Van krizi Miroğlu’yla Uçum’u karşı karşıya getirdi: Devlet adına kayıt tutarsa gerçek yüzleşme olmaz
Ya Zeydan'a izin vermeyecektiniz ya da seçilene saygı duyacaktınız. Aksi halde birileri size ülkeyi provokatif operasyonlara açıyorlar diye yazar, katlanırsınız.
Türkiye’de trajik işler beklemediğimiz anda başımıza gelir. Nasıl başladığını kimse anlamaz. 6-7 Eylül, Kahramanmaraş, Çorum, Taksim, Nevruz, Sivas, Gazi, 6-7 Ekim olayları….
Dönüp yıllarca dosyalar açılır, anılır, kitap yazılır, ‘faili biliyorum’ diye emin konuşan çok olur, ‘fail sistem’ denir ama aslında hiçbir şey denmemiş olur.
Yapılanlar duyarlı insanların arada sırada slogan atıp teselli bulmasından öte işe yaramaz. Sokak katliamlarının perde arkası hiç aralanmaz, ölen öldüğüyle kalır. Kim bilir suça kitleler önünde meşruiyet kazandırıldığından fail bulunamıyordur belki.
Yazıyı çok fena bir provokasyon endişesi altında kaleme aldım. Umarım endişem boştur.
Van’da DEM’in seçilmiş belediye başkanına mazbata verilmemesi ve sonrasında sokaklarda başlayan olaylar endişemi tetikledi.
Ortadaki hukuk garabeti provokatöre altın tepside öyle fırsatlar veriyor ki konuyu ele alırken kıyımlardan bahsetmemek olmazdı. Satır başlarıyla anlatmak yetecek.
DEM’li Abdullah Zeydan aldığı hapis cezasına bağlı olarak kaybettiği haklarını mahkeme kararıyla geçen yıl geri kazanır.
Karar kesinleşir ve Van’dan aday olur. YSK adli sicil kaydı görmediği için adaylığa onay verir.
Seçime iki gün kala, 29 Mart 2024’te savcılık ‘kesinleşmiş’ karara itiraz eder. İtiraz kabul edilir. Mahkemeye göre kesinleşme işlemi ‘sehven’ yapılmıştır.
Bir dakika… Dağdaki teröristi ayakkabı numarasına kadar takip eden devletimiz yok muydu bizim! Bırakın DEM üyesi olmayı DEM’le el sıkışan bile teröristlikle suçlanıyor, dava açılıyor. Kilit bir DEM’li aday lehine hatayı nasıl yaptınız?
İki taraf için de acayiplikler silsilesi.
DEM, PKK lehine sarfettiği sözler sebebiyle sivil siyasette yeri olmaması gereken bir ismi yangına körükle gider gibi aday gösteriyor.
Devlet tarafı ise görülebilecek en nadir türde adli hatalardan birini böylesine kritik bir isim lehine yapıyor!
Sonra devlet adaylığına izin verdiği ismin başkanlığını vermiyor.
Ya Zeydan’a izin vermeyecektiniz ya da seçilene saygı duyacaktınız. Aksi halde birileri ülkeyi provokatif operasyonlara açıyorlar diye yazar sizin için, katlanırsınız.
Bakın terör örgütü PKK ummadığı yerden aldığı pası dün gece hemen sokak çağrıları yaparak kullanmaya başladı bile.
Ayrıca iki tarafta da seçim sonrası huzurun kendilerine yaramadığını düşünenler olabilir. Çok yönlü provokasyon için tam uygun iklim.
Desinler ki bunlar komplo teorisi. Olsun varsın. Artık katliam dosyalarını takip etmektense testi kırılmadan yazmak en iyisi. Böylece dosya belki en baştan kapanır. Çünkü ülkenin deneyim birikimi olayları savuşturacak gibi işaretler de geliyor.
Bakın, AK Parti Hakkari Milletvekili Abdulmuttalip Özbek Van’da mazbata verilen Abdulahat Arvas’a hitaben ne diyor: “Bize düşen milletimizin seçimine saygı göstermek ve önümüzdeki seçimler için çalışmaktır Adını aileni tüm Vanlıları düşünerek bu karardan bir an önce vazgeçmeni dilerim.”
Not: Van’daki hukuki süreçle ilgili ayrıntılı bilgileri Caner Polat’ın haberinde bulabilirsiniz.