Rusya’da cezaevi isyanı: IŞİD’e işaret ediliyor
Paris Olimpiyatları başlarken Avrupa'nın derdi terör örgütü IŞİD ve kollarının olası bir saldırı düzenlemesi. En büyük tehdidi yaratan IŞİD'in Afganistan'da doğan Horasan kolu. IŞİD-H'nın gençleri kendine çekme yoluysa sosyal medya.
Paris Olimpiyatları öncesinde Avrupa gücünü yavaş yavaş toplamaya başlayan IŞİD ve Afganistan kolu IŞİD Horasan’a (IŞİD-H) karşı teyakkuzda. Akademik araştırmalar son dokuz ayda Avrupa’da IŞİD bağlantısıyla tutuklananların neredeyse üçte ikisinin gençlerden oluştuğunu gösteriyor.
King’s College London’da güvenlik üstüne çalışan Prof. Peter Neumann ekim ayından beri IŞİD’le bağlantılı 27 saldırı ve saldırı planında tutuklanan 58 şüpheliden 37’inin 13 ila 19 yaşları arasında olduğunu gösteriyor. Europol verileri 2022’den beri hem saldırıların hem de saldırı planlarının dört kattan fazla arttığını gösteriyor. Pentagon daha bir hafta önce geçen yılla karşılaştırma yaptı. Örgütün geçen yılki saldırılarının sayısı 121 iken bu yıl sadece yedi ayda 153 saldırı düzenlendi.
En çok ses getiren eylemler örgütün Moskova’daki Crocus Belediye Binası’nda 140’ı aşkın insanın ölümüne neden olan silahlı saldırısı ve İran’da Devrim Muhafızları’nın Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani’nin ölüm yıldönümünde 80’i aşkın kişinin ölümüne neden olan bombalı saldırıydı.
IŞİD’in silah altına aldığı genç radikallerin sayısındaki belirgin artış önümüzdeki günlerde Olimpiyatlara ve Paralimpik Oyunlara ev sahipliği yapacak Fransa’yı endişelendiriyor. Olimpiyatlar için en büyük tehlike IŞİD-H. Analistlere ve dava belgelerine göre örgüt son üç yılda Türkiye’de de varlık göstermeye başladı. Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) göre geçen yıl 122 operasyonda 426 IŞİD-H şüphelisi gözaltına alındı.
İngiltere’de güvenlik alanında çalışan bir yetkili “belli bir grubu hedef alan terör tehdidi”nin son 18 ayda daha büyük bir endişe kaynağı haline geldiğini ve tehdidin esas kaynağının da IŞİD-H olduğunu söylüyor. Yetkili, gençlerin bu radikal gruplara internet üstünden ulaşabilmesinin büyük sorun olduğunu söylüyor.
CNN International’a konuşan Neumann “IŞİD-H gibi örgütler özellikle gençleri hedef alıyor. Gençler çok işe yaramayabilir, işleri berbat edebilir, sonradan fikir değiştirebilir. Ama hiç olmazsa şüpheli değiller. 13 yaşındaki bir çocuğun terörist olacağına kim inanır? Birini yakalasalar yeter” diyor. Neumann gençlerin özellikle TikTok gibi sosyal medya platformlarından bu cihatçı devşiren kişilere rastladığını söylüyor.
“IŞİD-H şu anda IŞİD’in açık ara en hırslı ve agresif kolu” diyen Neumann örgütün sadece birkaç mensubunu öne sürerek etkisi büyük saldırılar düzenleyebileceğini ve ses getirmeye devam ederek daha fazla insanı kendisine çekebileceğini anlatıyor.
IŞİD’in “ekmek kapısı” olarak gördüğü platformlardan biri olan TikTok’un sözcüsü “Şiddet içeren radikalliğe karşı kararlı bir şekilde mücadele veriyoruz. Teröre teşvik edici içeriklerin kurallarımızı ihlal ettiğini tespit ettiğimizde bu videoların yüzde 98’ini kaldırıyoruz” dedi.
Fransa’nın güneydoğusundaki Haute-Savoie bölgesinde de nisan ayında 16 yaşındaki bir genç patlayıcı yeleğin nasıl yapılacağını araştırdığı için tutuklandı. Güvenlik güçleri gencin Olimpiyatlarda canlı bomba olmak için patlayıcı yelek yapımını öğrenmeye çalıştığını iddia etti.
IŞİD’e karşı operasyon düzenleyen ülkeler Türkiye ve Fransa ile kısıtlı değil. Alman polisi de Düsseldorf’ta nisan ayında terör saldırı planlayan 15 yaşında biri erkek diğeri kız iki genç ile 16 yaşındaki bir kızın tutuklandığını açıklamıştı. Mayıs ayında Heidelberg sinagoguna düzenlenmesi planlanan bıçaklı saldırıyı daha plan aşamasındayken önleyen yetkililere göre tutuklananlardan biri de 18 yaşındaki bir erkekti.
Bitti mi? Hayır tabii ki. İsviçre emniyeti mart ayında 15 yaşındaki İsviçreli bir çocuk ile 16 yaşındaki İtalyan genci “IŞİD’e destek verme” ve “bombalı saldırı planlama” suçlarından tutukladı. 14 yaşındaki Karadağlı bir kız çocuğu mayıs ayında Avusturya’da saldırı planlamaktan gözaltına alınmış, üstünde de bıçak ve balta bulunmuştu.
Gençlerin karıştığı iddia edilen bu saldırı planlarının hepsi IŞİD-H bağlantılı gibi görünmüyor. Ama IŞİD’in öne çıkan bu kolu Batı’nın istihbarat örgütleri için yeni bir zorluk yaratıyor. IŞİD-H’ya katılanlar sanıldığı gibi ana dili Arapça olan ülkelerden değil, Orta Asya’dan geliyor ve bazıları Rusça da bilen Tacikler.
IŞİD-H’nın ortaya çıktığı ilk yer olan Afganistan’la sınır komşusu olan Tacikistan uzun zamandır yoksullukla, siyasi baskıyla ve radikal İslamcılıkla mücadele ediyor. Bunun yanı sıra analistler Afganistan’daki Taciklerin Taliban hükümetinde yeterince temsil edilemedikleri için ayrımcılığa uğradıklarını hissettiklerini söylüyor.
Türkiye’deki gözaltı dakikası IŞİD-H tehdidinin hızla Avrupa’ya yaklaştığını gösteriyor. Çoğu Taciklerden oluşan 18 IŞİD-H mensubu İstanbul’daki İsveç Konsolosluğu’na saldırı düzenledi. Bu saldırganlar için hazırlanan 87 sayfalık iddianame IŞİD-H’nin komplolarının üstündeki sır perdesini biraz olsun aralıyor. İddianame saldırganların “Rüstem” dediklerin bir kişinin Afganistan-Pakistan sınırından Batı’daki komploları nasıl yönettiğini gözler önüne seriyor.
“Rüstem IŞİD’in dış operasyonlar biriminin şu anki başkanı ve kendisi de Tacik” denen iddianamede Rüstem’in talimatlarını Telegram üstünden verdiği ve hesabını 15-20 günde bir sildiği yazıyor. İddianame bir de IŞİD-H’ya katılanların İstanbul’daki oteller arasında nasıl hareket ettiğini irdeliyor. Örneğin bazıları İran üstünden Afganistan’a eğitim almaya gönderilirken bazıları da hedef alınacak yerlere götürülüyor. Moskova’daki Crocus saldırısını gerçekleştirenler IŞİD-H’nin Tacik üyeleriydi mesela. Bu davanın sanıklarından 13’ü geçen hafta altı ila 10 yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı, üçü serbest bırakıldı.