Trump’ın evanjelik büyük savaşı gerçekten de komplo teorisi mi?

11 Ocak 2025

Sadece bu köşede değil yıllardır çok farklı yayınlarda Amerikan derin devletinin uygun zaman ve koşullar geldiğinde israil ile birlikte bölgemizde büyük bir savaş çıkarmayı planladığını yazdım. 

***

Amerikan Evanjelist çevrelerinde ve Israil’deki aşırı dindarlar ve Kabala’ya inananlar arasında anlatılan ve maalesef inanılan, dini metinlerle de desteklenen hikayeye göre örneğin Türkiye ile İsrail arasında çıkacak savaş tek başına bir son getirmeyecek, ama sonu getirecek büyük savaşa (Armageddon) giden süreci başlatacaktı.

Bunlara göre Armageddon günü aynı zamanda İsa Mesih’in dünyaya indiği gün olacak. Bu inanç nedeniyle ABD’deki Evanjelist çevrelerin siyasi lideriymiş gibi hareket eden Trump’ın kutsal bazı metinlerde var olduğu söylenen bu savaşları göze alabilecek lider olduğuna inanılıyor.

***

Armageddon günü İsrail’e düşman bazı ülkelerin Meggidio’ya gelip koalisyon kuracağı düşünülüyor. Bu insanlara göre Türkiye ve İran’ın da mutlaka yer alacağına inanılan bu koalisyon İsrail’le çok kanlı ve nükleer silah da kullanılacak bir savaşa girişecek.

Şimdi sıkı durun, bu son savaşın Meggidio yerine Türkiye topraklarında Hatay’da Amanos dağının eteğinde olması gerektiğini söyleyenler de var. Buna inananlara göre Hatay’da yaşanan büyük deprem de bunun yaklaştığını gösteren kutsal bir işaretmiş.

***

Bu hikâyeye gerçeği anlatıyormuş gibi inananlar o gün dünyada iyi ve kötünün savaşı olacağını söylüyor. Bazıları taraflara GOG ve MAGOG adını veriyor. Bizler de YECÜC ve MECÜC diyoruz.

Savaşları tetikleyen aşırı dinci çevreler o savaşta gökten yere inecek İsa Mesih’in iyiden yana taraf olacağını, kötüler koalisyonunu yeneceğini ve İsrail’in zaferinin yaşanacağını düşünüyor.

***

Bazı durumlarda bir kritik düşünceyi insanın gözüne sokar gibi birkaç defa tekrarlamak gerekli olabiliyor. Ben Trump’ın başkan seçilmesinden sonra, ilk başkanlığı döneminde olduğu gibi yeniden canlanan bu düşünceleri, neler konuşulduğunu bildiğim için bugün bu insanlardan oluşan ABD yönetimindeki yeni savaş koalisyonundan ürküyorum.

***

Yıllardır bu anlattıklarım son derece fantastik hatta absürd olduğundan bunları benim uydurduğum ve bununla bir komplo teorisi yaptığım sanıldı ve sanılıyor.

keşke doğru olsaydı, keşke bütün bu saçmalık benim ‘deli kafamdan’ çıkmış olsaydı. ama maalesef değil, Trump başkanlığında Amerika’da oluşan neocon-evanjelist koalisyon yönetimi bu saçmalıklara inanıyor ve israil ile birlikte bunu gerçekleştirmek için adımlar atmaya başladılar bile.  

Maalesef diyorum, çünkü Suriye’deki gelişmeler Amerika ile İsrail’e bizi planlarının içine çekme yolunda bir fırsat daha verdi. Suriye aslında senaryonun hızlandırılması fırsatıydı onlar için. 

Bugün Israil’de birbiri üstüne yapılan Türkiye aleyhine toplantılar ve ‘ türkiye tehdidi’ yaratma çabaları ve bu konuda verilen komisyon raporu da bahsettiğim bu çılgın planın bir parçası maalesef.

***

yukarıda senaryoyu anlatırken bunun uygulanması için uygun zaman ve koşullar bekleniyor demiştim. Trump’ın ilk başkan olduğu dönem beklenen uygun zaman ve şartları tanıdı onlara. o günlerde Washington’da Trump’ı izlemekle görevli bir gazeteci olduğumdan evanjelist tehlikenin nasıl büyüdüğünü birinci elden izledim ve önemli  evanjelistlerden çılgın senaryoyu bizzat dinledim de.

o günlerde evanjelistlerin yolunun nasıl açıldığının işareti  olan ve bugüne kadar öğrenmemiş olabileceğiniz bazı gelişmeler olduydu.

bunları da bilmeniz bugün gerçekte nelerin olduğunu anlamanız için size yardımcı olacaktır:

***

Trump başkanlığına başladıktan bir süre sonra Senato ve temsilciler meclisinin bulunduğu Capitol binasının hemen yanında bir incil müzesi açıldı. 

nüfusunun çoğunluğu seküler olan Washington’da buna neden ihtiyaç duyulduğu anlaşılamamıştı.

Bu müze konumu ve içeriğiyle Amerikan müesses düzenine verilmiş bir uyarıydı. Evanjelistler biz geliyoruz, artık yönetim bizim elimizde diyordu Capitol binasının yanındaki bu  müzeyle. müzenin sembolik önemini bir tek İsrail çok iyi anlamıştı. Netanyahu mesajlar  yolladı Trump’a  bu müze  için ve bir bakanını da özel olarak müzeye gönderdi. 

Müze dünyanın en büyük sanat perakende şirketi Hobby Lobby’nin sahibi olan muhafazakar Evanjelik Hıristiyanlardan oluşan Steve Green ailesi tarafından finanse ediliyor.

***

Trump göreve başlamadan önce Netanyahu Washington’a Mossad’ın başkanı Yossi Cohen’i göndermişti ve o da başta Trump’ın damadı Jared Kushner ile birlikte çalışıp İsrail’in Evanjelist çevrelerle nasıl ortak hareket edebileceğini araştırmıştı.

Jared Kushner, Trump tarafından yönetimin İsrail işlerini koordine etmekle görevlendirildi. Netanyahu, Trump başkanlığı döneminde özel nedenlerle ABD’ye gelişinde çoğunlukla Kushner’in babasının New Jersey’deki evinde, Kushner’in eski odasında kalıyordu.

***

Başkan Trump Beyaz Saray’da kamuoyundan gizlenen Evanjelical Advisory Board adlı bir de kurul oluşturmuştu. bu kurul yönetimin aldığı kararların evanjelist inanca uygun olup olmadığını denetliyordu.

***

anlatılan hurafelere aynen inanan evanjelist milyarder Sheldon Adelson ve eşi Miriam, Trump ile New York’ta Trump Tower’da ve Adelson’un Los Vegas’taki otelinde defalarca görüştü. toplantıların tek gündemi vardı,  Israil’de bir gazetenin sahibi de olan Sheldon ve eşi Miriam Kudüs’ün israil başkenti olması mücadelesinin başını çekiyordu. Hatta Trump’ın emriyle ABD büyükelçiliğini Kudüs’e taşıdığı gün Miriam’ın sevinçten ağladığı biliniyor. daha sonra Miriam’a Presidential Medal of Freedom madalyası da verdi Trump.

***

Abd büyükelçiliğinin kudüs’e  taşınmasının İsrail’de kutlandığı toplantıya Jared Kushner ile birlikte Sheldon Adelson ve ABD hazine Bakanı Munchin de katıldı. Trump’ın kızı da oradaydı. toplantıda hazine bakanı ve Sheldon Adelson’un o günlerde israil’i en çok eleştiren ülke olan Türkiye’den bunun hesabını sormaya yemin ettikleri anlaşıldı.

***

 Evanjelist radyo ve internette Armageddon’un gelmesi  için ve türkiye aleyhine yayınlar özellikle rahip Brunson döneminde zirve yapmıştı. bu yayınlarda Erdoğan’dan Magog diye bahsediliyordu, bu yüzden Brunson ABD’ye dönünce Trump onu oval ofiste kabul etmişti.

’Turkey invades İsrael.. Hallfway to Armageddon’ adlı kitap (yazarı Craig White) bu yayınların tonunun iyi bir örneğidir.

***

bütün bunlara inanıp inanmadığınız önemi değil.

Ben de saçma buluyorum bütün bunları.

İnananların bunları gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği de önemli değil.

burada asıl önemli olan Amerikan başkanlığı gibi bazı önemli konumdaki insanların bunlara inanması ve sonuna kadar gidemeseler dahi  en azından bu yönde bazı adımlar atmaya çalışacaklarıdır.

Bilmezsek mücadelemiz tam olmaz diye ürktüğümden yıllardır yazıp duruyorum bütün bunları.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.