‘Kanseri yendi, bu canavarı yenemedi’
"İstanbul'un Kaybolan Yılları" başlıklı toplantıda konuşan AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, "İmamoğlu İBB'yi 4 yıl içerisinde adeta servis dışı haline getirmiştir. İstanbullular aksayan ulaşımdan artık yorulmuştur" dedi.
Ak Parti İstanbul İl Başkanlığı’nda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 4 yıllık Başkanlık döneminin değerlendirildiği ‘İstanbul’un Kaybolan Yılları’ toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ve Esenler Belediye Başkanı M.Tevfik Göksu konuşma gerçekleştirdi. Kabaktepe’nin açılış konuşması gerçekleştirdiği toplantı, Göksu’nun görsel, belge ve verilerle hazırlanan sunum ve konuşmasıyla devam etti.
Toplantıda açılış konuşması gerçekleştiren Kabaktepe, “Şehir bir canlı organizmadır. Bu şehrin hayatiyetini devam ettirebilmesi için 10 yılı, 20 yılı, 30 yılı düşünerek hareket etmeniz lazım. Bu açıdan baktığımızda maalesef Sayın İmamoğlu, CHP’li İBB yönetimi İstanbul’da, kalıcı bir eser üretememiş, bırakamamış ve yapamamıştır. Bununla beraber siyasete tanımlama olarak da ifade ettiğimiz guguk kuşu siyasetiyle ve tarzıyla Rahmetli Kadir Ağabey’in yaptığı projelerin bir kısmına, devam eden yüzde 5’i tamamlanmamış, yüzde 10’u tamamlanmamış işte Kurbağalıdere projesi başta olmak üzere sanki yüzde 90’ını, yüzde 80’ini, yüzde 70’ini yapmış ya da kendisi başlatmış gibi de sahip çıkma durumunu gösterirken de Kadir Ağabey’in başlattığını ve yüzde 90’ını tamamladığını söylemediğinden dolayı da gukuk kuşu siyaseti tanımlamasını hak etmiştir. Kendi emeği olmayan, kendi başlangıcı olmayan ama yapılan projelere de bir algı belediyeciliğiyle kendisi sahip çıkmıştır. CHP’li İBB yönetiminin Sayın İmamoğlu’nun bu noktada artık söyleyecek sözü ve yapacak işi kaldı mı bilmiyorum” dedi.
Kabaktepe, “Bizler bu geçen dört yıllık süre içerisinde Sayın İmamoğlu’nun tarzını ve yaptıklarını 2 tane başlık altında toparlıyoruz. Bütün önemli demeçlerini inceliyoruz, incelemenizi tavsiye ediyoruz. Katıldığı TV programlarında yaptığı açıklamalarda dikkat ettiğimizde karşımıza çıkan 2 tane temel şey var 4 yılda. Birinci dönemi cumhurbaşkanlığı adaylığı yolculuğu ve hayaline dair çalışmalar. Biz buna ihtiras dönemi diyoruz. İkinci dönemi cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra da kendi partisinin genel başkanlığıyla ilgili adaylığı. Buna da heva ve heves dönemi diyoruz. Bir insanın bir belediye başkanının aday olması, adaylık istemesi kendi düşüncesidir, kendi kararıdır. Bununla ilgili söylemiyorum bu ifadelerimi. Cumhurbaşkanı adayı da olabilir, isteyebilir. Partisinin genel başkanı adayı da olabilir, isteyebilir. Ama bu adaylıklar sürecinde İstanbul’un asli görevinizin vatandaşın sizi seçtiği noktanın kurban edilmesine ses ve söz söyleme hakkımızı da her platformda kullanacağımızı sürekli ifade ettik. Aday olabilirsiniz ama İstanbul’u kurban edemezsiniz. Genel başkanlık yarışına çıkabilirsiniz ama aklınız orada beyniniz İstanbul’da fiziki olarak İstanbul’da aklınız adaylıkta olarak İstanbul’u bir basamak tahtası, bir taşıma tahtası haline getirilmesini doğru bulmadığımız için bu konunun altını özellikle çizerek ifade etmek istiyorum. Buradan üzerine basa basa duyurmak istiyorum. Herkesin bilmesini ve duymasını da istiyorum. İstanbul’un geleceğinde 2024 seçimlerinde Sayın İmamoğlu’nu partisinin aday gösterip göstermeyeceğini bilmiyorum. Aday olsa da, aday olmasa da İstanbul’un geleceğinde olmayacağını ve bunu gördüğümüzü de, hissettiğimizi de ifade etmek istiyorum” dedi.
“Bizler AK Partili belediyeler olarak İstanbul’umuzun ilçelerine hizmet ediyoruz. İstanbullularımızın iyiliği, ilçelerimizin, kentimizin güzelliği için gayret ediyor ve takatimizin sonuna kadar çaba sarf ediyoruz” ifadelerini kullanan Kabaktepe, “Bugün İstanbul başta olmak üzere AK Parti’nin yönettiği bütün belediyelerde istisnasız yaptığımız şey eser ve hizmet siyasetidir. Eser ve hizmet siyaseti ‘Levazım Tüneli’ni kapatmak değil, yeni tüneller açarak İstanbul trafiğine nefes aldırma çabası göstermektir. Eser ve hizmet siyaseti yılları aşkın süredir ben yapıyorum, yaptım, çalışıyoruz cümleleriyle metro ve inşaatlarının çevresini vinil ile sürekli ayda bir yenileyerek donatmak değil, diğer projelere de başlamak ve bitirmektir” diye konuştu.
Kabaktepe, “İstanbul ne yazık ki 4 yılını kaybetmiştir. İstanbul bu 4 yılda yeni sorunlarla yüzleşmiş ve karşılaşmıştır. İstanbul’un sadece duraklarındaki yürüyen merdivenler yürümez halde değildir, İstanbul’un bütün olarak ulaşımı yürümez hale ve İstanbul adeta durmanın eşiğine gelmiştir. Neredeyse İETT otobüslerindeki ve metrolarındaki ‘Servis Dışı’ arıza tabelası artık Büyükşehir Belediyesi’nin tacı olarak girişine asılacak duruma gelmiştir. İBB’yi Sayın İmamoğlu 4 yıl içerisinde adeta servis dışı haline getirmiştir. İstanbullular aksayan ulaşımdan artık yorulmuştur. Sinek istilalarından, partizan yönetimlerden İstanbullular yorulmuştur. Partizanca yönetimle işten çıkarılan 10 binler yorulmuştur. Partizanca ve ittifak partileri arasındaki paylaşımlarla işe alım tarzından İstanbullular yorulmuştur. Bizler bu dert ve sıkıntıları gördüğümüz, yaşadığımız için yeniden İstanbul’u yeniden ehil ellere, ehil kadrolara ve derdi sadece İstanbul olan İstanbul sevdalılarına bırakma vaktinin 2024 Mart ayı olduğunu düşünüyoruz ve ifade ediyoruz” şeklinde konuştu.
Kabaktepe’nin ardından M. Tevfik Göksu görsel, veri ve videolarla hazırlanan yaklaşık 1 buçuk saat süren bir sunum gerçekleştirdi. Basın toplantısı, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.
Sunumu sırasında konuşan Tevfik Göksu, “İstanbul halkı, İBB’ye önce seçimde bir tasdikname göstermek isteyecektir. Onun için İBB, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı halka hesap vermeden kaçmanın hayallerini kurmak yerine İstanbul’da halka nasıl hesap vereceğinin hesabını yapsa daha iyi olur diye düşünüyorum. İstanbul’da şu değişti dediğiniz, değişen bir şey var mı? Eğer, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin şu andaki bütün broşürlerinden, bütün kaynaklarından AK Parti’nin hazır bıraktıklarını çekip alırsanız İstanbul Büyükşehir Belediyesi üç cümle kalır. Süt dağıttım. Kreş yaptım. Musluk açtım. Bundan ibaret kalır” dedi.