Ürünleri aya, cüzdanı yaya: ABD’li şirket 63 gündür grevde olan 220 işçiyi unuttu
1 Mayıs 1977'de hayatını kaybedenleri anmak için Taksim’deki Kazancı Yokuşu’nda bir araya gelen 1 Mayıs Tertip Komitesi'nin yürüyüşü polis tarafından engellendi. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Barikatlar, bu düzeni anlatıyor" diyerek polis engeline tepki gösterdi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB9, Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türk Diş Hekimleri Birliği’nden(TDB) oluşan 1 Mayıs Tertip Komitesi, 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybedenleri anmak için Kazancı Yokuşu’nda bir araya geldi.
“Yaşasın 1 Mayıs”, “1 Mayıs şehitleri ölümsüzdür” ve “Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek” sloganlarının atıldığı anmada, hayatını kaybedenlerin anısına karanfil bırakıldı.
Karanfil bırakılmasının ardından Şişhane’deki anmaya doğru yürüyüşe geçmek isteyen grup, polis tarafından engellendi.
1 Mayıs’ta yitirdiklerimizi anmak için Taksim’deyiz pic.twitter.com/xPeLVYp3Ci
— DİSK (@diskinsesi) April 28, 2023
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, anmada yaptığı açıklamada, polis engeline şu sözlerle tepki gösterdi:
“Bu barikatlar çok şey anlatıyor. Bu barikatlar; işçiden alıp patrona veren, fakirden alıp zenginin kasasını dolduran, tüm çarkları zengini daha zengin yoksulu daha yoksul yapmak için dönen ve milli gelirden işçi sınıfının emekçilerin aldığı payı Cumhuriyet tarihinin en düşük düzeyine, yüzde 25’lere kadar düşüren bu düzeni anlatıyor.”
Kazancı Yokuşunda 1 Mayıs anması sonrası polis barıkatı ile Şişhane ye yürümemiz engelleniyor. Faşizme karşı omuz omuza vermeye çağırıyoruz! pic.twitter.com/pJm1Oq82Wz
— KESK (@KESK1995) April 28, 2023
1 Mayıs 1977 günü İşçi Bayramı’nı kutlamak üzere çeşitli illerden İstanbul’a gelenler ile birlikte yaklaşık 500 bin kişi Taksim Meydanı’ndaki kutlamalara katıldı. Akşam saatlerinde dönemin DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler konuşmasının sonuna geldiğinde etraftan silah sesleri duyulmaya başlandı. Sular İdaresi binasının üstünden ve meydandaki otelin çeşitli katlarından açılan ateş sonucu insanlar panik halde kaçışmaya başladı, kısa bir süre içinde o dönemki Intercontinental Oteli’nin de üst katlarından da ateş açıldı.
İnsanlar panik halde kaçmaya çalışırken polis de ses bombaları ve panzerlerle kalabalığa müdahale etmeye başladı. Kalabalık, kaçmak için özellikle Kazancı Yokuşu’na yöneldi ancak burada bulunan bir kamyonun yolu tıkaması yığılmaya ve buna bağlı ezilmelere sebep oldu.
O gün Taksim’de iddianameye göre 34 kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı. Ölenlerden beşi kurşunla vuruldu. 29’u izdiham sırasında nefes alamadığı için boğularak ya da ezilerek öldü. Yaralılardan da 34’ü de başından ve göğsünden kurşunla vurulmuştu.
Çeşitli sendika ve sol örgütlere mensup 98 kişi hakkında 14 yıl boyunca süren yargılamada kimse ceza almadı. Hiçbir devlet yetkilisinin yargılanmadığı ve zamanaşımına uğrayan dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşındı.