Konya’da polise araç içinden silahlı saldırı
45 kilometrekare yüzölçümüyle İstanbul'un Ümraniye ilçesi boyutlarında olan Gazze'de başlayan Hamas-İsrail çatışması tüm dünyada gösterilerin ve güvenlik önlemlerinin konusu olmaya başladı. Fransa ve Almanya'da sinagoglara yönelik önlemler arttı.
Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarının ikinci gününün dünyada toplumsal yansımaları son hızla devam ediyor. Bir yandan Lübnan Hizbullah’ı İsrail’e yönelik saldırı başlatırken, diğer yandan Mısır’da İsrailli turistlere yönelik saldırı düzenlendi. Fransa ise Tel Aviv’e uçuşlarını durdururken, ülkedeki sinagogları koruma altına aldı. İşte savaşın ikinci gününün dünyaya yansımaları:
Lübnan Hizbullah’ı, cumartesi günü yaptığı açıklamada İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırı başlatması halinde kendilerinin de İsrail’e saldıracağını açıklamıştı. Öyle de yaptılar. Örgüt, bugün Suriye’nin İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri boyunca uzanan bölgedeki üç İsrail mevziine roket ve top mermisi fırlattı. Hizbullah yaptığı açıklamada roket ve mermilerin Filistin direnişi ile dayanışma için atıldığını duyurdu.
İsrail mevzilerinin doğrudan vurulduğu belirtildi. İngiliz haber ajansı Reuters’un üç güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde ise fırlatılan mermilerin sabah saatlerinde İsrail işgali altındaki Şebaa çiftliklerindeki bir askeri mevziye isabet ettiği bildirildi.
İsrail ordusu ise buna karşılık olarak Lübnan’ın güney sınırına saldırı düzenlediğini duyurdu. Ordudan yapılan açıklamada insansız hava araçlarından birinin Lübnan sınırındaki ‘Dov Dağı bölgesinde Hizbullah’a ait bir altyapıyı’ vurduğunu açıkladı. Saldırının görüntüleri X’te de yayınlandı.
תיעוד מתקיפת תשתיות חיזבאללה מוקדם יותר היום במרחב הר דב: pic.twitter.com/Myrb7r1pqZ
— צבא ההגנה לישראל (@idfonline) October 8, 2023
Beyrut’tan haber yapan El Cezire muhabiri Zeyna Kodr, Hizbullah’ın İsrail’in kuzeyine düzenlediği saldırıların İsrail ile Hamas arasındaki gerilimi daha da tırmandırabileceğini söyledi. Hamas Lübnan’daki tüm silahlı grupları İsrail’e karşı savaşmaya çağırmıştı. Kodr, “Hizbullah daha önceki sınır ötesi saldırılarda gördüğümüz gibi açık alanları vurmadı, havan toplarının İsrail’in radar istasyonunu hedef aldığını görüyoruz. Bununla birlikte Şebaa’nın seçilmesi ve İsrail’in kuzey yerleşimlerinin uzun menzilli füzeler yerine havan toplarıyla vurulması, Hizbullah’ın savaşa katılması halinde olabileceklere dair verilen bir mesaj olarak görülebilir. Bu durum tırmanışı daha da kötüleştirebilir” dedi.
İsrail’in günlük gazetesi Haaretz’de gazeteci olan Gideon Levy, El Cezire’ye verdiği demeçte Hizbullah’ın da saldırılara katılması halinde İsrail’in büyük bir krizle karşı karşıya olacağını söyledi. Levy, “İsrail’in iki cephede, işgal altındaki Batı Şeria da işin içine girerse belki üç cephede savaşmak zorunda kalacağı çok farklı bir gerçeklikle karşı karşıya kalacağız. Bu yepyeni bir oyun ve İsrail daha önce hiç karşılaşmadığı bir şey yaşayacak” dedi.
Birleşmiş Milletler’in Lübnan’daki barış koruma misyonu UNIFIL, İsrail ile Lübnan arasında karşılıklı ateş açıldığını doğrulayarak ‘herkesi itidalli olmaya’ çağırdı. UNIFIL’den yapılan açıklamada, “Durumu kontrol altına almak ve daha ciddi bir tırmanışı önlemek için Mavi Hat’tın her iki tarafındaki yetkililerle temas halindeyiz. Barış gücü askerlerimiz yerlerinde, görevlerinin başındadır. Bazıları güvenlikleri için sığınaklarda ancak çalışmaya devam ediyorlar” denildi.
Mısır medyasının haberine göre Mısırlı bir polis, İskenderiye’de İsrailli turistlere ateş açarak en az iki İsrailli ve bir Mısırlının ölümüne neden olduğunu bildirdi. Ülkenin güvenlik birimleriyle yakın irtibatta olduğu bilinen Extra News kanalı, kimliği açıklanmayan bir güvenlik yetkilisine dayandırdığı haberinde İskenderiye’deki turistik Pompey Sütunu’nda meydana gelen saldırıda bir kişinin de yaralandığını duyurdu. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Güvenlik güçleri saldırı bölgesini kordon altına aldı.
İsrail, dünya çapında görev yapan diplomatlarına güvenlik yetkililerinden özel izin almadıkça evlerinden çıkmama talimatı verdi. İsrail Dışişleri Bakanlığı yabancı ülkelerde görev yapan diplomatlarına dikkatli olma çağrısı yaparak ‘dünya çapındaki tüm diplomatik misyonlarını yüksek alarm durumuna’ geçirdi.
Mısır ve İsrail 1979 yılında barış anlaşması imzalayarak aradaki husumete son verdi. Son yıllarda iki ülke kamuoyu önünde de daha yakın ilişkiler kurdu. Netanyahu 2017 yılında Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Es-Sisi ile BMGK’nın oturum aralarında yakın görüşmeler yaparken görüntülendi. Mısırlı yetkililer, ülkenin Gazze şeridine olan sınırını kapatsa da Filistin-İsrail arasında gerginliğin azalması için arabuluculuk faaliyetlerinde bulunuyordu.
Fransa Başbakanı Elisabeth Borne, BFTM’ye verdiği demeçte, Air France’ın İsrail’in Tel Aviv kentine yönelik uçuşlarının askıya alındığını bildirdi. Ayrıca Fransa’daki sinagog ve Yahudi okulları çevresinde güvenliğin artırıldığı bildirildi. Borne, “Şimdilik herhangi bir spesifik tehlike yok ancak dikkatli olmaya devam edeceğiz” dedi.
Fransa’daki Yahudiler, İsrail ile Hamas arasındaki savaşın cemaatlerine karşı antisemitik nefreti körüklemesinden kendilerini şiddetin hedefi halinde bulmaktan korktuklarını söyledi. Fransa’nın güneybatısındaki Bordeaux’da bulunan Yavne Kültür Merkezi’nin eş başkanı olan doktor Herve Rehby, “Hepimiz şaşkınız. Herkes birbirini arayıp bilgi almaya çalışıyor. Hepimizin İsrail’de ailesi ve arkadaşları var” dedi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz da ülkedeki Yahudi kurumlarına yönelik korumaları artırdığını söyledi. Scholz Berlin’de gazetecilere verdiği demeçte Almanya’nın İsrail’in yanında olduğunu ve İsrail’in ‘barbarca saldırılara’ karşı kendini savunma hakkına sahip olduğunu belirtti.
Öte yandan American Airlines, Lufthansa, Emirates, Iberia, Air Canada ve Ryanair de Tel Aviv’e uçuşlarını durdurdu. Bununla birlikte İsrail’in Kızıldeniz kıyısında bulunan ikinci uluslararası havalimanı Eilat ile ticari hava bağlantısı durdurulmadı.
Alman hükümeti, Hamas’ın İsrail’e saldırması üzerine Filistinlilere yaptığı yüz milyonlarca euroluk yardımı gözden geçirdiğini duyurdu. Ülkenin Kalkınma Bakanı Svenja Schulze, hükümetin her zaman paranın sadece barışçıl amaçlar için kullanılmasına özen gösterdiğini söyleyerek, “Ancak İsrail’e yönelik bu saldırılar korkunç bir kırılmaya işaret ediyor. Şimdi Filistin topraklarına yönelik tüm yardımlarımızı gözden geçireceğiz” dedi.
Muhalefetteki muhafazakârlar başta olmak üzere bazı Alman milletvekilleri yardımın kesilmesi çağrısında bulundu. Son seçimlerde muhafazakârlaın başbakan adayı olan Armin Laschet, “Avrupa ülkelerinin tamamı artık yeni bir sayfa açmamız gerektiğini ve teröristleri finanse etmeyeceğimizi söylemeli” diyerek, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Avrupa’nın işbirliğine son verilmesi çağrısında bulundu.
Muhalefetteki Sol Parti’nin üyelerinden Gregor Gysi ise bu çağrıya karşı çıkarak, saldırıdan tüm Filistinlilerin değil Hamas’ın sorumlu olduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP), Gazze’ye gıda yardımını sağlamak için insani koridor oluşturulması çağrısında bulundu. Roma merkezli WFP’den yapılan açıklamada, “Çatışmalar yoğunlaştıkça, savunmasız çocuklar ve aileler de dahil olmak üzere siviller temel gıda malzemelerine erişimde artan zorluklarla karşı karşıya kalıyor” denildi.
WFP her ay yaklaşık 350 bin Filistinliye doğrudan gıda yardımında bulunuyor, ayrıca diğer insani yardım kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde nakit transferi yoluyla yaklaşık 1 milyon Filistinliye yardım yolluyor.
İsrail’in Türkiye Büyükelçisi Irit Lillian, İsrail ile Hamas arasında arabuluculuk tekliflerini ele almak için henüz erken olduğunu belirterek, bu saldırılarla Hamas’ın Türkiye’de ya da başka bir yerde varlık göstermemesi gerektiğinin net bir şekilde gözler önüne serildiğini söyledi.
Gazetecilere çevrimiçi brifing veren Lilian, İsrail’in önceliğinin saldırıya ‘somut bir yanıt vermek’ olduğunu belirterek, “Arabuluculuk farklı bir zaman diliminde olur. Şu anda maalesef ölüleri sayıyoruz, yaralıları iyileştirmeye çalışıyoruz, kaçırılan vatandaşların sayısını bile bilmiyoruz. Kaçırılan tüm insanların evlerine döndüğünü görmek istiyoruz ve hem İsrail’e hem de bölgeye sakinliğin geri gelmesini istiyoruz” dedi.
“Arabuluculuk ve bu arabuluculukta kimlerin rol alacağı hakkında ancak sonra konuşabiliriz” diyen Lilian, “Teröristlerin dünyanın herhangi bir ülkesinden eylemlerini yönlendirebilecekleri ya da komuta edebilecekleri hiçbir yer yoktur” diye not düştü.
Lilian Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin bu saldırıdan sonra etkilenip etkilenmeyeceği sorusuna ise, “Bunu söylemek biraz zor. Ancak Ankara’dan gelen bazı yorumlar şaşırtıcı. Yine de ben normalleşme sürecine giren İsrail ve Türkiye ilişkilerinin cumartesi günkü saldırıdan etkilenmemesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Fas’ın başkenti Rabat’ta cumartesi günü Filistinli direnişçilere destek gösterisi düzenlendi. Filistin İçin Ulusal Eylem Grubu tarafından organize edilen gösteride konuşmacılar Filistin halkına destek vurgusu yaptı. Katılımcılar, Filistin direnişini destekleyen ve İsrail ile normalleşme girişimlerine karşı çıkan pankartlar taşıdı.
İstanbul’un Fatih ilçesinde binlerce kişi İslami insani yardım örgütü İHH’nin Filistinlileri desteklemek için düzenlediği ‘El Fetih İçin Yürüyüş’üne katıldı. Yürüyüşü düzenleyen derneklerden birine mensup olan 54 yaşındaki Şahin Öcal AFP’ye verdiği demeçte, “Filistin halkı sadece vatanını savunuyor, bunun terörizmle alakası yok” dedi. 39 yaşındaki ev hanımı Fatma ipek ise, “İnşallah bugünün Müslümanlar için zafer günü olacağına inanıyoruz” dedi.
İstanbul Fatih’te kalabalık bir grup Hamas’a destek sloganları atarak yürüyüş başlattı.
“Vur vur Hamas vur İsrail’e vur” pic.twitter.com/mfxrox5gnX
— Yankı Haber (@yedi24yanki) October 7, 2023
Almanya’nın Berlin kentindeki Kreuzberg ve Neukölln bölgelerinde düzenlenen Filistin yanlısı protestolara yüzlerce kişi katıldı. Berlin polisi ise ‘Yahudilere ölüm’ ve ‘İsraillilere ölüm’ sloganları attığı iddia edilen bir grup Filistin yanlısı protestocu için soruşturma başlattı. Bu sloganların gerçek olduğu doğrulanırsa Almanya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası getirdiği ‘nefret söyleme yasası’ kapsamında protestocuların yaptığı eylem suç teşkil edebilir.
Alman-İsrail Topluluğu ve Yahudi Değerler Girişimi, yetkililerden Filistinli mahkumların serbest bırakılmasını savunan Samidoun Derneği’nin federal düzeyde yasaklanmasını istedi. Gözlemciler söz konusu derneğin gösterinin organizasyonunda görev aldığını söyledi. Alman Polis Sendikası Başkan Yardımcısı Manuel Ostermann, bu gösteriyi ‘utancın ta kendisi’ olarak nitelendirdi.
Pro-Palestine supporters in Berlin today demanded Palestine liberation from the river to the sea.🇵🇸#GazaUnderAttack pic.twitter.com/J1zTHgUl78
— Days of Palestine (@DayPal_official) October 7, 2023
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta toplanan bir grup, Hamas’ın saldırılarına destek için gösteri düzenledi.
Libya’nın başkenti Trablus’taki Zat el İmad kulelerine, Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırı dolayısıyla destek için Filistin bayrağı yansıtıldı.