Hayal kurmak, fikir üretmek çok güzel. Ama daha güzeli, içlerinden birini seçip işe girişmek değil mi? Bazen ilk yola çıktığımızda fikir değişiyor, aynı kalmıyor. Ama fikir, fikir doğuruyor; anlattığımızda aldığımız yorumlar ve sorular fikri büyütüyor, olgunlaştırıyor.
Evde, okulda, sokakta, sinemada aklımda hep çılgın fikirler dolanırdı. Olmaz denileni oldurmak, yapma denileni gizli gizli yapmak mutluluk verirdi. Çok daha çılgın fikirlerim vardı. Aile ve arkadaş gruplarında söylediğimde kıs kıs, bazen de kahkahalarla gülenler olurdu. Düşünsenize, bugüne kadar kaç fikri kafamızda çevirip sonra hunharca öldürdük? Acaba aklımıza gelen fikirleri bir kağıda dökseydik, içlerinden bugün hayatımıza giren fikirlere benzeyenler olur muydu? En çok hangi fikrimizi sevmiştik?İçimizden geçirirken ya da bir dostumuza anlatırken gözlerimizin parladığı, ellerimizin terlediği fikir ya da fikirler hangisiydi?
Hayal kurmak, fikir üretmek çok güzel. Ama daha güzeli, içlerinden birini seçip işe girişmek değil mi? Bazen ilk yola çıktığımızda fikir değişiyor, aynı kalmıyor. Ama fikir, fikir doğuruyor; anlattığımızda aldığımız yorumlar ve sorular fikri büyütüyor, olgunlaştırıyor.
Aklımıza en çok hangi fikirler geliyor, hiç düşündünüz mü? Çocukken daha uçuk kaçık fikirlerim vardı. Her şeyi denerdim, her şeyi okurdum ve merak ederdim. Tanrıların Arabaları okurken uzaylılarla buluşmayı, Küçük Kara Balık okurken Kara Balık’a nasıl yardımcı olabileceğimi, Zagor okurken Kızılderilileri korumak için yeni fikirler düşünürdüm.
Evde, okulda, sokakta, sinemada aklımda hep çılgın fikirler dolanırdı. Olmaz denileni oldurmak, yapma denileni gizli gizli yapmak mutluluk verirdi. Çok daha çılgın fikirlerim vardı. Aile ve arkadaş gruplarında söylediğimde kıs kıs, bazen de kahkahalarla gülenler olurdu. Ama özellikle sinemada filmleri seyrettikçe, saçma hayallerin bile filmlere konu olduğunu ve onların da bir gün hayata geçeceğini düşünmekten hiç vazgeçmedim.
Yıllar geçtikçe yeni insanlar, yeni ülkeler tanıdım.Her insanın, her kültürün, her coğrafyanın çok farklı tarihleri, gelenekleri ve kültürleri olduğunu öğrendim. Daha çok sinemaya gittim, daha çok film seyrettim. Ülkeleri ve yaşamları ya kitaplardan ya da filmlerden takip ettim. Gördüklerimi beğendiklerimi ya aklımda ya cebimde biriktirdim. Aramızda kalsın, bayağı “arakladım”.
Ama eskiden herkese anlattığım, saçmaladığım garip ve salakça fikirleri artık kafamda tutmaya başladım. Benim gibi “her işe olabilir” diye bakan birkaç kişiden oluşan bir ‘Garip Fikirler Çetesi’ kurdum. Onların bile bu gruptan olduklarından haberi hiç olmadı.
Olacağına inanmasak bile düşünmekten ve sınır koymaktan vazgeçmeden birbirimize yazmaya ve anlatmaya devam ettik. Koskoca şirkette, o kadar zor ve saçma, olmaz denilen fikirleri hayata geçirdik ki biz bile inanamadık. Çoğundan büyüklerimizin haberi bile olmadı. Gazetelere ve TV’lere düşmedik, çok şükür. Yaptıkça yapasımız, ürettikçe üretesimiz geldi.
Deli cesareti ile her fikri konuşmaya, tartışmaya ve seçtiklerimizi hayata geçirmeye başladık. İşte en güzel işlerimiz o yıllarda çıktı. Yıllar geçti ve ‘aman dikkat’ dönemi başladı. İşler iyi giderken birden yaratıcılık ve yeni fikir, para çarçur edilen gereksiz denemeler olarak görülmeye ve uyarılar gelmeye başladı:
“Elinizdekini iyi yapın, yeni işlere girmeyin.”
İşte bu tutum, benim ve birçok arkadaşımın hevesini kırdı. Yeni işler, yeni ülkeler konuşmak ve heyecanlanmak yerine, olan heyecanımız kaçtı. Enerjim düştü, kendimi ve çevremi motive edemez oldum. Oysaki ben ve birçok arkadaşım, saçma fikirler üreterek, onları anlatarak ve bazılarını hayata geçirerek enerjimizi şarj ediyoruz. İş sonuçlarını böyle değiştiriyoruz, hedeflere böyle ulaşıyoruz, işe böyle mutlu geliyoruz.
Herkesin aklında fikir çok, ama onları yapmaktan vazgeçiren o kadar engel var ki (bürokrasi, kurallar, toplum, yönetici ve patron)… Etrafımızda fikir coşturan insanlara ve topluluklara ihtiyacımız var. Ve onlarla beraber olmak, birlikte düşünmek bana ve bize çok iyi geliyor. İşte Genwise’ı da bunu yapmak için kurduk.
Kurumsalda yıllarca keyifle çalıştık, yeni ülkelerde yeni işler kurduk. Ama artık tıkandık, gittiğimiz iş keyif vermiyor. Başka bir iş yapmaya veya koltuğu bırakmaya cesaretimiz yok. Nereden başlanır bilmiyoruz. İşte kafanızda bunlar varsa, hadi Genwise’a gelin. Yarın başlıyoruz. Birlikte çalışalım, birlikte üretelim. Küçük bir tanışma, yeni dostlar, yeni metotlar, yeni işler ve yeni “ben” demek. Durdurma kendini ve kafandaki deli fikirleri. Bırakın fikirler havada uçsun, coşturun kafanızı. Onlar sizi daha iyi yapacak şeyler.
1 Aralık 2025 - Bir 20’lik bir 50’lik… Dedim ki: Biz olduk ‘bir 70’lik.’
24 Kasım 2025 - Amerika Rüyamız ve eve dönüş
17 Kasım 2025 - Kimse bizi OUT etmeden, kendimizi IN edelim!
10 Kasım 2025 - Rahat Batanlar Kulübü’ne Hoş Geldin!
3 Kasım 2025 - Yoksa siz de merakı kurumsallaştıramadıklarımızdan mısınız?
Tuğrul Ağırbaş Kimdir?
30 yılı aşkın süre ile Türkiye, Rusya ve CIS ülkelerinde FMCG alanında değişik görevler alan Tuğrul Ağırbaş, son 20 yıldır Efes’in global marka olma, satınalma ve birleşme projeleri ve yeni pazarlara giriş işlerini yürüten ekipte, büyüme odaklı projelere liderlik yapmıştır.
Pertevniyal Lisesi ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu olan Tuğrul Ağırbaş öğrenim hayatı boyunca Kapalıçarşı’da değişik alanlarda çalışarak, ticareti ve tüketici davranışlarını öğrenme şansına sahip oldu.
İş hayatına 1990 yılına Anadolu Efes’te Pazarlama uzmanı olarak başlayan Ağırbaş, sırasıyla Proje Geliştirme, Satış ve Pazarlama’da görev aldıktan sonra, son olarak da değişik ülkelerde 16 yıl boyunca Genel Müdürlük görevlerini sürdürdü.
Anadolu Efes’in Rusya operayonunu 10 yıl boyunca yönetti ve dünyanın en büyük bira pazarlarından biri olan Rusya’da satınalma ve birleşmelerle firma pazar payını ikinciliğe taşıyan ekibe liderlik yaptı. Türkiye,Rusya ve çalıştığı diğer ülkelerde büyüme odağıyla çok sayıda yeniliği ve markayı tüketicisiyle buluşturdu.
Efes Türkiye Genel Müdürlük görevini yürüttüğü dönemde ise, marka ve kurumun topluma katkısını büyütme amaçlı, pazarı büyütmeye yönelik, bira kültürü oluşturma ve inovasyon, kültür, sanat, turizm ve spor alanında çok sayıda projeye öncülük etmiş ve tüm paydaşlara katkı sağlayan stratejileri hayata geçirmiştir.
İnovasyon ve yeni ürünlerin hem hızını artırma hem de etkisini büyütme amaçlı, inovasyon ve kurum içi girişimcilik çalışmalarını yapılandırarak ve ekosistemdeki çok sayıda girişimle işbirliği kurarak, Efes’in Start-Up dostu şirket olması yönünde çalışmalara öncülük etmiştir.
Halen çalışmalarını yurtiçi ve yurtdışı şirket ve girişimlere danışmanlık ve üst düzey yöneticilere koçluk yaparak sürdürmekte olan Ağırbaş, Türkiye’de kurumsal şirketlerin, girişimci kurumlara dönüşmesi vizyonu ile 2018’de kurulan ‘ Girişimci Kurumlar Platformu’nun danışma kurulu üyesi ve başkanıdır.
2022 sonunda, ortağı Zeynep Kurmuş ile birlikte, 40+ yaş ve kurumsal deneyimi olanlar için, birikmiş deneyim ve tecrübelerin yeni işlere ve girişimlere dönüşmesini sağlayan, üretim ve paketleme kampı Genwise girişimini hayata geçirmiştir.
Köylerde, çocuktan başlayarak tüm topluma yayılacak yenilikçi bir eğitim anlayışını hayata geçirmek için 2016’da kurulan Köy Okulları Değişim Ağı- KODA’nın yönetim kurulunda görev almaktadır.