‘Efsane’ kolay olunmuyor: Futbol iyileştirir

Bir Beşiktaşlı gönül verdiği takımın maçında ne kadar duygulanabilirse işte o kadar duygulandı Naci Yavuz. Gönül verdiği renkler onu yine mutlu etti, ama bu sefer en saf hislerine dokunarak...

Spor 14 Eylül 2024
Bu haber 2 ay önce yayınlandı
Beşiktaş'tan 'efsane' jest böyle mutluluk verdi.

“Spor iyileştirir” lafı bir klişe mi? Son dönemde hayatımızın vazgeçilmezlerinden reklamlarda özellikle spor üzerine satan markaların bir oyunu mu? Artık birer kulüpten çok şirkete dönen spor organizasyonlarının daha fazla müşteri avlama çabası mı yoksa?

Hayır. Hiçbiri değil. Spor gerçekten iyileştirir. Fiziksel anlamda değil yalnızca. Ruhen iyileştirir. Arındırır. Hem kötü düşüncelerden, hem kötü duygulardan hem de kötü anılardan. Kaybeden, kaybettiğini yeni fiziksel zorlukları tadarak ruhunu arındırıp unutur. Yeni hedeflere yelken açar insan. O hedefler uğruna feda ettiklerini düşünmeye başlar eskiden feda ettiklerini unutup…

İşte, eski foto muhabiri ve kreatif direktör Naci Yavuz’a da sporun iyileştirici gücü merhem oldu biraz olsun. Beşiktaş’ın siyah-beyazına gönül vermiş Yavuz takımının 18 Ağustos’ta Antalyaspor’u ağırladığı Süper Lig ikinci hafta karşılaşmasına önünde “Efsane” yazan formalarla çıkacağını öğrendi. Futbolseverler ve Beşiktaş taraftarları için sponsor firma Beko’yla iş birliği dışında çok da bir şey ifade etmeyen bu özel çalışma Yavuz için büyük anlam taşıyordu. O “Efsane” Yavuz’un kaybettiği kızının ismiydi.

Maçtan iki gün sonra Naci Yavuz duygularını “Bu fotoğrafı gördüm nasıl duygulandım. Herkes sportif başarıdan söz ediyor, ona tamam da, o formanın göğsünde benim rahmetli kızımın adı yazıyor. Ağladım ya. Bjk kulübünden ricam arkasında 17 numara yazan bir efsane formasını bütün futbolcuların imzalayarak bana göndermesi. Lütfen” yazılı Facebook paylaşımıyla dile getirdi.

İşte Naci Yavuz’un paylaştığı ve kendisini duygulandıran o görsel ve formadaki “Efsane” detayı.

Beşiktaş yönetimi bu paylaşıma kayıtsız kalmadı. Eski kreatif direktör Naci Yavuz’un reklamcı bir arkadaşının Beşiktaş Kulübü’ne ulaşması sonucunda yönetim kademesinde satışa çıkmayan bu formalardan birinin imzalatılarak Yavuz’a gönderilmesine karar verildi. Bu nezaket Yavuz’un tarif edilemez mutluluğuna vesile oldu. Biz de 10haber olarak sporun iyileştirici gücünü kullanan Beşiktaş Kulübü’nün bu anlamlı jestiyle mutlu olan Yavuz’a ulaştık ve hislerini sorduk.

Yavuz formayı ilk aldığı andaki mutluluğunu “Ben çocukluğumdan beri Beşiktaşlıyım. Kızım da öyleydi. Mağazalardan forma alıp giyme alışkanlığım hiç olmadı. O düzeyde fanatikliğim yok. Yalnızca spordan keyif alan bir taraftarım. Ligin ilk maçında giyilen formayı tesadüfen gördüm. Üstünde Efsane yazıyordu. Meğer Beko’nun tanıtımıymış, ama Beko değil Efsane yazıyor. Ama bu benim takımım ve önünde kızımın ismi yazıyor. Nasıl duygulandığımı anlatamam. Ondan ‘ben bu formayı bulmalıyım’ dedim. Mağazalara sordum, ama tek maçlık bir forma olduğu için mağazalarda yokmuş. Ben de Beşiktaş başkanının Twitter adresini bulup ona yazdım. Sayın Hasan Arat görmedi. Sonra Beşiktaş Kulübü’yle ilişkisi olan eski foto muhabir arkadaşlarıma söyledim. Ben de bir basın emeklisiyim, maçlarda çok fotoğraf çektim. Bu yüzden foto muhabiri arkadaşlarımın futbolcularla ne tür diyaloglara girdiğini bildiğim için ‘Bana o formayı bulun’ dedim. Sonra İstanbul Kültür Üniversitesi’nde çalışan Beşiktaş Halkla İlişkiler Müdürü eski arkadaşım Işıl Zeybek ‘Senin forman geliyor haberin olsun’ dedi. Hakikaten de kırmızı, çok şık bir kutu geldi. İçinde forma, üstünde Işıl hanımın çok nazik notu vardı. Zaten formadan önce o not beni benden aldı” sözleriyle açıkladı.

Yavuz sevincini şu anki acısını atlattıktan sonra paylaşacağını söyledi, “Ben de 11 yıllık köpeğimi kaybetmiştim, doğru düzgün sevinemedim, hatta Işıl hanıma teşekkür bile edemedim. İlk işim onu arayarak teşekkür etmek olacak” dedi. “Kimileri forma dilenir ya hatıra olarak bu benim için öyle değil” diye anlattı.

Işıl Zeybek’in gönderdiği mesaj kartı.

Yavuz sporun iyileştirici gücü ve bu tüm takımın imzaladığı formanın yaratacağı hislerle alakalı olarak “Biz evde beraber maç izlerken ‘Babiş gol attık’ deyip gelir sarılırdı bana. Aklıma o anlar gelecek. Bunu tarif etmek mümkün değil. Duvara bakıp tablo içindeki forma ve forma içinde kızımın adını görmek, taraftarı olduğum kulüp oluşu da bambaşka bir şey. Bir de bütün futbolculara imzalatmışlar. Kulüp de ilgilendi. Kulübün bu konuda en yetkili kişisinden geldi. Bu konuda gösterdikleri hassasiyet inanılmaz insani. Bu yönden de etkilendim” dedi.

Yavuz kendisiyle konuştuğumuz gün Çanakkale’ye ziyarette bulunan Hüseyin Yücel ve Feyyaz Uçar’ın gelişlerinden haberdar olmadığı için onları kaçırdığını, yakalasa onlara da teşekkür etmek istediğini anlattı. Beşiktaş’ın Feyyaz Uçar döneminde “kolej takımı” olarak anıldığını, Süleyman Seba sayesinde Beşiktaş’ın o dönemde kültürel ve insani seviyede taraftarlarla ilişkileri açısından diğer iki büyük kulüpten daha yüksek seviyede olduğunu belirtti. Yavuz “Başkan Süleyman Seba’nın yanında Çırağan Sarayı’nın orada Şeref Stadyumu’nda antrenman bile izledim. O zaman gelip başımızı okşayıp hal hatır sorarlardı. Beşiktaş Kulübü’nün insani yanını her zaman takdir etmişimdir. Yenildiğinde küfreden taraftarlarımıza kızıp ‘haftaya telafi ederiz’ diye yatıştırmaya çalışıyorum. Ancak günümüzde futbolun fanatizm seviyesi çok yukarı çıkabiliyor. Ben öyle değilim, yenilse de benim kulübüm yense de benim kulübüm. Sayın Hasan Arat Bey’e de bir mail daha yazacağım. Çünkü yönetim kurulu toplantısında alınmış formanın bana gönderilme kararı. Konu yönetim kademesinde konuşulmuş. Yönetimin bu hassasiyetine karşı benim de nezaketle cevap vermem gerekiyor, ama kaybımın psikolojisini atlatayım istiyorum” dedi.

‘Fenerbahçe’ye iade-i ziyaret yapacağım’

Yavuz’un formasıyla alakalı projesi şöyle: “Eskiden taraftarlar stadyumlarda karışık otururdu. Benim Fenerbahçeli karikatürist bir arkadaşım var. Kadıköy’de oturuyor. Gençliğimde Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okurken gelirdi, Beşiktaş maçına giderdik beraber. Çarşı’nın yuvası Kapalı’ya bir Fenerbahçe formalı arkadaşımla girmiştim ben. Fenerbahçe gol attığı zaman o Beşiktaş’ın en müthiş tribünü olan Kapalı tribünde gol diye bağırdığında kimse kalkıp ‘Ne yapıyorsun’ demezdi. Rakip bile olsa saygı vardı. Ben de dedim ki ‘Efsane yazılı forma bana gelirse ben o formayı giyeceğim ve 40 sene sonra iade-i ziyaret yapıp ilk Fenerbahçe-Beşiktaş maçında tribüne bir daha gireceğim’. Bunu yapacağız, foto muhabiri arkadaşlarıma da haber vereceğim fotoğraf çeksinler diye. Beşiktaş gol atarsa bugünkü fanatizme karşı örnek olmak için Fenerbahçe tribünlerinde ‘gol’ diye bağıracağım.”

Yavuz projesiyle alakalı “Elbette bunu yaparken iki kulübü de bilgilendireceğim. Tek başıma böyle bir şeye kalkışırsam orada hırpalanma ihtimalim çok yüksek” diyerek önlem alacağını da belirtiyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beşiktaş heyetini kabul ettiCumhurbaşkanı Erdoğan, Beşiktaş heyetini kabul etti

Naci Yavuz 17 sene evvel kaybettiği kızının hikayesini “Kızıma iki yaşında kistik fibrozis teşhisi kondu. Bu bir akciğer rahatsızlığı. Akciğer zamanla kendini tüketiyor. O tüketme zamanı ne kadar uzun olursa o kadar ömür uzun oluyor. Kesin bir tedavisi yok. Genetik bir rahatsızlık. En iyi koşullarda yaşatmak için elimizden geleni yaptık. Yurtdışına da götürdük. Buradaki en iyi profesörlere muayene, tedavi ettirdik. Ama çabamız bir yere kadardı. Normal bir insan kadar nefes alamadığı için çok fazla enerji harcayamıyordu. Sokağa çıktığı zaman beş dakika enerjisi olurdu, sonra eve dönerdi. Camdan dışarıyı seyrederdi. Televizyonda vakit geçirirdi. Ben maç izlerken kucağıma otururdu, beraber izlerdik. Bir aktivite yapmayı severdi. Fiziki olarak yapabilecek başka bir şeyi yoktu, yapsa bile çok az yapardı. 2007 Şubat ayında daha fazla uzatamadık, vefat etti” diyerek anlattı.

Yavuz son söz olarak “Proje günümüz koşullarında riskli. Işıl Hanım’a teşekkür ederken bundan da bahsedeceğim, o da gündeme gelecektir. Bugün Feyyaz’ı ve Yücel’in geldiğinden haberim olsa gidip konuşurdum. Beşiktaş Kulübü’yle konuşacağım, çünkü yapma diyebilirler. Onlardan habersiz Fenerbahçe tribününe Beşiktaş adına ve üstünde Beşiktaş oyuncularının imzaları olan bir formayla girmek belki ters teper diye karşı çıkabilirler. Habersiz bir şey yapmak istemiyorum, ama yapmak istediğim şeyin amacı güzel olduğu için her iki tarafın da, Ali Koç’un da buna sıcak yaklaşacağını, taraftarlar arasındaki bu nefrete varan öfkenin yumuşaması için güzel bir adım olacağını düşünüyorum. İnşallah karşı çıkmazlar” dedi.

Beşiktaş Kulübü acılı bir babanın hayallerinden en azından bir kısmına ulaşması konusunda öncü olarak büyük bir jest yaptı. Günümüz futbol ikliminde bir sivil toplum kuruluşu olarak toplumun yaralarını sarmayı görev bilen, bir ferdinin dahi olsa ufak bir jestle gönlünü hoş eden Beşiktaş Kulübü duygusal olarak görünenden çok daha büyük bir işe imza attı. Artık 10haber olarak temennimiz Yavuz’un iyi niyetli projesinin hayata geçmesi ve futbol ikliminin bir an olsun karasaldan günlük güneşlik yarınlar hayali kurdurabilmesi.

Fenerbahçe'nin şampiyonluk karesinde bir Beşiktaşlı! Yasak böyle çiğnendiFenerbahçe’nin şampiyonluk karesinde bir Beşiktaşlı! Yasak böyle çiğnendi

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.