S&P’den kasımda ‘not artışı’ sinyali
Komplo teorilerinden hoşlanmam ama bu tabloya bakınca gizli bir elin itinayla piyasaların önüne arka arkaya yeni beklentiler koyarak havanın olumsuza dönmesini engellemeye, iyimser havayı canlı tutmaya çalıştığını görüyorum.
Piyasalar haftalardır Orta Vadeli Program’ı (OVP) ve kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in açıklayacağı Türkiye değerlendirmesini bekliyordu. OVP, ekonominin “Rasyonel zemine” dönüşünü teyit eden, buna yönelik ayrıntılı yol haritası sunan bir program olacaktı, denilene göre. Fitch ise Türkiye’nin not görünümünü iyileştirecek, hatta kim bilir, belki not artırımına gidecekti… Bu beklentiler borsayı 8.000’in üzerine taşıdı, sadece borsaya değil bütün piyasalara çıpa oldu.
Her beklentinin realize olduğu bir gün var. Orta Vadeli Program’ı geçen Çarşamba, Fitch’in değerlendirmesini ise Cuma günü öğrendik. OVP beklentiyi karşılayamadı. Geçtiğimiz haftaki yazımda belirttiğim gibi yapısal reformların kendisi var ama adı yoktu, ekonomi programına dair güveni artıracak “mali kural” benzeri bir taahhüt yoktu, kamunun kemer sıkmasını sağlayacak önlemler yoktu… Heyhat bunların ne önemi var? OVP bir aydan fazla bir süre piyasalara çıpa görevi gördü mü, gördü…
Şimşek, Goldman Sachs’ın toplantısında konuşacak
OVP ve Fitch beklentileri geride kaldı, şimdi sırada yeni beklentiler var. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 19 Eylül’de Amerikan yatırım bankası Goldman Sachs’ın düzenleyeceği toplantıda konuşacak. Ardından bu sefer Standard & Poors’un açıklayacağı Türkiye değerlendirmesi var. Bu arada Birleşik Arap Emirlikleri’yle imzalanan 51 milyar dolarlık çerçeve anlaşması kapsamında (Bugüne kadar tek kuruş gelmedi) Türkiye’ye taze kaynak gireceği beklentisi de sürüyor. Piyasaları bir süre de bu beklentiler oyalayacak.
Komplo teorilerinden hoşlanmam ama bu tabloya bakınca gizli bir elin itinayla piyasaların önüne arka arkaya yeni beklentiler koyarak havanın olumsuza dönmesini engellemeye, iyimser havayı canlı tutmaya çalıştığını görüyorum. Buna “beklenti mühendisliği” diyebiliriz.
Beklentiler böyle, peki gerçekler? Reel göstergelerde kayda değer bir düzelme yok, aksine enflasyon yükseliyor. Türkiye enflasyon-kur-enflasyon sarmalına girmiş durumda. OVP’de gelecek yılın sonunda doların 43 TL’ye yükseleceği yönünde örtük beklentinin yer alması da bunun işareti. Yüksek enflasyon yoksulluğu ve gelir adaletsizliğini daha da artıracak. Bu arada ekonomiden yavaşlama işaretleri geliyor, şirketler kredilere erişememekten muzdarip. İhracat yerinde sayıyor, dış ticaret açığı yüksek seyrediyor. Borsaya giren 2 milyar doları saymazsak gelen giden yabancı sermaye de yok.
Ama şükürler olsun ki, beklentiler büyük. OVP ve Fitch’i atlattık, şimdi sırada Goldman Sachs ve Standard & Poors beklentileri var. Gerçi Türkiye’nin notu yatırım yapılabilir seviyenin beş kademe altında ve Fitch’in notta artırıma gitmek için saydığı koşullar (Cari açığın istikrarlı biçimde azalması, yabancı sermaye girişi, dolarizasyonun azalması, rezervlerin artması, enflasyonda kalıcı düşüş) görünür gelecekte bir artırım olmayacağını söylüyor ama olsun, bizim beklentilerimiz güzel…