Araştırma: Hafıza yalnızca beyinde depolanmıyormuş
Uyku apnesinin yüksek tansiyon, kalp krizi, inme ve ani ölümle ilişkisi eskiden beri biliniyor. Beyne verdiği zarar da artık belirginleşiyor
Uyku apnesi, uyku sırasında solunumun en az 10 saniye süreyle birden çok kez kesintiye uğramasına yol açan bir hastalık. Tahminlere göre, dünya genelinde yaşları 30 ila 69 arasında olan 936 milyon yetişkinde uyku apnesi var.
Uykuda nefes durmaları, vücutta neredeyse bütün sistemlerin oksijensiz kalmasına yol açarak bir dizi sorunu beraberinde getiriyor: Kalp ritmini bozuyor, metabolizmayı etkileyerek kilo aldırıyor, konsantrasyon sorunlarına neden oluyor. Yarattığı önemli sorunlardan bir diğeri, derin uykuya geçişi engellemesi. Hastalar bu yüzden sabahları yorgun uyanıyor ve gün içinde sürekli uyku ihtiyacı hissediyor.
Şiddetli uyku apnesi tedavisiz kaldığında ölüm riskinde üç kat artışla sonuçlandığı için hastalığın erken tanınması ve uygun tedavinin başlanması oldukça önemli. Ancak uyku apnesi, teşhiste gecikmenin en fazla yaşandığı hastalıklardan biri çünkü uykuda ortaya çıkıyor ve hasta durumunu fark edemiyor. Hastalık çok şiddetli hale geldiğinde apnenin yarattığı “boğulmalar” genellikle hastanın eşi tarafından fark ediliyor.
Uyku apnesinin yüksek tansiyon, kalp krizi, inme ve ani ölümle ilişkisi eskiden beri biliniyor.
Yeni bir araştırma, uyku apnesinin zararlarıyla ilgili bir sonuca daha ulaştı. Buna göre, derin uykuda daha az zaman geçiren şiddetli uyku apnesi olan kişilerin beynindeki “beyaz cevher” dokusunda daha fazla hasar oluşuyor. Derin uykuda geçirilen her yüzde 10’luk azalma ile beynin beyaz cevherinde “hiperintensiteler” adı verilen ve ancak beyin taramalarında görülebilen küçük lezyonlarda artış gerçekleşiyor. Üstelik bu artış 2,3 yıllık yaşlanmanın etkisine benzer.
Uzmanlar, daha fazla beyaz cevher hiperintensiteleri’ine sahip olmanın beynin bilgiyi işleme, dikkat ve hatırlama yeteneğini azaltabileceğini söylüyor. Bu arada bu maddelerin az olması da depresyon, anksiyete ve sinirlilik gibi zihinsel sağlık sorunlarıyla ilişkilendiriliyor.
Horlama, uykuda özellikle boyun, baş ve boyun bölgesinde terleme, sabah yorgun uyanma ve baş ağrısı uyku apnesinin en önemli belirtileri. Gündüz uyku atakları da uyku apnesini ele veren işaretler arasında. Hatta bu ataklar bazen iş ve trafik kazalarıyla sonuçlanabiliyor.