Öcalan ‘darbe mekaniği’ne karşı özel ‘Barış Yasası’ istemiş

İmralı'ya giden DEM Parti heyeti ve Öcalan'ın avukatı PKK liderinin görüşmede söylediklerine dair açıklama yaptı. Öcalan, “Bütüncül hukuka dayalı bir barış yasasının gerçekleşmesi ile siyasi şiddet ve demokrasi dışı müdahale olgusu Türkiye gündeminden çıkacaktır” demiş.

Siyaset 3 Aralık 2025

DEM Parti, ayrılıkçı terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın “İçinde bulunduğumuz geçiş sürecinde özgün ve bütüncül hukuka dayalı bir barış yasasının gerçekleşmesi ile siyasi şiddet ve demokrasi dışı müdahale olgusu Türkiye gündeminden çıkacaktır” dediğini aktardı.

DEM Parti heyeti İmralı Cezaevi’nde Öcalan’la dört saat görüştü. PKK’nın silah bırakma süreci için kurulan komisyonun, AKP, MHP, DEM Partili üç üyesi de 24 Kasım’da İmralı Cezaevi’nde Öcalan’la görüşmüştü. DEM Partili vekil Gülistan Kılıç Koçyiğit, Öcalan’ın komisyonla görüşmede “Süreç başarısız olursa darbe mekaniği devreye girer” dediğini aktarmıştı.

Son görüşmeden sonra DEM Parti siyasette tartışmaya neden olan bu söze şöyle açıklık getirdi:

“Öcalan bu süreçlerin tümünde karşılaşılan bir durum, bir habitus olarak darbe mekaniğine dikkat çekti. Bunun klasik bir darbe çalışması olarak değil, süreci ilerletmeye yönelik her adıma karşı bir hamle yapmak suretiyle kırılgan ve tehlikeli bir ortam yaratma çabası şeklinde anlaşılması gerektiğini vurguladı.”

DEM Parti İmralı heyetinin açıklaması şöyle:

* 2 Aralık 2025 tarihinde İmralı’da sayın Abdullah Öcalan ile dört saate yaklaşan bir görüşme yaptık.

* Geçtiğimiz hafta gerçekleşen TBMM Komisyon görüşmesinin pozitif etki ve sonuçları karşılıklı değerlendirildi.

* Sayın Öcalan yakın zamanda yoğunlaşan süreç karşıtı söylem ve çıkışlar hakkında geçmiş çözüm girişimlerine karşı geliştirilen sabotaj girişimlerini anımsattı. Bu süreçlerin tümünde karşılaşılan bir durum, bir habitus olarak darbe mekaniğine dikkat çekti.

* Bunun klasik bir darbe çalışması olarak değil, süreci ilerletmeye yönelik her adıma karşı bir hamle yapmak suretiyle kırılgan ve tehlikeli bir ortam yaratma çabası şeklinde anlaşılması gerektiğini vurguladı.

* “Günümüzde norm-dışı güçlerin taşıyıcılığını bu çevreler yapmaktadır. Diğer yandan Türkiye’nin ilk yüzyılına damgasını vuran bir kültür, bir siyaset tarzı, gizli-açık bir örgütlenme biçimi olan darbe geleneğini aşmaya dönük siyasi ve toplumsal bir irade de güçleniyor” diyerek şu değerlendirmede bulundu:

“İçinde bulunduğumuz geçiş sürecinde özgün ve bütüncül hukuka dayalı bir barış yasasının gerçekleşmesi ile siyasi şiddet ve demokrasi dışı müdahale olgusu Türkiye gündeminden çıkacaktır. Buna barış yüzyılına geçiş yasası da diyebiliriz.

27 Şubat açıklamamız bu açıdan da yol gösterici bir programdır. Bu doğrultuda atılan adımların tümü, aldığımız sorumluluğun ve bu topraklarda kardeşçe, birlikte yaşama hedefimizin açık ifadeleridir.

Türkiye’de yönetim ve iktidar şansını doğru kullanmak isteyen her siyasal ve toplumsal kesimin siyasal sorunlara tutarlı yaklaşması ve demokratik çözüme ortak olması gerekir.

Bu süreç, Kürtlerin cumhuriyete hukuk yoluyla katılımını sağlama ve demokratik cumhuriyeti en geniş toplumsal birliktelikle inşa sürecidir.

Bu yönde ilerlemekte olan sürece dönük güçlü iradeye ve kararlı duruşa sahip olduğumuzu bir kez daha belirtmek isterim.”

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.