İhracatçının ‘TL değerli’ yakınması yeni yılda da sürecek
Merkez Bankası, 2023 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 22,3'ten yüzde 58'e çıkardı. Merkez Bankası Başkanı Erkan'ın yüzde 5'lik orta vadeli enflasyon hedefini revize etmeyeceklerini vurgulamasına rağmen, kurumun 2026'ya kadarki tahminlerinde tek hane görünmüyor.
Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, 2023’ün üçüncü enflasyon raporunu dün Ankara’da gerçekleştirilen toplantıda açıkladı. Bu toplantının bir özelliği de, Erkan’ın kamuoyu karşısına ilk kez çıkmasıydı. Erkan’ın yaptığı sunuma göre, TCMB 2023 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e, 2024 yıl sonu tahminini yüzde 8,8’den yüzde 33’e yükseltti. 2023 yıl sonu gıda enflasyonu tahmini ise yüzde 27,9’dan yüzde 61,5’e çıktı. Erkan sunumunda ayrıca 200 TL’den daha yüksek kupürlü bir banknot üzerinde çalışmadıklarını ve yüzde 5 enflasyon hedefini revize etmeyeceklerini söyledi. Eğer TCMB’nin tahmini doğru çıkarsa enflasyonun yılın kalanında kümülatif olarak yüzde 30 artması gerekiyor. Bu aşamada da gözler Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) üzerinde olacak.
“Enflasyonda zirveyi gelecek yılın ikinci çeyreğinde bekliyoruz. Zirvenin 60 civarında olacağını tahmin ediyoruz” diyen Hafize Gaye Erkan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
* Enflasyonu kalıcı olarak düşürmek için parasal sıkılaştırma dönemine başladık. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeleri yakından takip ediyoruz. Fiyat istikrarı doğrultusunda tüm araçlarımızı kararlılıkla kullanmaya devam edeceğiz.
* Döviz kurunda gözlenen düzeltme ve mali disipline yönelik tedbirlerin sonucunda enflasyon kısa vadede geçici bir yükseliş gösterecektir.
* 2024 yılında dezenflasyonun sürdürülebilir şekilde başlamasını sağlayacak zemini oluşturuyoruz.
* Kararlarımızın olumlu etkilerinin bir kısmını 2023’ün sonunda ve enflasyonun ana eğiliminde 2024 ikinci çeyreğinden itibaren hissetmeye başlayacağız.
* Dezenflasyon dönemine girildiğinde fiyatlarda geçici düzeltmeler yerini kur istikrarı, iyileşen cari denge, mali disiplin, sermaye akımlarında kalıcı güçlenme ve artan rezervlere bırakacaktır.
* 2025 sonrasını ise istikrar döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu dönemde enflasyondaki gerileme hızlanırken öngörülebilirlik de artacaktır.
* Küresel büyüme zayıf seyretmeye devam ediyor.
* Enflasyonun ana eğilimindeki iyileşmeyi 2024’ün ikinci çeyreğinde hissedeceğiz.
* Ülkemizde enflasyon elimdeki zirve noktasından haziranda yüzde 38.2’ye gerilemiştir. Bunda döviz kurundaki istikrar ve gerileyen emtia fiyatları etkili olmuştur.
* Enflasyondaki gerilemeye en büyük katkı küresel emtia fiyatlarındaki gerilemeden geldi.
* Yılın ikinci çeyreğinde ilişkin veriler özellikle iç talebin etkili olduğunu göstermektedir.
* Tüketicilerin dayanıklı tüketim yapma planları ikinci çeyrekte artmıştır.
* İç talebin seyrine ilişkin toplam arz daha ılımlı seyretmektedir.
* Kur gelişmelerinin enflasyona yansıması farklı kanallar üzerinden gerçekleşiyor.
* Kur geçişkenliği sektörler arasında değişkenlik göstermekle birlikte döviz kurundaki artış tüm sektörler için geçerlidir.
* Faiz artırımı döviz kuru istikrarını güçlendirecektir.
* Hizmet sektöründeki fiyat artışları yüksek seviyelerini sürdürmektedir.
* Ücret artışları, maliyet artışlarına yol açıyor.
* Konut fiyatları ve gayrimenkuldeki arz talep uyumsuzlukları, kiraları yukarı çekerek enflasyonu etkiliyor.
* Enflasyon beklentileri de bir süredir yüksek düzeylerde seyretmektedir. Dezenflasyona geçiş döneminde talebin dengelenmesini bekliyoruz.
* Para politikamızın hedefi fiyat istikrarıdır.
* Sıkılaştırma sonrası mevduat faizleri 12 puan gerileyerek yüzde 30 seviyelerine geriledi.
* Sürece mevduatlardan başlamamızın nedeni, piyasaların işlevselliğini olumsuz etkilemesidir. Böylelikle sadeleşme süreci, faiz artırımının yanı sıra para politikasının etkinliğini de artırmıştır.
* 2023’ün ilk 6 ayında bireysel krediler taşıt kredilerinde yüzde 68’i aşan oranda yükselmiştir. Bireysel krediler 2 trilyon TL’nin üzerine çıktı, kredi genişlemesi iç talebi körüklüyor.
* Haziran ve temmuz PPK toplantılarında toplam 900 baz puan faiz artırımı yaptık. İki ayda iki katının üzerine çıkardık. Politika faizimiz yükselirken mevduat faizleri geriledi. Enflasyon beklentileriyle daha uyumlu seviyelere geldi.
* Türk lirası likiditesinin dengesini gözeterek miktarsal sıkılaşmaya karar verdik. Böylece zorunlu karşılıklar yoluyla sterilize edilecektir. Zorunlu karşılık uygulamasıyla piyasadan 400-500 milyar TL likidite çekilecektir.
* Enflasyon patikamızda önemli bir güncelleme gerçekleştirdik. 2023 yıl sonu enflasyon tahminimizi yüzde 58’e, 2024 yıl sonu tahminimizi yüzde 33’e güncelledik. 2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 15’e gerileyeceğini tahmin ediyoruz.
* 2023 yıl sonu gıda enflasyonu tahminimizi yüzde 61,5’e çıkardık (önceki yüzde 27,9) 2024 gıda enflasyonu tahminimizi yüzde 11,5’ten yüzde 35 olarak güncelledik.
Merkez Bankası’nın enflasyon raporunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Toplantının soru cevap bölümünde Erkan gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erkan gazetecilerin faizdeki kademeli artışın siyasi çekince ile ilgili olup olmadığı sorusuna da yanıt verdi. Erkan, incelemeler ve etki analizlerinin önemli olduğunu, attıkları adımların verisini almak istediklerini belirtti.
Erkan, “Bütüncül yaklaşımımız ve kademeli gidişimiz hem ekonomi açısından hem de dengelerin oluşmasına fırsat verme açısından gerçekleştirdiğimiz bir yaklaşım” dedi. Erkan ayrıca, “Merkez Bankası Başkanı olarak benden hiçbir zaman siyasi bir açıklama almayacaksınız” açıklamasında bulundu. Erkan ayrıca faiz artırımlarının ekonomiye zarar vermeden yapılacağını söyledi. İşte Erkan’a yöneltilen bazı sorular ve yanıtları:
-Mevduat faizi-enflasyon uyumunu ifade ettiniz. Sizce makul seviye nedir? Vatandaş parasını enflasyona karşı nasıl koruyacak?
Biz uygulamalarımızla en bağlayıcı kısıt düzenlemelerden gidelim dedik. Bu da o düzenlemeler arasında yer alıyor. TL mevduat faizleri yüzde 45’lere kadar çıkmıştı. Bu kredi faizlerine de yansıyordu. Uygulamalarımızla ilk etapta yüzde 30’lara geldi. Likidite genişlemesinin etkilerini de yavaş yavaş göreceğiz.
-Faiz artırımlarının yetersiz olduğunu söyleyenler var. Ayrıca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sık sık söylediği “Faiz sebep, enflasyon sonuç” tezi hakkında ne demek istersiniz?
Parasal sıkılaşmaya bütünsel bakmamız şart. Attığımız adımlarla istikrarlı ve kademeli gidiyoruz.
-Para politikasında hız göremiyoruz. Siyasi çekinceler mi etkili oluyor?
Biz adımlarımızı atıyoruz, henüz bitmiş değil. 2 aydır karşı karşıyayız. Her attığımız adımın karşılığını almamız lazım önce.
-Çarşı pazar çok sıcak. Zamlar birbiri ardına geliyor. Türkiye’ye geldikten sonra çarşı pazara inebildiniz mi? Bu zamları insanlar ne zaman görmemeye başlayacak?”
Benim burada olmamın nedeni devlete ve milletimize hizmet. Enflasyonla mücadele olmazsa olmaz. Sadece fiyat istikrarı değil, milletin refahı için de bu çalışmaları yapacağız.
-Çalışmalarınızla dış finansmandan ne kadarlık katkı bekliyorsunuz?
CDS’in 700’lerden 400 baz puanlara inmesi ve rezervlerde 15 milyar dolarlık artış olumlu gelişmeler. Körfez ülkeleriyle yapılan son anlaşmalar sevindirici. 2014 yılında dezenflasyon sürecine girmeyi, 2025’te de istikrarlı büyümeyi hedefliyoruz.
-Kur korumalı mevduattan çıkış stratejiniz ne olacak?
Uygulama Cumhurbaşkanımız tarafından yıl sonuna kadar uzatıldı biliyorsunuz. Çıkış için TL enstrümanları daha da çeşitlendirme çalışmalarımıza başladık.
-KOBİ üstü firmalarda krediye erişim sorunu var. Kilidi nasıl açmayı düşünüyorsunuz?
Adımları yeni atmaya başladık. Sonuçları gördükçe çalışmalarımızı hızlandıracağız.
Merkez Bankası Başkanı’nın ilk enflasyon sunumunu değerlendiren ekonomistler “daha gerçekçi” yorumunu yaparken, Hafize Gaye Erkan’ın açıklamalarını ise “sade, teknik ve bilimden kopmayan mesajlar” olarak okudu. Çiçeği burnunda başkana ilk sınavında olumlu not veren ekonomistlerin Twitter paylaşımları şöyle:
Merkez Bankası eski Başekonomisti ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara: Yapılan analizler önceki döneme göre daha gerçekçi ve konuşmanın teknik içeriği belirgin bir şekilde güçlenmiş. Bugünkü enflasyon raporuna bakınca para politikasına dair iki temel siyasi kısıtın devam ettiği izlenimini ediniyorum: 1) Resmi faizde üst sınır var 2) Büyümede yavaşlamaya tahammül az. Bu iki kısıt devam ettiği sürece merkez bankasının enflasyonla mücadele konusunda işi zor.
TCMB basın toplantısına dair ilk izlenimim:
Yapılan analizler önceki döneme göre daha gerçekçi ve konuşmanın teknik içeriği belirgin bir şekilde güçlenmiş.— Hakan Kara (@ali_hakan_kara) July 27, 2023
Bugünkü enflasyon raporuna bakınca para politikasına dair iki temel siyasi kısıtın devam ettiği izlenimini ediniyorum:
1) Resmi faizde üst sınır var
2) Büyümede yavaşlamaya tahammül azBu iki kısıt devam ettiği sürece merkez bankasının enflasyonla mücadele konusunda işi zor.
— Hakan Kara (@ali_hakan_kara) July 27, 2023
Ekonomist Uğur Gürses: 1. Enflasyon görünümü konuşması teknik olarak iyi. Sunumu ise kendine ekonomi kanalı diyen TV’lerdeki sunuculardan fersah fersah önde. 2. Enflasyon tahminleri bugünkü görünümde gerçekçi.
Merkez Bankası Başkanı @hafizegayeerkan‘ın Enflasyon Raporu sunumu izlenimim;
1. Enflasyo görünümü konuşması teknik olarak iyi. Sunumu ise kendine ekonomi kanalı diyen TV’lerdeki sunuculardan fersah fersah önde.
2. Enflasyon tahminleri bugünkü görünümde gerçekçi.— Uğur Gürses 🌞 (@ugurses) July 27, 2023
Merkez Bankası eski Başkan Yardımcısı Fatih Özatay: TCMB Başkanı Gaye Erkan, teknik yönü güçlü bir sunum yaptı. Arkasındaki analiz güzel.
Enflasyon tahmini (2023: %58) -daha yüksek beklesem de- makul. Makul olmayan: – Neden politika faizi %17.5? – Neden iş kredi sıkılaştırması gibi yan yollara bırakılıyor? – Neden mevduat faizi düşük olsun isteniliyor?
Enflasyon Raporu toplantısında, TCMB Başkanı Gaye Erkan, teknik yönü güçlü bir sunum yaptı. Arkasındaki analiz güzel.
Enflasyon tahmini (2023: %58) de -daha yüksek beklesem de- makul.
Makul olmayan:
– Neden politika faizi %17.5?
– Neden iş kredi sıkılaştırması gibi yan yollara…— Fatih Özatay (@OzatayFatih) July 27, 2023
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp: Kredibilitesi ciddi erozyona uğramış, bağımsızlığı olmayan bir merkez bankası başkanı, eline verilmiş sınırlı alanda derli toplu bir sunum yaptı. Artılar: Olması gerekenin daha fazla sıkılaşma olduğu konusunda şeffaftı. Enflasyon tahmini gerçekçi idi. Bunlar kredibiliteyi artırır. Eksiler: Faiz artışlarının yetersiz olmasının üstünü kapamak için kaçamak açıklamalara gidilmesi (mesela mevduat faizlerindeki inişin sıkı para politikası ortamında başarı hikayesi olarak sunulması, ya da faiz artışlarındaki yetersizliğinin “bütünsel yaklaşım” gibi muğlak bir ifade ile geçiştirilmesi) kredibiliteyi azaltır.
Kredibilitesi ciddi erozyona uğramış, bağımsızlığı olmayan bir merkez bankası başkanı, eline verilmiş sınırlı alanda derli toplu bir sunum yaptı.
Artılar: Olması gerekenin daha fazla sıkılaşma olduğu konusunda şeffaftı. Enflasyon tahmini gerçekçi idi. Bunlar kredibiliteyi…— Selva Demiralp (@SelvaDemiralp) July 27, 2023
TÜSİAD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç: Sonunda gerçeklere yaklaşan bir TCMB yılsonu enflasyon tahmini görüyoruz. Risklerin çok daha yüksek bir rakama işaret ettiğini de bilelim.
Sonunda gerçeklere yaklaşan bir TCMB yılsonu enflasyon tahmini görüyoruz. Risklerin çok daha yüksek bir rakama işaret ettiğini de bilelim.
— Gizem Öztok Altınsaç (@GizemAltinsac) July 27, 2023