Taraftara formasını vermeye gitti, ırkçılığa maruz kaldı…
LaLiga'da 9 haftalık kısmı liderlik koltuğunda geçen Real Madrid kadrosundaki dönüşümün tamamlanma noktasına geldiği gözleniyor. Özellikle Jude Bellingham'ın ön plana çıktı Madrid'de Arda Güler'in Ancelotti önderliğindeki dönüşümde yer bulması zorlu bir sınav.
Real Madrid, geçtiğimiz sezon şampiyonluğu Barcelona’ya kaybettikten sonra yeni döneme de şanssız sakatlıklarla istemediği şekilde başladı. Bu sakatlıkların arasında Eder Militao ve Thibaut Courtois gibi ilk 11’in vazgeçilmezi isimlerin uzun süreli sahadan ayrı kalmasına neden ağır sakatlıkları da bulunuyordu. Vinicius Jr’ın da takıma geç katıldığı Madrid’de Arda Güler önce dizinden ardından arka adalesinden sakatlık yaşadı ve henüz eflatun-beyazlılar adına bir maça çıkamadı.
Tüm bunların haricinde Madrid, transfer döneminde takımdan ayrılan Karim Benzema’nın yerini yıldız seviyesinde bir forvet transferiyle doldurmadığı için kafalarda soru işareti yaratmıştı. Ronaldo önderliğinde Modric, Kroos, Bale, Benzema’lı Şampiyonlar Ligi’ni domine eden kadrodan geriye yalnızca dönüşüme giren orta sahada yavaş yavaş alternatif haline gelen Modric ve Kroos kalmıştı. Bu süreçte aynı bölgeye Aurelien Tchouameni, Edouard Camavinga gibi oyuncular transfer edildi. Transfer sürecinde adı çok anılmayıp ardından kritik bir oyuncu haline gelen Fede Valverde de özellikle 2021-22 sezonuyla beraber vazgeçilmez isimlerden birine dönüştü. Son olarak Borussia Dortmund’dan transfer edilen Jude Bellingham’la beraber orta sahadaki bu dönüşüm tamamlandı.
Real Madrid bu dönüşüme giderken Carlo Ancelotti önderliğinde görece sancısız bir geçiş yaşadı. Kupa kazanma alışkanlığını yitirmeyen takım Şampiyonlar Ligi, LaLiga, UEFA Süper Kupası, FIFA Dünya Kulüpler Kupası gibi kupalarda başarılarını sürdürmeyi başardı. Bu süreçte ideal 11 kağıt üstüne yazıldığında 7 ismin 25 yaş ve altında olduğunu görmek oldukça etkileyici. Savunmada Militao, orta sahada Thchouameni, Camavinga, Bellingham, Valverde, Rodrygo ve Vinicius’un tamamı 25 yaş ve altında. Bu oyunculardan Tchouameni ve Bellingham haricinde hiçbir oyuncuya 45 milyon euro üzerinde bonservis bedeli ödenmedi. Valverde’ye verilen 5 milyon euro ise şimdi bakınca kulağa son derece komik geliyor. Öte yandan bu oyunculara ek olarak 18 yaşına geldikten sonra kadroya katılacak Brezilyalı süper yetenek Endrick’i de düşünmek gerek. Söz konusu transferlere 355 milyon euro ödendi. Bu transferlerin anlık Transfermarkt değerleriyse 710 milyon euro’yu bulmuş durumda.
Söz konusu süreçte yıldız yönetimi ve süper takımlarla yakaladığı başarıların tarihi ünlü olan Carlo Ancelotti’nin bir geçiş süreci takımında da ne kadar başarılı olabildiğini görmek özel. Ancelotti bu süreçte 4. kez Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırarak tarihte tek olma başarısına erişmişti. Carlo’nun Valverde ve Bellingham gibi oyuncuların karakterlerini değiştirerek skorer birer orta saha elde etmesi onu ayrı kılan bir başka özellik. Ayrıca Real Madrid’e geldikten sonra Madrid’in baskısını kaldırıp kaldıramama konusunda soru işareti taşıyan, Benzema’nın bile saha içinde anlaşamamasından dolayı açıkça eleştirdiği Vinicius Jr, an itibarıyla dünyanın en iyi hücum oyuncularından biri olarak anılıyorsa bunun yegane sebebi Carlo Ancelotti.
Arda Güler söz konusu dönüşümün son halkalarından biri olarak Real Madrid’e transfer edildi. 18 yaşındaki süper yetenek için Fenerbahçe’ye 20 milyon euro bonservis ve 10 milyon bonus ödemesi yapıldı. Real Madrid, orta saha-hücum geçişinde etkili olması ve uzun yıllar hizmet etmesini beklediği futbolcu için uzun süreli bir yatırım yaptı. Arda’nın Madrid kariyeri son derece talihsiz başladı. Önce dizinden sakatlık yaşayan yıldız isim menisküs ameliyatı oldu. Sakatlığı atlatan ve 27 Eylül tarihindeki Las Palmas mücadelesinde kadroya dönmesi beklenen oyuncu son olarak arka adale sakatlığı yaşadı ve yeşil sahalara dönüşü ertelendi.
Arda’nın Real Madrid macerasının dikensiz gül bahçesinde yürümek gibi olmayacağı kesindi. Şanssızlıklarla başlayan maceranın bir şekilde olumluya dönmesi için yavaş yavaş birbirine alışan yeni nüve içinde Arda’nın kendine yer bulması lazım. Oyuncunun Real’e Fenerbahçe’de çoğunlukla sağ kanat oynayarak gittiğini unutmamak lazım. Arda’nın forvet çevresinde her pozisyonda oynayabileceği yeteneğiyle ilişkilendirildiğinde garanti. Ancak fiziksel yetersizliklerini atlatmadan orta saha rotasyonunda vazgeçilmez parçalardan biri olması zor. Real’in ilerleyen süreçte Mbappe ya da Haaland gibi süper yıldızlardan birini kadrosuna katıp katamayacağı soru işareti. Bu oyunculardan birinin geldiği ya da gelmediği her türlü senaryoda Arda’nın geçiş sürecini başarıyla tamamlamaya yakın olan bu kadroda yer bulabilmesi adına şansını iyi değerlendirmesi gerekecek. Arda iyi görünmeyen bir yapının parlayan parçası olmayacak. Bu açıdan 2021-22 sezonunun sonundaki Fenerbahçe ve geçen sezonun ikinci yarısında hücumda zorlanan Fenerbahçe güzel birer örnek. Real Madrid hücum bölgesinde en çaresiz günlerinde bile heybesinde 10 gol atan bir Bellingham çıkarabiliyor. Takım ve kadro kusursuz olmaktan hala uzak. Bu yapıyı kusursuz kılabilecek parçalardan biri Arda olabilir mi? Bunu zaman gösterecek. Arda’nın bu yapıya dahiliyeti kolay olmayan bir sınav. Ancak bu sınavı verecek kalite de potansiyel de onda var. Öte yandan en kritik noktalardan bir tanesi 2024 yazında Carlo Ancelotti’nin kalıp kalmaması meselesi olacak. Kim bilir belki de Arda, kariyerini Xabi Alonso gibi bir antrenörle onun geçmişteki haline dönüşerek geçirecek, belki de Ancelotti’nin ustalık eseri olacak.