Çiftçinin gözü TMO’da: Mısır alım fiyatı ne olacak?
Bu yıl meyve üretiminde 931 bin ton, sebze üretiminde 1 milyon 780 bin ton artış öngörülüyor. Hasadın bollaştığı yazın gıda fiyatları düşer mi? 3 yıldır olduğu gibi yine düşmez. Çünkü ürünü tüketiciye ulaştırmanın maliyeti üretim maliyetinden fazla.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ülkemizin 2024 yılına ait bitkisel üretim birinci tahmin verilerini açıkladı. Açıklanan verilere göre; 2023 yılında 136,9 milyon ton olan toplam bitkisel üretimimizin 2024 yılında yüzde 0,8 artarak 138 milyon tona çıkması bekleniyor. Alt kırılımlarına baktığımızda sebze üretimi 1,8 milyon ton, meyve üretimi 931 bin ton artarken tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerin 1,6 milyon ton azalması bekleniyor.
Peki bu ne anlama geliyor? Türkiye’nin stratejik ana ürünlerine baktığımızda buğday üretimi 1 milyon ton, arpa üretimi 800 bin ton, mısır üretimi 500 bin ton azalıyor. Zaten bu üç ana üründe Türkiye dışa bağımlı. Ancak benim dikkatimi çeken şeker pancarı üretimi oldu. Çünkü bu yıl açıklanan şeker pancarı üretim kotası bir önceki yıl ile aynı olmasına rağmen şeker pancarı üretimi 500 bin ton azaldı. Bu da gösteriyor ki şeker pancarı üreticisi geçen yıl istediği kazancı elde edememiş ve bu yıl sözleşmeli olmasına rağmen üretmekten çekinmiş.
Baklagil üretiminde 70 bin tonluk artışın nohut ve kuru fasulyedeki her 30 bin tonluk artıştan kaynaklanmasına rağmen ciddi bir artış olmadığı hatta 2024 yılında kırmızı mercimek ithalatında yeni bir rekorun kırılabileceğini rahatlıkla söyleyebilirim.
Son 6 yılın ana gündem maddelerinden birini oluşturan kuru soğan ve patates ikilisinde Cumhuriyet döneminin üretim rekoru bekleniyor. 2024 yılında geçen yıla göre patateste 800 bin ton artışla 6,5 milyon ton, kuru soğanda 200 bin ton artışla 2,8 milyon ton üretim bekleniyor. Bu yükselme patates ve kuru soğan fiyatlarının düşmesine neden olabilir. Bu durumda her iki üründe neredeyse sıfıra düşen ihracatın yeniden kontrollü bir şekilde açılmasında fayda var diye düşünüyorum. Bu olmazsa bir sonraki sene yine depoları basmak zorunda kalabiliriz.
Yağlı tohum üretiminde 250 bin tonluk artışın 200 bin tonunun ayçiçeğinden kaynaklanması olumlu bir gelişme olmasına rağmen ithalatın devam edeceğini gösteriyor. Aynı durum pamuk için de geçerli. Pamuk üretimi 100 bin ton artmasına rağmen orada da ithalat devam edecek.
Güçlü olduğumuz meyve ve sebze üretiminde durum nasıl? Evet Cumhuriyet döneminin rekor üretimleri bekleniyor. Meyve üretiminde 931 bin ton, sebze üretiminde 1 milyon 780 bin ton artış olması öngörülüyor.
Yazın gelmesiyle hasadın başladığı ve bollaştığı dönemde gıda fiyatları düşer mi? Düşmez.
Neden mi? Yaşadığımız ekonomik kriz nedeniyle son 3 yıldır üst üste yaz aylarında gıda fiyatları aylık bazda düşmüyor. Üstelik dünyada son iki aydır üst üste gıda fiyatları artıyor.
Tarlada, bahçede, bağda fiyatlar sabit bile kalsa tüketiciye gelene kadar oluşan maliyetler artık üretim maliyetinden daha fazla. Kısacası tarlada, bahçede, bağda fiyatlar düşse bile biz ucuz gıda tüketemeyeceğiz.
Peki tüm bu artışa rağmen vatandaşın boğazından geçen miktar artıyor mu? Ona bakmak lazım.
Grafikte görüleceği gibi ülkemizde kişi başına en yüksek üretim 1998 yılında yapılmış. Kaldı ki o yıl Türkiye 10 milyon turist ancak ağırlarken bugün sayı 57 milyona çıkmış durumda. Üstüne üstlük 5 milyon mülteciyi de eklediğinizde 2024 yılında kişi başına bitkisel üretim 1.450 kilogramlara düşüyor.
Ekonomik kriz, düşük gelir, artan maliyetler ve kişi başına yeterli olmayan üretim, ülkemizde her bir vatandaşın boğazından daha az gıda geçmesi demek. Gıda ürünlerinde üretimi artırmak kadar israfı düşürecek, raf ömrünü uzatacak, girdi maliyetlerini azaltacak ve en önemlisi her vatandaşın alabileceği fiyatlara getirecek çareleri bulmamız gerekiyor. Zamanın bakanı ne demişti: “Ülke olarak stratejik tarım ürünleri başta olmak üzere genel olarak bulunurluk sıkıntısı yaşamadık, yaşamıyoruz”.
Evet, her türlü gıda bulunuyor ama yeterli ve alınabilir değil. Kısacası bu üretim politikası ve yüksek gıda enflasyonu nedeniyle vatandaşı zor günler bekliyor.
20 Aralık 2024 - Kasım 2024 TMO Raporu: Kuraklık tehlikesi kapıda mı?
18 Aralık 2024 - Suriye’nin tarımdaki kalkınmasında Türkiye’nin rolü
8 Aralık 2024 - Avrupa’dan geri dönen ürünler: Biz ne yiyoruz?
27 Kasım 2024 - Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı tercihini zenginlerden yana kullandı