Erkan Baş ve Destici arasında ‘ajan’ tartışması: ‘İşte ırkçılık budur’
Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) spor politikaları çalışma grubuna katılan eski futbolcu Önder Özen ve eski milli basketbolcu Remzi Dilli, 10 maddelik bir manifesto açıkladı.
Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş ve iki spor insanı Önder Özen’le Remzi Dilli, TİP’in Spor Koordinasyon Kurulu’nca hazırlanan planı anlatmak adına basın mensuplarıyla bir araya geldi.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, söz konusu planı hazırlarken liyakat unsuru temele aldıklarını vurguladı. Remzi Dilli, kurulca hazırlanan 10 maddelik manifesto hakkında bilgi verdi. Dilli şöyle konuştu: “Son 20 yılda gelmiş olduğumuz nokta enkaz. Hangi branşa bakarsak bakalım ülkemizde baş aşağı giden bir spor organizasyonu var. Bunu bir yerden çevirmek lazım. İnsanların bedava spora ulaşmasını sağlamak gerekiyor onun için de kentsel mekanların düzenlenmesine ihtiyaç var. Bugün maalesef evladımızı bir spor okuluna vermek istediğimiz zaman karşımıza çıkan rakamlar yıllık 50 bin TL’yi buluyor bu korkunç. Bizim mutlaka spor politikalarıyla eğitim politikalarını eşgüdümlü hale getirmeliyiz. Sadece birkaç branşa önem veriliyor ve kalan olimpik sporlara çok önem verilmiyor. Futbol, basketbol ve biraz da kadın voleybolun popüler olduğu ülkede mutlaka bütün spor dallarının desteklenmesi ve yaygınlaştırması gerekiyor.”
Önder Özen ise kendi çocukluğunda spor alanlarına ne kadar kolay ulaşabildiğinden bahsetti. Özen, şunları söyledi: “Benim daha çok üzerinde durduğum konu inşaat meselesi. İki küçük örnek vereceğim, ben bölge futbol okulunda futbola başladım. Ben o zaman 10 yaşındaydım ve bunun bir maliyeti yoktu bana dediler ki bir şortun fanilan olsun gelin buraya. Cumartesi günleri Eskişehir Atatürk Stadı’nda antrenman yaptık, Pazar günleri de Atatürk Stadı’nın yanında dış saha vardı orada antrenman yaptık. O iki spor tesisinin insanlara vaadi benim için 10 yaşındaki bir çocuk gelip burada futbol oynayabilirsin. 18 yaşındaki bir okçu için gelip burada ok atabilirsin ki İzzet Avcı, Avrupa ve dünya çapında dereceleri olan büyük sporcu oradan yetişmedir. Atletler Mehmet Terzi orada koştu, Londra Maratonu’nu kazandıktan sonra geldi orada kutlama yaptı. Şimdi o stad yok, orası Millet Bahçesi oldu ve bir tane stad yapıldı, o statta sadece futbol oynanabiliyor. Oranın vadettiği şey eğer şanslıysan Cristiano Ronaldo olabilirsin, şanssızsan gelirsin orada maç günlerinde simit satabilirsin bir part time işin olabilir, bir öğrenciysen para biriktirip orada tüketim yapabilirsin, sonra biz seni çok para kazananların tüketicisi haline getiririz. Ankara’da Cebeci İnönü Stadı vardı artık yok. Okçuluk merkezi oradaydı, atletler orada çalışırdı, 3. Lig 2. Lig maçları orada oynanırdı. Biz orada oynadık, ben orada futbolcu olarak da antrenör olarak da çok maça çıktım, o stadyum da yok artık. Tek amaçlı yapılar yapıldı, TOKİ spor mimarisine de aykırı stadyumlar yaptı. Sadece futbolcuların içine girebileceği ve insanlara tek vaadi gel tüket olan stadyumlar yapıldı, bunun da değişmesi gerekiyor.”