Bayram haftası biterken sinemalar şenlendi. Sekiz filmlik haftanın iddialısı 'Kamçılı Adam'ın sinemalara veda ettiği 'Indiana Jones ve Kader Kadranı'. Onun gibi hedefe yine Nazileri koyan 'Sisu' ise haftanın sürprizi. John Wick'in hikayesini hatırlatan film modern western
Kamçılı Adam Indiana Jones’un veda filmi. Harrison Ford son kez kamçısını şaklatırken eski düşmanları Nazi’lere karşı mücadele veriyor yine. Yıl 1969 ve Indiana Jones işi bırakmaya karar vermiştir. New York’taki Hunter College’da on yıldan fazla bir süredir ders veren saygın arkeoloji profesörü, bugünlerde tek başına yaşadığı mütevazı dairesine çekilmeye hazırlanmaktadır. Arasının açık olduğu vaftiz kızı Helena Shaw’ın babasının yıllar önce Indy’ye emanet ettiği nadir bir eseri, zamandaki çatlakları bulma gücüne sahip olduğu iddia edilen meşhur Arşimet Kadranı’nı aramak için yaptığı sürpriz ziyaretle işler değişir.
Jalmari Helander’ın yönettiği film İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerinde, yalnız bir maden arayıcısının kuzey Finlandiya’da inziva çekilmişken bir Nazi bölüğünün ona bulaşmasıyla gelişen olayları anlatıyor. Aslında o kendi halindeki madencinin efsanevi bir savaşçı olduğu gerçeğini geç fark ediyorlar. John Wick hayranlarının kesinlikle kaçırmaması gereken bir film. Çünkü bu modern western hikayesi Wick’in uzaktan akrabası adeta.
Bir grup Güney Koreli turist Taliban tarafından rehin alınır. Rehinelerin sorunsuz bir şekilde kurtarılmasını sağlamak için Koreli bir diplomat Afganistan’a gönderilir. Ancak tüm önlemler başarısız olur ve bir rehine öldürülür. Bu durum üzerine diplomat, hayatta kalan rehineleri kurtarmak için Ulusal İstihbarat Servisi ajanı ile birlikte çalışmak zorunda kalır.
Aykut Taşkın’ın yönettiği Veysel Demir, Metin Pıhlıs, Hilmi Deler’in rol aldığı film bir intikam öyküsü… Wind, çocuk yaşlarda babasının yıkımına, sonra da ölümüne neden olan iş insanı Ethem Bey’den intikam almak için yıllar süren bir çalışma içine girer. Wind adıyla internet ortamında hacker olarak var olmayı başarır ve pek çok kişinin korkulu rüyası olur. Şimdi sıra Ethem Bey’dedir.
Bir grup çevre aktivisti, yaşadıkları bölgeyi kirleterek zarar veren devasa boru hattı şirketine karşı imkansıza yakın, cesurca ve ses getirecek bir eylem planlar. Amaçları, petrol endüstrisinin sebep olduğu tahribatı kamuoyunda tartışmaya açmaktır. Fakat zamana karşı bu yarışta büyük ve ciddi engellerle karşılaşırlar.
Ana fikrini ve ilhamını Andreas Malm’ın ‘Bir Boru Hattı Nasıl Patlatılır’ adlı kitabından alan film, Daniel Goldhaber’in imzasını taşıyor. Filmde Ariela Barer, Kristine Froseth, Lukas Gage rol alıyor.
Korku ve gerilim olmadan hafta kapanmaz. BU haftanın yerli koru gerilimi Tayfun Can Demirtaş’tan. Erkan Özmen, Ayşegül Kaygusuz, Yaprak Tüter’in oynadığı filmde ablasını arayan Elif’in yaşadıklarını konu ediyor. Ailesini trajik bir kazada kaybeden Elif, tek dayanağı olan ablasının gizemli kaybından sonra halüsinasyon görmeye başlar. Ablasını arayan Elif, araştırmalarını sürdürürken gizemli bir erkek ile tanışır. Gizemli kişi ile ilişkisini ilerleten Elif, olaylardan uzaklaşmak adına bir adaya gezi düzenler ancak Elif’in bilmediği bir şey vardır, ablasını arayan sadece Elif değildir.
Néstor Sánchez Sotelo’nun yönettiği María Abadi, Jorge Booth, Marco de la O’nun rol aldığı ‘Şeytan Uykuda’ bir grup kanun insanının cinayet soruşturmayı yürütürken başlarına gelen gizemli olayı ele alıyor.
Polis memuru Camila, adli savcı Fátima ve polis dedektifi Ángel, son derece tehlikeli durumlarla ve korkunç cinayet vakalarıyla, kötü suçlularla karşı karşıya kalırlar. Bir banliyö bölgesindeki operasyon sırasında, kurban ederek intihar etme ritüelinde uğursuz bir kadın figürüyle karşılaşırlar. Ölümden daha güçlü olan bu kana susamış varlık, onlarla kötü bir oyun oynamak için uykusundan uyanır.
Haftanın tek animasyonu olan ‘Genç Deniz Canavarı’nın kamera arkasında Kirk DeMicco ve Faryn Pearl ikilisi var. Okuluna uyum sağlamaya çalışan 16 yaşındaki Ruby Gillman, ne kadar çabalasa da görünmez olduğunu hisseder. Kesirlerdeki başarısından dolayı kendisine hayran olan, hoşlandığı çocuğa matematik dersi veren Ruby, annesinin denize girmesini yasakladığı için okul arkadaşlarıyla plajda takılamaz. Ancak annesinin ilk kuralığını çiğnediğinde, hayatıyla ilgili çok önemli bir şey keşfeder.
Savaşçı Kraken kraliçelerinin torunu olduğunu öğrenen Ruby, hükümdar büyükannesi, Yedi Denizin Savaşçı Kraliçesi’nden tacı devralmanın kaderinde olduğunu keşfeder. Krakenlar, okyanusları ezelden beri kendileriyle savaşan deniz kızlarına karşı korumaktadır ve bu durum Ruby için bir sorun oluşturur. Çünkü okulun popüler kızı Chelsea bir denizkızıdır. Kendi kimliğini kabul etmesi gereken Ruby, sevdiği insanları korumak için zorlu bir mücadeleye girişir.