İstanbul’da Yeşilçam turu: Her dönemin zengininin gözdesi, sinemacıların parti evi
'Hababam Sınıfı'nın çekildiği Koşuyolu'ndaki Adile Sultan Kasrı, Türkiye'nin en çok ziyaret edilen film mekanı. Öyle ki içine Hababam Sınıfı Müzesi bile açıldı. Lakin bir lise daha var. Seri 2000'li yıllarda 'Merhaba' derken Ahmet Ratıp Paşa Köşkü'nü mesken tuttu. İki mekan sürekli karıştırılıyor...
Üsküdar Koşuyolu’nda Validebağ Korusu içerisinde bulunan Adile Sultan Kasrı, malum ‘Hababam Sınıfı’ serisiyle özdeşleşmiş bir mekandır. Bu serinin üç filmi, ‘Hababam Sınıfı’, ‘Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı’ ve ‘Hababam Sınıfı Tatilde’ye ev sahipliği yapan mekanın, aklımızdaki sinematografik hafızası o kadar güçlüdür ki, isminden dolayı burayı, filmlerde Hafize Ana’yı canlandıran Adile Naşit’in evi olarak düşünenlerin sayısı hiç de az değildir. Pek tabii Adile Naşit ile Adile Sultan’ın bir alakası yok.
Yaklaşık 200 yıl önce Sultan 3. Selim’in, annesi Mihrişah Valide Sultan için Çamlıca eteklerinde bulunan arazide bir bağ köşkü inşa ettirmesiyle başlıyor her şey. Sonra burayı Sultan Abdülmecid annesi Bezmialem Valide Sultan’a hediye ediyor. Bezmialem Valide Sultan, yurt içinden ve yurt dışından getirttiği bitki türleriyle araziyi modern bir botanik bahçesine çeviriyor.
Onun vefatından sonra, Validebağ arazisi Altunizade Ailesi’nin mülkiyetine geçiyor. Altunizade İsmail Zühtü Paşa, 1860 yılında buraya muhteşem bir köşk inşa ettiriyor. Bir süre sonra da köşkü, güzelliğinden çok etkilenen Sultan Abdülaziz’e armağan ediyor.
Sultan Abdülaziz, nedendir bilinmez, köşkü yıktırıp günümüzdeki yapıyı inşa ettiriyor ve annesi ‘Pertevniyal’ Valide Sultan’a hediye ediyor. Fakat yapı, 1863 yılında Abdülaziz’in kız kardeşi Adile Sultan’a yazlık saray olarak veriliyor. Adile Sultan uzun yıllar bu köşkte yaşıyor ve ölümünden sonra köşke, Sultan Reşat’ın üçüncü eşi Darrüalem Kadın yerleşiyor.
Köşkün onun 1909’da vefat etmesiyle yapının bir süre boş kaldığı sanılıyor. 1. Dünya savaşı yıllarında kız öğrenciler için yetim yurdu olarak kullanılması için burası Maarif Vekaleti’ne bağlanıyor. Cumhuriyet sonrasında, Validebağ’ı Şehir Yatı Mektebi olarak hizmet vermeye başlıyor. Cumhuriyet öncesi ve sonrasında Validebağ Kasrı ya da Validebağ Sarayı adıyla anılan yapıya, 1933’lü yıllardan sonra Adile Sultan Kasrı adı veriliyor.
Kasır, 1991’de dönemin İstanbul Milli Eğitim Müdürü Turgut Akan’ın önerisiyle, Öğretmenevi ve Kültür Merkezi’ne dönüştürülüyor. 2000’lerin başında Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu’nun kararıyla kasırdaki bir oda Hababam Sınıfı Müzesi olarak düzenleniyor.
Yaklaşık 150 yıllık bir geçmişe sahip olan Adile Sultan Kasrı’nın son yüzyılda ağırlıklı olarak eğitim amacıyla kullanılması ve ‘Hababam Sınıfı’nın da temelde okul ve eğitime dair bir seri olmasından dolayı, filmle mekanın özdeşleştiği bir gerçek. ‘Hababam Sınıfı’ filmlerinin çok sevilmesinden dolayı, burası en popüler sinema mekanlarından biridir ve hemen hemen her gün ziyaret edilir.
2000’li yılların başında Hababam Sınıfı serisi yeniden çekilmeye başlandığında ilk film ‘Hababam Sınıfı Merhaba’ya ev sahipliğini, Acıbadem Caddesi üzerinde yer alan Ahmet Ratıp Paşa Köşkü’den okula dönüştürülen Çamlıca Kız Lisesi yapar. Bunun için ‘Hababam Sınıfı’nın çekildiği yer’ olarak anılır ve serinin ilk filmlerinin çekildiği Adile Sultan Kasrı ile sürekli karıştırılır.
Adile Sultan Kasrı ve Ahmet Ratıp Paşa Köşkü’nün birbirine karıştırılmasının bir diğer nedeni ise tarihsel serüvenlerinin birbirlerine benzemesi. İki yapı da Osmanlı döneminde köşk olarak inşa edilse de sonraları eğitim amaçlı kullanılır.
2. Abdülhamit’in gözde paşalarından Ahmet Ratıp Paşa tarafından 1904’te inşa edilmeye başlanan köşkün mimarı, dönemin önemli isimlerinden Kemalettin Bey. Paşa’nın büyük paralar harcayarak yazlık köşk olarak yaptırdığı, ancak hiç oturma fırsatı bulamadığı köşkün kimi malzemeleri Viyana’dan, Paris’ten getirilir.
Yapıdaki her ayrıntıya büyük özen gösterildiği için köşkün yapımı 1908’e kadar sürer. 54 odalı köşk, 1909’da 2. Abdülhamit’in tahtan indirilmesi ve Ahmet Ratıp Paşa’nın da görevinden azledilmesiyle (Paşa bir süre Bekirağa Bölüğü’ne hapsedilir ve yargılanır. Aklandıktan sonraysa 1909’da Fransa’ya gider ve 1914’te Paris’te vefat eder) burası Maarif Nazırı Şükrü Bey tarafından okul yapılması için satın alınır.
13 Aralık 1914’te Acıbadem Yatılı Numune Kız Lisesi olarak hizmet vermeye başlayan köşkün, bu macerası kısa sürer. Sonra Çamlıca İnas Sultanisi olarak hizmet verir. 1922’de ortaokul olarak düzenlenir. 1938’de Çamlıca Kız Lisesi’ne dönüştürülür ve 1985’e kadar bu okulda binlerce öğrenci okur. Birkaç yıl önce restorasyon edilmeye başlanmıştı. Restorasyonu biten köşk, Çamlıca Lisesi’nin bünyesinde faaliyet gösteriyor.