Şehrimizin eğlence haritasına bir bakın. Nerdeyse her semt fıkır fıkır konserler, komedi kulüpleri, sergiler, özel gösterimlerle kaynıyor, eğlence sarmış etrafımızı. İstanbul yaza harika biçimde giriş yaptı.
Bir şehrin eğlence kültürü bu şekilde olunca toplu ulaşım sisteminin de ona mutlaka uyum sağlaması gerekiyor bence.
Hafta içi günlerde toplu ulaşım sistemleri sadece hafta sonunda eğlence varmış gibi örgütlendiğinden özellikle karşıda (Anadolu tarafında) oturan arkadaşlarımın çok zorluk çektiğini dinleyip duruyorum.
bir arkadaşın yaşadığından örnek vereyim.
Arkadaşım kız arkadaşıyla perşembe akşamı açık havada Erol Evgin’in konserine gitti. 21.15’te başlayan konser doğal olarak metro sisteminin hafta içi hizmet saatinden sonra bitmiş.
Yetkililer şehrimizde artık nerdeyse hiç taksi olmaması durumuna bir an önce müdahale etse çok iyi olacak. Çünkü arkadaşlar gecenin o saatinde kendilerini Suadiye’ye götürecek taksi bulmanın imkansız olduğunu görmüş.
Sonra neyse ki arkadaşımın aklına Martı Tag sistemi gelmiş ve aplikasyondan çağırınca beş dakikada arabaları gelmiş de evlerine dönebilmişler.
Ya taksi sistemini bir an önce düzeltecekler ya da bir an önce tekrar Uber’e de izin verilecek. Uber gelirse onun Martı Tag ile rekabetinden bizim açımızdan çok güzel gelişmeler olacağını düşünüyorum.
Aynı arkadaşlarım bir de cuma gecesi Beşiktaş stadyumunda Yalın’ın konserine gitmiş. O da geç bitmiş doğal olarak. Hafta sonu olduğundan bunun hiçbir sakıncası yok tabii ki. Stadyumdan çıkar çıkmaz karşıya denizden Üsküdar’a geçmişler ve hafta sonu olduğundan o saate çalışan metroya binip harika biçimde evlerine ulaşmışlar.
Lisansüstü öğrencilik yıllarımı geçirdiğim New York’ta işte bu nedenle metro sabaha kadar 24 sat çalışır. Çünkü malum New York uyumayan bir şehirdir.
İstanbul’umuz da bir uyumayan şehir oldu ya da olmak üzere. Şehrin metro sisteminin çalışma saatleri hafta içinde bu yeni kültüre göre ayarlanmalı.
Bir de bitirmeden önce yeniden söyleyeceğim, Uber’imizi de bir an önce istiyoruz.