İzmir’i bu defineciler yakmış
İstanbul’un tarihi mezarlıklarından Eyüpsultan Mezarlığı, yine definecilerin hedefi oldu. Servet-i Fünun yazarlarından Ahmet Şuayib’in demir parmaklıklarla çevrili kabri, paramparça edildi. Tarih araştırmacısı Hüseyin Kala, ‘Tarihi mezarlıklara kameralar konup izlenmeli’ dedi.
İstanbul’un en eski ve tarihi mezarlıkları arasında yer alan, Mareşal Fevzi Çakmak, Necip Fazıl Kısakürek gibi isimlerin de kabrinin bulunduğu Eyüpsultan Mezarlığı’nda, Servet-i Fünun Dönemi yazarlarından Ahmet Şuayib’in kabri, definecilerin talanına uğradığı iddia edildi.
Taşları kırılıp, etrafa dağılan mezarlığın ne zaman bu hale geldiği bilinmese de, eski halinden eser kalmadı. Etrafı demir parmaklıklarla çevrili lahit tipi mezarda, kemikler de gün yüzüne çıktı.
İBB Miras ekiplerinin restorasyon çalışması yürüttüğü mezarlıkta, yazarın mezarında tespit çalışmaları yapıldığı ve kısa süre içerisinde onarılacağı bildirildi.
Tarih araştırmacısı Hüseyin Kala, “Eyüp’te Pierre Loti tepesinde gezerken Servet-i Fünun Dönemi yazarlarından, edebiyatçılarımızdan birinin mezar taşının kırıldığını, mezarının harap edildiğini ve parçalandığını gördüm.
Bununla ilgili gerekli yerlere bilgi verdik. Burada asıl problem definecilerin Müslüman mezarını açmaları. Müslüman mezarlarında herhangi bir şey bulamazlar. Buraya boşuna gelip mezar taşlarını tahrip ediyorlar” dedi.
Kala, “Belediyelerin, ekiplerin yapabileceği şeyler belli noktalara kameralar koyu, buraların gece tahrip edilmesinin önüne geçebilirler. Buralar sahipsiz ve birileri tarafından fazla ziyaret edilen yerler değil. Buradan belki de ayda bir iki kişi geçiyordur. Kameralarla desteklenerek bu bölgelerde tahribatın önüne geçilebilir. Lahitler mezarda yatan kişinin ekonomik gücü, politik durumu ve siyasi konumuyla alakalı. Mezarlar vefatından sonra kişinin bütçesine göre ailesi tarafından yapılıyor. Burada mezarlığı yaptıran kişinin ailesinin durumuyla alakalı olduğu için defineciler de süslü mezar gördüğü zaman tahrip edip içinden bir şeyler alabileceğini umut ediyor.
Kesinlikle tarihi mezarlıklara tepeden izlenebilen kameralar konup, ekipler tarafından devamlı izlenmesi gerekli. Gençler mezarlıkları gezsinler, boş buldukları vakitlerde tarihimize sahip çıkmak için ellerinden geleni yapsınlar” diye konuştu.