Erdoğan bütün bunları düşünmemiş olabilir mi?

21 Mart 2025

Çarşamba sabahından itibaren yazarlık içgüdümü baskı altına alıp duygularımı yazmamaya çalışıyorum.

çünkü özelikle İmamoğlu’ndan yana olanların morale ve umuda ihtiyacı olması gerektiğini biliyorum.

toplum olarak dibe vurulan bir anda insanların kötümser bir ses daha duymaya tahammülü olmayabilir diyerek ifade etmesem de bir şey fark etmeyecek; duygularımı yazıya dökmedim.

***

Fakat bütün bu yaşananlarda aklımı mantığımı zorlayan bir başka yön var. En azından bunu paylaşmalıyım dedim.

Ben bütün olan bitende Erdoğan’ın oyun planının ne olabileceğini hala anlayabilmiş değilim.

bu olayda bunun çok önemli olduğu bariz. 

Çünkü Erdoğan hakkında ne düşünürseniz düşünün, sevin ya da sevmeyin, tavrınız ne olursa olsun son derece zeki, olağanüstü siyasi sezgileri olduğunu, geleceğe yönelik planlı programlı hareket etme yeteneği bulunduğunu inkar etmek bence mümkün olmamalı.

tavrımız ne olursa olsun eğer bu asgari müşterek yorumda anlaşıyorsak o zaman da Erdoğan’ın İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayacak süreçleri önceden tahmin edemeyeceğini düşünmek mümkün değil.

ve eğer yaşanacakları önceden tahmin edip de bu işe girilmesine müsaade ettiyse o zaman kafasındaki oyun planının ne olabileceği sorusu çok daha önem kazanır.

***

çünkü birçok yorumcuya göre bu son adımdan sonra Cumhurbaşkanı’nın bir seçim daha seçim kazanabilmesi ciddi biçimde tehlikeye girmiş durumda.

Eğer bu doğruysa o zaman da Erdoğan olup bitecekleri önceden görebildiği halde siyasi şansını azaltacak bir adımı neden attırdı diye sorup bunun üzerine düşünmeliyiz bence.

***

ben Erdoğan ile ilk kez 2002 yılının eylül ayı başlarında New York’ta tanıştım.

AKP’nin ilk seçimini kazanmasından üç ay önceydi ve Erdoğan resmi hiçbir sıfatı olmadığı halde Washington’a Başkan Bush tarafından davet edilmiş, onunla görüşmüştü.

bu görüşmeden sonra New York’a geçip Türkevinde halka bir konuşma yapacaktı. Ve aynı gün benim için onunla görüşme ayarlandı, o ve beraberindekilerle konsolosun odasında görüştüm.

Konuşmada edindiğim izlenim hiçbir siyasi görüşüne katılmasam da onun son derece kararlı ve inançlı bir lider olacağı ve son derece zeki ve geleceği iyi okuyan bir siyasetçi olduğuydu.

sonra arada geçen yıllarda bu ilk izlenimi değiştirecek bir gelişme olmadı.

şimdi gelinen noktada onun bu özelliklerine ek olarak yılların tecrübesi de eklendiğine göre son İmamoğlu olayından sonra yaşanacakları önceden görmemesi mümkün değil.

***

peki bu düşüncem doğruysa, o gerçekten olacakları görmesine rağmen bunlara izin verdiyse ne planlıyor olabilir acaba. Oyun planı ne olabilir?

Bu kesin anlaşılmadan CHP ve muhalefetin mağduriyet söylemleriyle ve İstanbul’u kazanan Türkiye’yi de kazanır inancıyla geleceğe bakmaya başlamasını erken ve yanlış buluyorum. Bunun en azından düz mantık kurallarına aykırı olduğunu görmeye başlamalarının iyi olacağını söylemeliyim.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.