tesadüf olmadığını’ savunan Erdoğan, bu tür terör eylemlerinin amacının ülke içindeki siyasi atmosferi etkilemek olduğunu dile getirdi. Erdoğan bu tür saldırıların Türkiye’nin ‘terörle mücadelesinde geri adım atmasına neden olmayacağını, aksine teröre karşı kararlılıkla karşılık verileceğini’ savundu.

Erdoğan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak ve Suriye’de örgütlere yönelik operasyonlarla 470’in üzerinde noktayı hedef aldığını ve bu operasyonlarda aralarında sorumlu düzeyde isimlerin de bulunduğu 213 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Bu operasyonların Türkiye’nin ‘terörü kaynağında yok etme stratejisinin bir parçası’ olduğunu ve bu stratejiden geri adım atılmayacağını söyledi. Türk halkının ‘terörsüz bir Türkiye arzusunu karşılama yolunda kararlılıkla ilerlediklerini’ söyledi.

Erdoğan Türkiye’nin güvenlik tehditlerine karşı koyma çabasının yanı sıra toplumsal birliği bozmayı hedefleyen terör örgütlerine karşı da sert bir tutum sergileneceğini savundu. Siyasi arenada diyalog ve toplumsal huzur sağlanmaya çalışıldıkça terörün yeniden devreye girdiğine vurgu yapan Erdoğan Türkiye’nin bu tür oyunlara karşı ‘dirençli bir duruş sergilediğini’ dile getirdi.

Fethullah Gülen’e: Lanetle anılacak

Erdoğan 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olduğunu belirttiği FETÖ’nün liderinin (Fethullah Gülen) ‘Amerika’da korunarak geçirdiği hayatının utanç verici bir sonla bitmesini herkes için bir ibret vesilesi’ olarak değerlendirdi. Erdoğan “Bu millete hainlik eden, kurşun sıkan, sırtından vuran kim olursa olsun; bu dünyada ve ahirette huzur bulamayacak lanetle anılacaktır” diyerek sert bir mesaj verdi.

TUSAŞ’a yönelik gerçekleşen terör saldırısının ardından Türkiye ile dayanışma gösteren dost ve kardeş ülkelere, devlet ve hükümet başkanlarına, uluslararası kuruluşlara içtenlikle teşekkür eden Erdoğan “BM Güvenlik Konseyi’nin saldırıyı kınaması ve ülkemize taziyelerini iletmesini memnuniyetle karşıladık. Teröre karşı siyasi partilerimizin tek ses oluşunu da takdirle izliyoruz. Ancak failleri belli olan bu terör eylemini kınamayanları milletimize havale ediyorum” dedi.

SAHA EXPO 2024’te savunma sanayisindeki başarıları da değerlendiren Erdoğan fuarın 150 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırladığını ve 300’ü aşkın delegasyon ile dünya çapında bir katılımcı kitlesine sahip olduğunu belirtti. Savunma sanayisinin Türkiye için bir gurur kaynağı olduğunu vurgulayarak “Tüm zorluklara rağmen savunma sektöründe çalışan herkese minnettarım, Rabb’im ayaklarına taş değdirmesin” dedi.

Erdoğan ayrıca 6 Şubat depremlerinden etkilenen 11 ilde yeniden yapılanma çalışmalarının öncelikli olduğunu vurguladı. “Bugüne kadar 350 binden fazla konut ve iş yeri ihalesi gerçekleştirilirken bunlardan 101 bini teslim edildi. Cumartesi günü 29 bin yeni yuvamızın da kuralarını çektik. Yıl sonuna kadar 201 bin evi daha teslim edeceğiz ve 2025 sonunda toplamda 452 bin konutu sahiplerine ulaştırmış olacağız” diyerek çalışmaların hız kesmeden sürdüğünü dile getirdi. Ayrıca Hatay’da temeli atılan İskenderun-Antakya Otoyolu projesinin bölgeye yıllık 3.4 milyar liralık tasarruf sağlayacağını belirtti.

Kültür Yolu Festivali’nin bu yıl 16 şehirde düzenlendiğini ve önümüzdeki yıl 20 şehre çıkarılacağını açıklayan Erdoğan kültürel zenginliğin sergilenmesine katkı sağlayan sanatçılara başarı dileklerini iletti. Somali’de araştırma çalışmalarına başlayan Oruç Reis gemisinin getireceği ‘müjdeli haberleri’ de umutla beklediğini sözlerine ekledi.

Erdoğan, Rus şirkete ‘Sinop’a nükleer santralı da siz yapın’ demiş

Bahçeli’nin ‘Öcalan Meclis’e gelsin’ önerisinin üzerinden kaç gün geçti, Erdoğan hala konuya doğrudan girmedi