İsrail-ABD savaşında Batı Şeria’nın önemi ne?

8 Şubat 2025
İslamın en kutsal mekanlarından birini koruyan Kubbesi Sahra Camii.

ABD’yi Trump başkanlığında şu anda yöneten Neocon-evanjelist savaş koalisyonunun açtığı evanjelist savaşta Batı Şeria’nın özel önemi olduğunu ve bu nedenle bölgeye İsrail tarafından el konup filistinlilerin buradan da sürüleceğini yazıp duruyorum uzun süredir.

Ortada sanki hala müesses bir düzen varmış, ABD hala eski Amerikaymış gbi davranıp yorumlar yapan arkadaşlar işin dini savaş boyutunu ihmal etiklerinden yapılan yorumlar çoğunlukla eksik kalıyor.

***

bugün Trump’ın Gazze açıklamasıyla resmen ilan edilmiş olan evanjelist savaşta Batı Şeria’ya İsrail tarafından el konmasının önemi nedir ve insanların nelere inanmakta olduğunu anlatmaya çalışacağım.

***

Trump evanjelistlerin finansörü Miriam Adelson’un talebi üzerine ABD Elçiliğini kudüs’e taşıdıktan, yani İsrail’in  başkenti olarak fiilen Kudüs’ü tanıdıktan sonra 2017 yılında  Oskosh Wisconsin’de bir miting konuşmasında açıkça ‘Büyükelçiliğimizi Kudüs’e Evanjelik Hristiyanlar için taşıdık’ demişti. 

***

Kudüs’ün evanjelistler açısından neden bu kadar önemli olduğunu anlatabilmek için onları çarpık inançları doğrultusunda nelere inandıklarını görüp anlamak gerekiyor.   

Özellikle Amerikan Evanjelist çevrelerinde ve Israil’deki aşırı dindarlar ve Kabala’ya inananlar arasında anlatılan ve maalesef inanılan, dini metinlerle de desteklenen hikayeye göre ilk yapılacak savaş tek başına bir sonu getirmeyecek, ama ‘sonu’ getirecek büyük savaşa (Armageddon) giden süreci başlatacaktı.

***

burada sondan kastedilen herkesin ölümü demek değil. End of times (tüm zamanların sonu) diye ifade edilen bir düşünce var. Bu premillenial da denen, İsa’nın büyük savaşta mesih olarak dünyaya geri gelmesinden sonra başlayacağına inanılan 1000 yılık barış döneminden önceki son dönemi  anlatmak için kullanılıyor.

Trump ve Netanyahu’nun Gazze’ye ve Batı Şeria’ya el  koymayı planlamayı barış için yaptıkları işler olduğunu düşünmeleri işte bu inançları yüzündendir.

İsa’nın mesih olarak büyük savaşla birlikte dünyaya dönmesinden sonra başlayacağını düşündükleri 1000 yılık barış dönemi için çalışmakta olduklarına inanıyorlar.

***

bu inançları doğrultusunda İsa’nın dünyaya geri dönebilmesi ancak Kudüs’ün İsrail kontrolünde olmasıyla mümkün olabiliyor.

işte bu yüzden İsrail-ABD gazzeden sonra kontrolü tam olsun diye batı Şeria’ya da el koyacak ve adını Judea Samaria olarak değiştirecek  adımları atacak.

***

buna göre batı Şeria’nın tümü ve kudüs İsrail’in olduktan sonra İsa’nın dünyaya dönmesine hazırlık olsun diye Kudüs’te yeni bir mabet inşa edilmesi de planlanıyor.

bu çılgınlar inşa edilmesi planlanan bu mabedin şu anda gökyüzünde olduğunu ve bunun yeryüzünde inşaatının Kudüs’te izdüşümünün olduğu noktaya yapılması gerektiğini söylüyor İsa’nın yeryüzüne dönebilmesi için.

***

şimdi sıkı durun. bilin bakalım o gökyüzünde olduğu düşünülen mabedin Kudüs’teki  izdüşümünde şu an ne var:

Evet Mescid-i Aksa bulunuyor şu an o noktada.

yeni eğer bu çılgınlar düşündüklerini yaparlarsa Mescid-i Aksa’yı yıkıp yerine mabetlerini yapmaya bile girişebilirler. 

***

saçma mı bunlar, tabii ki saçma.

çılgınlık mı, tabii ki çılgınlık.

ama buna inananlar arasında ABD’nin başkanı da olduğundan çılgın da, saçma  da olsa, sonuna kadar götürülemese de bunların deneneceğini düşünmemiz gerekiyor bence.

Gazze açıklamasıyla bu süreç başlatıldı bile.

Trump ürdün kralı ile şubat 11’de Beyaz Saray’da Batı Şeria’yı da konuşacak.

bu nedenle kötü haber veriyorum diye bana kızmak yerine ne olup bittiğini tam anlamaya çalışalım.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.