Bu yazıyı New York’ta otelimin odasından yazıyorum.
Şok içindeyim.
Hrant Dink’in katili serbest bırakılmış…
Önümde Vikipedia’nın Türkçe versiyonunun bir maddesi duruyor.
Ben ona bakıyorum, o bana bakıyor…
Ve sanki o bana “Gördün mü” diyor…
Neyi gördüm mü?
Anlatayım…
Vikipedia maddesinin başlığı şu:
“Hampig Sasunyan…”
Ben aradan çekilip bu kişiye ait bilgiyi aynen Vikipedia’dan aktarıyorum:
“Hampig Sasunyan veya Harry M. Sassounian.
20 Kasım 1963’de Beyrut’ta doğdu…
28 Ocak 1982 günü Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ı öldüren (Benim ekim: ‘Sözde’) “Ermeni Soykırım Adalet Komandoları” üyesi suikastçi.
Saldırı sonucu ABD polisi tarafından tutuklandı….”
“Kalifornia Mahkemesi tarafından ‘Milliyetine göre kasten adam öldürme’ suçundan müebbet hapis cezasına mahkum edildi.”
Ne diyor ABD Mahkemesi?
Yani Kemal Arıkan’ı sırf Türk olduğu için öldürdü…
Buraya kadar Amerikan polisi ve yargısının işi…
Sonrası yargının infaz bölümü ile ilgili…
Sasunyan 2016 yılına kadar cezaevinde yattı…
Yani 34 yıl…
Gerisini yine Vikipedia’dan okumaya devam ediyoruz:
“Sasunyan’ın şartlı tahliye talebi 14 Aralık 2016 tarihinde gerçekleşen duruşmada kabul edildi.
Kalifornia valisinin onayına bağlı olarak hayata geçeceği ve temyiz yolunun açık olduğu belirtildi.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ertesi gün yaptığı yazılı açıklamasıyla kararı kınadığını ve reddettiğini açıkladı.
Sasunyan’ın 27 Aralık 2019’da verilen şartlı tahliye kararı uygun bulundu.”
Geldik mi yıl 2019’a…
Sasunyan 37 yıldır hapiste…
Vikipedia’dan devam edelim:
“26 Mayıs 2020 tarihinde Kalifornia eyaletinin demokrat valisi Gevin Newsom, Sasunyan’ın şartlı tahliyesine izin veren mahkeme kararını reddetti…
Newsom yaptığı açıklamada ‘Kayıtlardaki kanıtları inceledim ve güvenli biçimde tahliye edilmeden önce Sasunyan’ın yapması gerekenler olduğunu düşünüyorum. Buna bağlı olarak kendisinin salıverilmesi durumunda toplum için hâlâ yüksek tehlike teşkil ettiği sonucuna vardım’ dedi.”
Vikipedia’dan aktarıyorum:
Türkiye Dışişleri Bakanlığı valinin açıklamasını memnuniyetle karşıladığını belirterek şunları bildirdi:
“Terörist Sasunyan’ın alçakça işlediği ve mahkumiyet süresinde hiçbir pişmanlık emaresi sergilemediği bu cinayet hastalıklı ve çarpık bir ideolojinin korkunç boyutlarını ortaya koyan bir suç olarak asla unutulmayacaktır.”
Sasunyan olayının sonu ise şöyle:
Los Angeles Yüksek Mahkemesi Sasunyan’ın şartlı tahliyeden yararlanmasının engellenmesinin hak ihlali olduğuna hükmederek salıverilmesinin önünün açılmasına karar verdi.
Hadi şimdi bir genel toplama yapalım.
Los Angeles Başkonsolosumuzu sırf “Türk” olduğu için şehit eden Sasunyan toplam kaç yıl hapis yatmış?
39 yıl…
Peki Hrant Dink’i “Ermeni” olduğu için öldüren Ogün Samas kaç yıl yattı?
16 yıl…
Dikkat edin…
Kalifornia eyaleti ve Los Angeles Ermeni nüfusunun yoğun olduğu bir şehir…
Demokrat valinin seçilmesinde küçümsenmeyecek bir Ermeni oyu var.
Ama ne o, ne de Kalifornia adaleti “Bu adamın arkasında ‘Ermeni trajedisi gibi bir travma’ var” demiş; bu bahaneyi adli bir karar haline getirmemiş…
“Ermeni Soykırım Komandoları bir terör örgütü değil bir Ermeni direniş hareketidir” deyip hafifiletici neden aramamış…
Basmış müebbeti…
Şartlı tahliye imkanının yolunun bile 36 yılın sonunda açmış.
Ve bu katili tam 39 yıl hapiste tutmuş…
Buyrun okuyun…
Bir daha okuyun.
Ölen Hrant Dink kimdir, bir daha düşünün…
Cebinde TC kimliği, ayağında tabanı delik ayakkabı ile katledilen, özbeöz bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı…
1915 trajedisi sırasında ailesinden bir çok üyeyi kaybettiği halde vatan olarak burayı, yani ortak vatanımızı seçmiş, orada okumuş, orada evlenmiş yaşamış bir insan.
Bütün hayatını Türkiye’nin daha güzel, insan haklarına daha saygılı, daha demokrat bir ülke olması için harcamış.
Bu ülkenin yetiştirdiği güzel güzide aydınlarımızdan biri…
Bir şu çok kızdığımız ABD’ye, onun adalet sistemine bakalım.
Bir de Hrant Dink’in katilinin 16 yıl sonra elini kolunu sallayarak aramızda dolaşmasına…
Ve Türkiye Cumhuriyetinin vicdan sahibi bir vatandaşları isek, düşünelim…
Kim utansın bundan…
Bütün bir millet olarak biz mi…
Yoksa suçu Adalet sistemimizin üzerine yıkıp parmaklarımızı ona mı çevirelim…