Viyadük dibinde ölü bulunan Enes’in ailesi: Yükseklik korkusu vardı, atlamış olamaz
Kayseri'nin İncesu ilçesindeki 188 yıllık Aziz Eusthatios Rum Kilisesi'nde 1,5 yıl önce başlayan restorasyon çalışmalarında Karaman Türkçesiyle yazılmış yazılar bulundu. 1924'te Rumların ilçeyi terk etmesi sonrası atıl kalan kilise, restorasyon sonrası kent müzesi olarak kullanılacak.
Kayseri’nin İncesu ilçesinde yıllardır harap halde bulunan Aziz Eusthatios Kilisesi’nin, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin tarihi eserleri yeniden hayata geçirme projesi kapsamında bundan bir buçuk yıl önce restore edilmeye başlandı. Kilisenin restorasyonu sırasındaysa Karaman Türkçesiyle yazılmış metinler bulundu.
188 yıllık kilise, 1924 yılından sonra Rumların ilçeden ayrılmasının ardından belediye bünyesine geçti. Bir dönem tiyatro salonu, sanat okulu ve askeri arşivlerin tutulduğu depo olarak da kullanıldı. Zamanla definecilerin tahribatına uğrayan tarihi yapıdaki kimi freskler de bu süreçte zarar gördü. Restorasyonla verilen zararların giderilmesi hedeflendi. Restorasyon sonrası kilisenin İncesu Kent Müzesi kullanılması planlanıyor.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi Tanıtımı Daire Başkanı Gürcan Senem, kilisedeki çalışmaların iki aşamadan oluştuğunu söylüyor: “Ağırlıklı olarak duvar resimlerinin yer aldığı alanlarda konservasyon çalışmaları yapılıyor. Onun dışında geriye kalan alanlarda restorasyon çalışmaları devam ediyor. Şu anda konservasyon çalışmalarımızın sonuna geldik. Restorasyon çalışmalarıysa devam ediyor. Buradaki restorasyon çalışmalarını yıl sonuna bitirmeyi planlıyoruz. Restorasyon ince işçilik gerektirdiği için birkaç ay fark edebilir.”
Gürsen Karaman Türkçesi olan metinlerle ilgili olarak da “Duvar resimlerimizin çoğu korunmuş durumda. Hıristiyan Türklerin özellikle burada çok aktif olarak sponsorluk yaptıklarını, duvar resimlerinin altındaki yazılardan görüyoruz. Hayratlarını, Karaman Türkçesi ile yazmışlar” diyor.
Kilisede bulunan duvar resimlerinin korunmuş olduğunu belirten Senem, “Duvar resimlerinin çoğu korunmuş olduğu için şanslıyız. Burada bir iz tabakası oluşmuş. Ondan dolayı buradaki frenksler algılanamamış. Bu da korunmasını sağlamış. Yaptığımız konservasyon çalışmalarında bu iz tabakasını kaldırdık. Altından büyük oranda korunmuş bir şekilde duvar resimlerini ortaya çıkardık” diyor.
Kilisedeki çalışmalar hakkında bilgi veren konservasyon çalışmaları sorumlusu Sultan Amatoğlu, “Çalışmalara başlamadan önce sıvaların kayıp olduğu yerlerde belgeleme çalışmaları yapıldı. Daha sonrasında konservasyon çalışmaları ve renk kayıpları düzeltildi. Restorasyon sonrasında başta gördüğümüz kir tabakalarından hiçbir eser kalmayacak. Fresklerdeki sahnelerde tamamen algılanabilir renkler ve desenler olacak. Kayıpları tamamen giderilmiş olarak göreceksiniz. Şu an sıva yüzeyindeki kir tabakası, kimyasal temizlik sonucunda giderildi” diyor.