Kadın Voleybol Milli Takımı'nın Polonya ile oynadığı maç, saat 18.00'de olmasına rağmen televizyonda Türkiye'nin yüzde 35'ini oluşturan ABC1 Grubunda gün ikincisi oldu. Peki Türkiye'nin geri kalanı ne izledi?
Kadın Milli Voleybol takımımız bu akşam yarı final için saat 18’de İtalya karşısına çıkıyor.
Bu akşam kimler ekran başında takımımızın yanında olacak…
Bu sorunun cevabı ilginç ve biraz sonra vereceğim…
Ama önce, geçen hafta “Aman Allahım, bu gözler bunu da mı görecekti” diyebileceğim güçlü bir duygu yaşadım, onu anlatayım.
Kadın Milli Voleybol Takımımızın Belçika’yı yendiği akşamın sabahıydı…
Belçika medyasının bu maçla ilgili yorumlarını okuyordum…
Hemen hepsinde şu duygu hakimdi:
“Dünyanın en güçlü takımı ile karşılaştık…Yenildik ama asla ezilmedik…”
Benim için bir “Deja Vu…”
Ama tersinden bir Deja vu…
Ömrüm, tuttuğum Fenerbahçe’nin, milli takımlarımızın maçlarından sonra okuduğum aynı cümlelerle geçti…
“Yenildik ama ezilmedik…”
Yürekten bağlı taraftarın yıllardır tek teselli mükafatı buydu…
Ve bu gözler, bu kulaklar ilk defa tersini görüyor işitiyor…
Belçika gibi voleybolda güçlü bir ülkenin medyası işte böyle teselli buluyor:
“Yenildik ama ezilmedik…”
Allahım sana çok şükürler…
Kızlar…
Bize bu duyguyu yaşattınız ya…
Her şey helal olsun size…
Şimdi buraya bu takımın oyuncularının adlarını yazıyorum…
Gizem Örge, Simge Aköz, Cansu Özbay, Melisa Vargas, Ayça Aykaç, Hande Baladın, Derya Cebecioğlu, Elif Şahin, Eda Erdem Dündar, Saliha Şahin, Zehra Güneş, Aslı Kalaç, İlkin Aydın, Ebrar Karakurt.
Bir kere daha dikkatle okuyun lütfen ve gönlünüze yazın…
Yolda, sinemada restoranda rastlarsanız, bu kızlara futbolun en büyük starlarına gösterdiğiniz ilgiyi göstereceğinize eminim…
Şimdi dönelim önceki akşama…
Yani 30 Ağustos Zafer Bayramı akşamına…
Saat 18.00…
Kadın Milli Voleybol Takımımız Polonya ile karşılaşmaya başlıyor.
Aslında televizyon seyretmek için en uygunsuz saat…
İnsanların bir kısmı yolda..
Bir kısmı yemek hazırlığında…
Akşam henüz başlamamış.
O saatte kaç Türk ekran başına geçip, bir spor dalında ülkemize bu kadar büyük başarılar getiren ekibimizi seyreder…
Artık milli futbol maçlarını bile daha az seyreden bir ülkeden söz ediyoruz…
Ve dün sabah önceki günün televizyon reytingleri önüme geliyor.
Türkiye’nin gelir düzeyi en yüksek, eğitim seviyesi en yüksek bölümünün…
Yani Türkiye’nin yüzde 35’ini temsil eden ABC1 grubunun 30 Ağustos günü tüm gün en çok seyrettiği 5 program şu:
Tekrar ediyorum.
Televizyon seyretmek için pek uygun bir saat değil.
Maçı sadece TRT Spor gibi nisbeten küçük bir spor kanalı veriyor.
Ama tüm günde, ilk 5 sıranın ikisini kadın voleybolcularımız almayı başarmış.
Ülkenin gelir durumu ve eğitim seviyesi daha düşük kesimlerini de içine alırsak…
Yani yüzde 35 ABC1 grubu dışındaki yüzde 65’i de dikkate alırsak ne oluyor?
Kadın voleybolcularımızın karşılaşması 16’ıncı sıraya iniyor.
Onun yerine ikinci sıraya ne girmiş diye merak ederseniz…
Yani yüzde 65’lik “Öteki Türkiye” ne seyretmiş?
Mesela haber programlarını, konuşan kafaları mı…
Aynı gece çok iyi reyting yapmış dizilerin tekrarı var…
Mesela TRT, kahramanlık menkıbesi yazan “Diriliş Ertuğrul’u ” koymuş, onu mu…
Hayır…
Diriliş Ertuğrul 65’inci sırada…
Sizi fazla merakta bırakmayayım…
Bütün Türkiye’de kadın voleybolcuların maçının yerine ikinci sıraya “Esra Erol’la” programı girmiş.
Yani aile içinde kim kimi kimle aldatıyor…
Hangi koca kızını, eşini…
Hangi erkek birlikte olduğu kadını dövüyor… Hastanelik ediyor ve karakolluk oluyor…
Unutmadan ekleyeyim…
Hem ABC1’de hem tüm Türkiye’de 1 numaradan inmeyen program “Masterchef All Star…”
30 Ağustos Zafer Bayramını böyle kutladık…
ABC1 grubunda çok sayıda insanın kadın voleybol maçını internet veya daha sonra Youtube veya başka yerlerden tekrarı üzerinden seyrettiğini dikkate alırsak…
Kadın voleybolcularımız giderek gönlümüzde daha büyük yer tutmaya başlıyor…
Kadın voleybol takımızın maçının yerini tüm Türkiye’de Esra Erol’un programının almasını eleştirdiğimi veya küçümsediğimi sanmayın.
Tam aksine sosyolojik olarak çok önemsediğim ve dikkatle izlediğim bir program bu.
Milli takımımız bu akşam saat 18.00’de İtalya ile yarı final için sahaya çıkıyor.
Yine ekran başında takımımızla birlikte olacağız.
Böyle bir akşamda bu rakamları önünüze getirmemin nedeni, hani şu “Türkiye giderek muhafazakarlaşıyor” masalı var ya…
Hani şu şehirlerimizde kasabalarımızda, kendi kendine durumdan vazife çıkarmış “Milli hassasiyet lobisi”…
Onlara uyup konserleri, festivalleri yasaklayan, içki yasakları koyan kaymakam ve valilere Türk halkının televizyon karşısındaki bu hassasiyetini anlatmak istiyorum.
Türkiye muhafazakarlaşmıyor, tam aksine dünyevileşiyor…
Televizyon karşısında eğlenme biçiminin, Bulgarlardan, İtalyanlardan, İspanyollardan hiç farkı yok…
Kadın Milli Voleybol Takımızının iki starı Melissa Vargas ve Ebrar Karakurt geçen hafta Instagram’da harika bir video paylaştı…
Çok estetik bir koreografi ile dans ederek yürüyorlar…
Fonda ise Cyndi Lauper’in 1980’lerde hit olan ve bugün hala kızların en büyük neşe şarkısı olan “Girls Just Want To Have Fun” var…
O kadar güzel gitmiş ki bu koreorafinin üzerine, arada bir yeniden seyrediyordum…
Şarkının sözlerinin anlamı şu:
“Kızlar sadece eğlenmek istiyor…”
Evet arkadaşlar, kızlar sadece eğlenmek istiyorlar.
Ama biliniz ki, aynı zamanda ekonomiyi, duygu dünyamızı da bu büyük eğlenceye katıyorlar.
Dün hesabı çıkarıldı…
Üç kadının bu yılın üçüncü çeyreğinde, yani son 3 ayda dünya ekonomisine katkısı 35 milyar dolar olmuş.
Taylor Swift ve Beyonce konserlerinin yarattığı ekonomi ve bir kadın yönetmen Greta Gerwig’in “Barbie filminin oluşturduğu muazzam ekonomi bu…
Bu üç kadının sadece Amerikan ekonomisine katkısı 8.5 milyar dolar…
Anlayacağınız kızlar eğlenirken, erkeklerin ve popülist liderlerin altüst ettiği ekonomilere de sihirli değnekleriyle dokunuyor…
Ben inanıyorum…
Kötü ve beceriksiz erkeklerin kararttığı bu dünyayı işte bu eğlenen kızlar aydınlatacak.