Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD dönüşü A 330 uçağındaki gazetecilerinin İletişim Başkanlığınca dağıtılan resmi karesini gördük.
Yine aynı oturma düzeni.
Yine aynı yüz ifadeleri.
Ama itiraf edeyim, uçaktan gelen görüntü bu defa daha iç açıcıydı.
Bir kere tanıdığım gazeteci sayısı daha fazlaydı. Çok sayıda kadın gazeteci vardı.
İkincisi tanıdığım o gazetecilerin, tanık oldukları, izledikleri olayları güzel ve renkli ayrıntıları ile anlatabilecek kabiliyette olduğunu biliyorum..
Gazetecilik anlayışları ve üslupları da buna müsaitti.
Artık klasik gazetecilik ve eğlence alışkanlığım oldu.
Mümkün olduğunca bu gazetecilerin tam listesini arıyorum, nedense sır gibi saklıyor bunları İletişim Başkanlığı…
“Eski Türkiye”nin gazetecisi olduğum için “Yeni Türkiye”nin gazetecilerinin büyük bölümünü tanımıyorum.
O nedenle soruşturuyorum, öğrenebildiklerimin listesini veriyorum.
Yine de hepsini tanıyan birini bulamıyorum.
Bu listede de soru işaretli gördüğünüz meslekdaşlarımızı tanıyan çıkmadı çevremde.
(*) ÜST SOLDAN İTİBAREN
Hasan Öztürk – Ülke TV
Taha Dağlı – Haber Global
Fevzi Çakır – Habertürk
?
Serhat İbrahimoğlu – Tv Net
İbrahim Altay – Daily Sabah
Zahid Sobacı – TRT
Nebi Miş – Sabah
?
Abdulhalik Çimen – A Haber
Serdar Karagöz – AA
Ahmet Hakan – Hürriyet
(*) ALT SOLDAN İTİBAREN
Hakan Çelik – Posta
Okan Müderrisoğlu – Sabah
Pınar Erbaş Ersoy – Show Tv
Belkıs Kılıçkaya – 24 Tv
Nazlı Çelik – Star Tv
?
Hande Fırat – Hürriyet
Hilal Kaplan – Sabah
Seda Öğretir – NTV
Murat Çiçek – 24 Tv
Yine klasik medya. Muhalefetten, yeni medyadan kimse yok.
Ne yazık ki düş kırıklığına uğradım.
Ne geziden, ne uçaktan, ne de Washington’dan renkli gözlemler geldi.
Yine okuduğumuz tek şey uçakta İletişim Başkanlığınca dağıtılan resmi fotoğraf ve resmi konuşma metninden ibaret oldu.
Sanki oraya gazeteciler değil avatarları oturtulmuştu.
Bir de şu dikkatimi çekiyor.
Bütün bu düzenlemeyi yapan, gazetecileri seçen İletişim Başkanı Fahrettin Altun hiç bu karelere girmiyor.
Gazeteci olarak gözüm onu da arıyor bu karelerde.
İsterseniz onlar yerine bu işi gönüllü olarak ben yapayım.
Mesela Beyaz Saray’da Başkan Biden tarafından NATO üyesi devlet veya hükümet başkanlarıyla eşlerine verilen yemek çok renkliymiş.
Bu yemekle ilgili Türkçe iki haber gördüm. Biri Anadolu Ajansı öteki ise Birleşik Arap Emirliklerine ait Al Ain adlı platformda yayınlanan haberlerdi.
Televizyonları pek izleyemedim.
Al Ain’deki kuru bir haberdi ve başlığı şöyleydi:
“Beyaz Saray’da NATO yemeği: Erdoğan çifti Biden çiftinin hemen yanındaydı.”
Her ikisinin de kullandığı fotoğraf aynıydı. En solda ABD Başkanı Biden, onun yanında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in eşi Bayan Stoltenberg, yanında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve onun yanında eşi Emine Erdoğan görünüyordu.
O fotoğrafta Biden’ın eşi Jill Biden görünmüyordu.
Ancak WWD’nin haberinden öğreniyorum ki giydiği mavi midi etek elbiseyi İngiliz tasarımcı Jenny Packham yapmış.
Fransız first leydileri genellikle Fransız tasarımcıların elbiselerini giymeye özen gösterir.
Beyaz Saray’ın, NATO’nun ve Amerikan gazetelerinin bu yemekten yapılmış foto galerilerini tek tek inceledim.
Genellikle misafirlerin Beyaz Saray’a gelişte Biden ve eşi tarafından karşılanışı, içeride NATO Genel Sekreteri ile yan yana yaptığı açılış konuşması sırasında çekilen fotoğraflarla Beyaz Saray’ın merdivenlerinde bütün liderlerin eşleri ile birlikte çektirdikleri toplu aile fotoğrafı vardı.
Bu galerilerde en çok zamanımı devlet ve hükümet başkanlarının Beyaz Saray’a hangi arabalarla geldiklerini gösteren görüntüler aldı.
Bulabildiklerimin hepsini tek tek inceledim.
NATO Genel Sekreteri Mercedes olduğunu tahmin ettiğim bir arabayla geldi.
Ama galeriye konan fotoğrafların yüzde 80’inde başkanlar SUV tipi bir arabayla Beyaz Saray’a geldi.
Öyle tahmin ediyorum ki pek çoğu Amerikan Hükümeti tarafından tahsis edilen araçlardı.
Tabii en merak ettiğim Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşinin hangi araçla gittiğiydi.
Fotoğraflar ve videolar arasında onu bulamadım.
Ancak yaptığım soruşturmada öğrendiğime göre Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’den askeri bir nakliye uçağıyla götürülen özel zırhlı arabasıyla Beyaz Saray’a gitmiş.
Yani gazetecileri götüren A330 dışındaki üç uçaktan biri bu aracı Washington’a taşımak için kullanılmış.
Demek ki “İtibardan tasarruf olmaz” prensibi Washington’da tam işlemiş.
Şimdi geliyorum o masanın en renkli tarafına.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Emine Hanım’ın oturduğu masada sadece dört kişiyi gördük demiştim.
Dağıtılan resmi fotoğraflar karşıdan çekildiği için karşısında oturanların ya başlarını ya da sırtlarını görüyorduk.
Ancak aramalarım sırasında başka hiçbir yerde görmediğim bir kareyi buldum.
Fotoğraf biraz daha geriden çekilmişti ve o karede Emine Hanım’ın karşısında oturan kadın geriye dönüp kameraya bakıyordu.
İşte o sayede öğrendik ki o karede Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ve eşi Olena Zelenska varmış.
Yakası beyaz, geriye kalan kısmı siyah bir elbise giymişti.
Saçları sanki biraz isteyerek normal hatta özensiz bırakılmıştı.
Hani Fransızların “Zoraki ihmal” dediği gibi bir şey.
O masa ile ilgili ayrıntıları okurken ilginç bir şey öğrendim.
Ukrayna First Leydisinin özel bir stilisti varmış.
Tabii insan A 330’un dışında kaldığı zaman ağzına gelen soruyu daha kolaylıkla soruyor.
“Yahu arkadaş savaşta olan bir ülkenin first leydisi özel stilist mi düşünür?”
Üstelik de yemeğin yapıldığı geceden iki gün önce Rusya Kiev’i vurmuş ve kırka yakın sivil insan ölmüş.
New York Times muhabiri de düşünmüş olmalı ki gidip o stilisti bulmuş ve bazı sorular sormuş.
Olena Zelenska’nın stilisti Ukraynalı bir tasarımcıymış.
Adı Nataşa Kamenska…
Gunia Projekt isimli bir giyimevinin kurucu ortağıymış.
Diyor ki;
“First leydi savaşın ilk yıllarında stilist istemiyordu. Kendisi de çok sıradan giyiniyordu. Ama savaş ilerledikçe giyimini Ukrayna halkına direniş gücü vermek için kullanmaya karar verdi.”
Ve bunu “Ukrayna halkının davasına destek” için yapıyormuş.
Mesela ziyaretin ilk gününde Holodomor Anıtına gittiklerinde siyah bir elbise giymiş.
Üstünde Ukrayna’nın sembolleri olan nakış desenler bulunuyormuş.
Washington’a Ukraynalı tasarımcıların yaptığı dokuz ayrı elbiseyle gelmiş.
Sadece Ukraynalı tasarımcıların yaptıklarını giyiyormuş.
Beyaz Saray’daki akşam yemeğinde giydiği siyah elbisenin Ukrayna kadınlarının iki özelliğini temsil ettiğini söylüyor:
Zarafet ve kadınlık…
Belki bütün bunlar için lüzumsuz bilgiler diyebilirsiniz.
Deyin ama en azından A 330’dan gelen o kuru fotoğraf ve resmi metinlerden daha sıcak ve eğlenceli olduğunu kabul edin.
22 Kasım 2024 - Ufuk Uras’a sordum: Devlet beye o soruyu sordun mu?
20 Kasım 2024 - Son anket: Türk halkı böyle bir Milli Eğitim Bakanı istemiyor
19 Kasım 2024 - Yılın son profil analizi: Hakan Fidan’a elini veren kaç parmağını kaybeder?
17 Kasım 2024 - İşte o ünlü adamın aynı anda idare ettiği altı kadının isimleri
16 Kasım 2024 - Dün Bebek’teki Thomas Mann teknesinde Hasan Cemal’in beni ağlatan 285’inci sayfası