Meksika’nın ilk kadın başkanının iktidardaki 100 gününde hedefi: Kartelleri bitirmek, uyuşturucu ortadan kaldırmak
ABD ve İran arasında son bir aydır titizlikle tartışılan takas anlaşmasında sona gelindi. İran, ev hapsinde tutulan 5 ABD vatandaşını serbest bırakırken, ABD de Tahran'ın Güney Kore'de dondurulmuş vaziyetteki 6 milyar dolarını almasına izin verdi. Anlaşmadan mutsuz çıkanlar ise Cumhuriyetçiler.
ABD geçen hafta İran’daki beş mahkumuna karşılık ABD’deki beş İranlı mahkumu salacağı ve İran’ın Güney Kore’deki dondurulmuş 6 milyar dolarlık mal varlığının Katar’a aktarılmasına izin vereceği bir takas anlaşmasına imza atmıştı. Bu karar Cumhuriyetçiler tarafından epey tepkiyle karşılanmıştı. Anlaşmanın bir parçası olarak 6 milyar doların transferi serbest bırakılırken, ABD vatandaşı beş mahkum İran’dan ayrıldı.
İran’ın serbest bıraktığı mahkumlar 2015’te gözaltına alınan ve casusluk suçlamasıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırılan Namazi, risk sermayedarı Emad Şarki, 2018’da tutuklanarak 10 yıl hapis cezasına çarptırılan İran asıllı İngiliz-Amerikan çevreci Murad Tahbaz’dı. Diğer iki mahkumun kimlikleri ise hâlâ açıklanmadı.
ABD’nin serbest bırakacağı İranlı mahkumlar ise kayıt dışı lobicilik yapmakla suçlanan 65 yaşındaki Kavi Arsaiabi, İran’ın nükleer programına laboratuvar ekipmanı tedarik etmekle suçlanan 48 yaşındaki İranlı Kanada vatandaşı Rıza Sarhangpur Kafrani, İran’a askeri teçhizat tedarik etmekten beş yıl hapis cezasına çarptırılan Merhad Ansari, yasa dışı teknoloji ihraç etmekle suçlu bulunan 45 yaşındaki İranlı ABD’li iş insanı Kambiz Attar Keşani ve teknik planları çalmakla suçlanan Emin Hasanzade.
Bu takasa rağmen iki ülke arasındaki tansiyonun yüksek seyredeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Zira Tahran ve Washington başta İran’ın nükleer programı olmak üzere birçok konuda çatışmaya devam ediyor. Ayrıca son dönemde ABD ordusu donanma gemilerini Basra Körfezi’nde konuşlandırmaya başladığı için ilişkiler en gergin noktasında.
Bununla birlikte takas anlaşması, iki hükümet arasında yıllarca süren karmaşık dolaylı müzakerelerin üzerine atılan kritik bir diplomatik atılım olarak görülüyor. Biden döneminde daha önce Rusya ve Venezuela ile de mahkum takası gerçekleştirilmişti. İran’la yapılan, bu yüksek profilli anlaşmaların sonuncusu.
Takasın gerçekleştiği haberini, aralarında Biden yönetiminden üst düzey bir yetkilinin de bulunduğu iki kişi teyit etti. Qatar Airways’e ait bir uçağın Tahran’daki Mehrabad Uluslararası Havaalanı’ndan havalandığını gösterdi. İran medyasına servis edilen görüntülerde mahkumların uçağa bindiği görüldü.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, 6 milyar dolar değerindeki İran varlığının Katar’a transferinin olmasının ardından ABD’li mahkumların serbest bırakılacağını belirtti. Kenani, “Neyse ki İran’ın Güney Kore’deki dondurulmuş varlıkları serbest bırakıldi. Bugünden itibaren bu 6 milyar dolarlık varlık, hükümetimiz ve ulusumuz tarafından kontrol edilebilecek. ABD’deki İranlı beş mahkum da bugün serbest bırakılacak. Buna karşılık İran’da tutuklu beş kişi ABD tarafına teslim edilecek” dedi. Kenani, İranlı mahkumlardan ikisinin ABD’de kalmaya devam edeceğini de belirtti.
İran Merkez Bankası Başkanı Muhammed Rıza Farzin daha sonrasında televizyona çıkarak Katar’daki hesaplardan 5.9 milyar doların çekildiğini doğruladı. Bu 6 milyar dolar, Güney Kore’nin zamanında petrol aldığı İran’a borçlu olduğu ancak Washington’ın Tahran’a yaptırımlarından dolayı henüz ödemediği parayı temsil ediyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, takasa yardımcı olan Katarlılara, İsviçrelilere, Güney Korelilere ve Ummanlılara teşekkür ederek, ‘İran ve diğer rejimlerin haksız tutuklama uygulamaları konusunda hesap vermeleri’ için baskı yapmaya devam edeceklerinin sözünü verdi.
ABD’deki Cumhuriyetçiler, böyle bir takasın İran ekonomisini güçlendirmeye yarayacağını söyleyerek Biden’ı epey eleştirdi. Arkansas’ın Cumhuriyetçi Senatörü Tom Cotton, geçen hafta X’te yaptığı paylaşımda, “İran’ın liderleri parayı alıp kaçacaklar. Joe Biden ne olacağını düşünüyordu ki?” diye yazarak tepkisini göstermişti. Biden’ın bu tepkilere yaklaşımı ise İran’ın eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve İran İstihbarat Bakanlığı’na yaptırım uygulamak oldu.
Ayrıca ABD, bu paranın sadece ilaç ve gıda gibi temel insani giderler için kullanılmasını şart koştuğunun altını çiziyor. İranlı yetkililer bu şartı az çok kabul etse de hükümet içindeki bazı sertlik yanlıları, kanıt sunulmazsa Tahran’ın parayı nasıl harcayacağı konusunda herhangi bir kısıtlamanın olmayacağında ısrar ediyor.